| Bu Kuvvetli ilgimi çekiyor. Bir şey söylemeden konuşmak gibi bir tarzı var. | Open Subtitles | انه يثيرنى هذا ال كوفيتلى لديه طريقة فى الحديث دون ان يقول شيئا |
| Afedersiniz bayım, ama Bu R2 iyi durumda. İyi bir alışveriş. | Open Subtitles | عفوا, سيدى, لكن هذا ال ار 2 فى حالة ممتازة |
| Bu R2 ünitesinin hafıza sistemine Asi kuvvetlerin yaşaması için hayati bilgiler yerleştirdim. | Open Subtitles | وضعت معلومات حيوية حول بقاء التمرّد فى أنظمة ذاكرة هذا ال ار2 |
| Şu Kıvırcık amma da aptal bir avcı değil mi? - Evet. | Open Subtitles | أليس هذا ال" فوللر المجعد" صائد بط غبى ؟ |
| Saldırıyı planlamak içib Bu R2 ünitesindeki bilgileri kullanmalısın. Bu tek umudumuz. | Open Subtitles | يجب ان تستخدم المعلومات فى هذا ال ار2 لتخطيط الهجوم, انه املنا الوحيد |
| Senin Bu R2 ünitesi biraz hırpalanmış görünüyor. Yeni bir tane istermisin? | Open Subtitles | هذا ال ار2 يبدو مُعطل هل تريد واحد جديد؟ |
| Bu bir DVD, ileri düzeyde kaçakçılık Bu. | Open Subtitles | هذا ال دي في دي هذا جبناه قبل ما ينزل بالسوق |
| Kendi kendimi Bu hale getirdim... | Open Subtitles | .لأنى انا من أورط نفسه فى هذا ال ال انا لا أعرف بماذا أسميها |
| Tamam George, tamamen haklısın Bundan bütünüyle ben ...çünkü kendim yaptım ben Bu bu Bu.... | Open Subtitles | حسنا انت على حق .لأنى انا من أورط نفسه فى هذا ال ال انا لا أعرف بماذا أسميها |
| Aslında Bu adamın nasıl bir Underhay çıkaracağını merak etmiştim. Çünkü yaşayan bir şey olmayacaktı. | Open Subtitles | بصراحة, انا كنت اريد ان ارى هذا ال أندرهاى الذى سيقدمه الرجل, لأنه لايمكن ان يكون حيا |
| Laughlin, Bu yoldan çıkıyoruz. 14. Caddeden sola dön. | Open Subtitles | لوفلان، سنخرج من هذا ال 14 خذ يسار عند شارع |
| Bekle biraz! Bu vaşağı daha önce bir yerde görmedik mi biz? | Open Subtitles | انتظر لحظة , ألم نرى هذا ال"لينكس" في مكان ما من قبل؟ |
| Böylece Bu kelime haritasını elde ediyoruz, tek farkı artık kelimelerin benim oturma odamla sınırlı olmaması. | TED | و نحصل على هذا ال"مسطح اللغوي"، و الفرق ان الكلمات لا تجمع الآن في غرفة المعيشة. |
| "Bu Kralik hiç de çekici bir adam değil." | Open Subtitles | هذا ال " كراليك " ليس عملياً رجلاً جذاباً |
| Bu Randolph'u korumak için çok şey yapıyorsunuz. | Open Subtitles | انك تقوم بمحاولات لحماية هذا ال راندولف . |
| Dinleme o sersemi. Şu memelere bak! | Open Subtitles | لا تُستمعْ إلى هذا ال "جاك" إنظرْ إلى أولئك النهود |
| Şu Mark'ı duydum Rachel bugün tanışmış. | Open Subtitles | لقد سمعت عن هذا ال "مارك" الذي قابلتة "رايتشل" اليوم. |
| Gerçekten Şu Mark sana yardım ederken hiçbirşey istemiyor mu? | Open Subtitles | هل تعتقدى أن هذا ال "مارك" حقاً لا يريد أي شئ مقابل مساعدتك؟ |