Ama bu yüzden yazıyoruz. Çünkü er ya da geç iyi bir şey hatırlayacaksın. | Open Subtitles | لكن، لذلك نحن نكتبه لانه، عاجلا ام اجلا، سوف تتذكر شئ جيد. |
Şu an ayrıca onları yazıyoruz da. | Open Subtitles | إلا أننا الان سوف نكتبه من جديد |
Neden kendimiz için yazdığımız sözler... başkaları için yazdıklarımızdan çok daha iyi oluyor hep? | Open Subtitles | لما يجب أن يكون ما نكتبه لأنفسنا أفضل بكثير مما نكتبه للاخرين ؟ |
Bu yüzden hiçbir zaman telaffuz etmediğimiz ama yazdığımız sessiz h, | TED | وهكذا انتهينا بالحرف الصامت H الذي نكتبه ولكن لا ننطقه. |
Üzerine yazacağız, sonra da okuma fişi gibi bunlara çalışacaksın. | Open Subtitles | ثم نكتبه على البطاقة ، ثم نقوم بدراستها كالملخصات الدراسية |
Çünkü onu şimdi yazıyoruz. | Open Subtitles | هذا لأننا نكتبه الأن |
Bunu her gün kendimiz yazıyoruz. | Open Subtitles | نكتبه بأنفسنا... كل يوم. |
Beni esas rahatsız eden isimsiz kaynaklar kullanmak ya da yazdığımız her şeyin Beyaz Saray tarafından yalanlanması ya da neredeyse diğer tüm gazetelerin bizim haberleri yeniden basmaları değil. | Open Subtitles | ليست المشكلة أننا لا نحدد أسماء مصادرنا و لا أن البيت الأبيض ينكر كل ما ننشره و لا أن باقي الصحف لا تكتب مطلقا عما نكتبه في هذا الموضوع |
Ne olduğu önemli değil. Nasıl yazdığımız önemli. | Open Subtitles | لا يهم ما الذي حدث , لكن ما الذي نكتبه |
Bize yazdığımız bir şarkıyı hatırlattın. | Open Subtitles | فقط ذكّرتنا بشيء كنّا نكتبه. |