benim Bunları toparlamam iyi olacak ya da birine takılıp düşeceğim. | TED | من الأفضل أن أُبعد هذه من الطريق و إلا سأتعثر بها. |
- Nasıl? Bunları aldığınız yolla. Calvera'nın adamları. | Open Subtitles | بنفس الطريقة التى حصلت بها على هذه من رجال كالفيرا |
Bunu daha önce yapmıştım. Oldukça da iyiydi. | Open Subtitles | أذكر أنني تناولت هذه من قبل، وكانت طيبة للغاية |
Ben kasaba bölgesi avukatıyım Bunu daha önce gördünüz mü? | Open Subtitles | أنا من مكتب المدعي العام هل سبق ورأيت هذه من قبل؟ |
Bu pancar şekeri üretmek için, Bu da elektrik ışığı için. | Open Subtitles | هذه من أجل صنع سكر البنجر و هذه من أجل الضوء الكهربي |
Büyüyorlar. Kesildikten sonra bile. Bu bir iblis özelliğidir. | Open Subtitles | و هم ينمون بعد أن قطعتهم هذه من أشياء الشياطين |
- Ecks, bu özel ajan Harry Lee. - Bu görüntüleri bir trafik kamerasından aldık. | Open Subtitles | ايكس, هذا العميل الخاص هاررى لى اخذنا هذه من كاميرا مرور |
Patronların Bunları Suriye'den ödünç alınan bir MiG'den almış. | Open Subtitles | حصل قادتك على هذه من طائرة ميج استعاروها من سوريا |
Adamım burada bir ton Cd'niz var ve Bunları hiç duymadım bile. Neden bu adamları hiç çalmıyorsunuz? | Open Subtitles | لديكم هنا الكثير من الأقراص الجيدة لماذا لم تذيعون هذه من قبل ؟ |
Bu nemo'dan , hadi Bunları paketin içinden yenmeden çıkarır mısın? | Open Subtitles | هذه من نيمو لذا دعونا نأكل قبل أن يأكل من خلال الحقيبة |
Ah. Şey, benim için Bunları ona verebilir misin? | Open Subtitles | أوه, حسنا, هل ممكن أن تعطيها هذه من أجلي؟ |
Bunları sana aldım. Tanrı seninle konuştuğuna göre, ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | لقد أبتعت هذه من أجلك , ستحتاج لهم الآن بعد أن تكلم الله معك |
Bunu daha önce hiç görmemiştim. Hangi yıla ait? | Open Subtitles | أتعلمين لم أرى هذه من قبل في أي سنة رسمت |
Bunu daha önce içmeliymişiz, biraz gevşerdin en azından. | Open Subtitles | ينبغي عليّ تدخين هذه من قبل لقد جعلتني مرتاحةً قليلاً |
Bunu daha önce okumanı hiç istememiştim. Güvenilir biriyim. | Open Subtitles | أخي , لم أكتب رساله مثل هذه من قبل |
Bunu daha önce okumanı hiç istememiştim. | Open Subtitles | أخي , لم أكتب رساله مثل هذه من قبل |
Bu da saklı tutmak isteyeceğin yeteneklerinden biri olabilir. | Open Subtitles | ولعل هذه من القدرات التي يستحسن ألا تفصح عنها |
Bu da, yazın dükkanda tanıştığım kızdan. | Open Subtitles | هذه من تلك الفتاة التي التقيت بها هذا الصيف |
Belki değiştirilmesi gereken şeyler Bu bir. | Open Subtitles | ربما كانت هذه من الأمور التي يجب تغييرها |
- Bu Noel yaramazlık yapmaya. | Open Subtitles | هذه من أجل كوننا أشقياء في هذا الكريسماس |
Bu senin için, melek gelip seni götürmeden. | Open Subtitles | هذه من أجلكِ، قبل أن تأتي الملائكة وتأخذكِ منّي |
bunlar dünyanın en sevilen, en beğenilen, en yenilikçi şirketleri arasında yer alıyor. | TED | هذه من بين الأكثر إثارة للاعجاب في العالم، شركات أكثر احتراماً، أكثر ابتكاراً. |
Hayır, bunu Fransa'dan aldım. Orada daha iyi Scooter yapıyorlar. | Open Subtitles | لا، إن هذه من فرنسا وهم يصنعون الدراجات بشكل أفضل |
Tabura ile iyi olabilir ama Bu benim uzmanlık alanım. | Open Subtitles | إنه قد يكون جيدا بالمقعد,لكن هذه من إختصاصي |