"هناك امرأة" - Traduction Arabe en Turc

    • bir kadın vardı
        
    • bir kadın varmış
        
    • bir kadın var
        
    • biri var
        
    • bir kadının
        
    • kadın yok
        
    • bayan var
        
    • Bir bayan
        
    • bir kadın vardır
        
    • kadın doğum
        
    Hapishanede ölen bir kadın vardı... Ölürken bile seni lanetliyordu... Open Subtitles كانت هناك امرأة ماتت في السجن، ماتت و هي تلعنك.
    Yakınlarda yaşlı bir kadın vardı ve tüm bu olanları görmüştü. Open Subtitles بالكامل كانت هناك امرأة عجوز قريبة من المكان :و كانت تقول
    Kardeş iyi biriymiş, ama mahallede çek yolsuzluğu yapan başka bir kadın varmış. Open Subtitles الشقيقة إنسانة جيّدة ، لكن هناك امرأة أخرى أجنبية عنهم يُلقى القبض عليها باستمرار بسبب جرائم الإحتيال
    Böyle bir sahneyi göz önüne alın, modern bilgisayar-vizyonu algoritması burada bir kadın var ve bir köpek var diyebilir. TED فعلى سبيل المثال، إن آلخوارزمية المعاصرة الحاسوبية الإبصار بإمكانها إخبارك ان كانت هناك امرأة و كلب.
    - Ediyorsun ama yiyecekler leziz. - Peşimde biri var. Open Subtitles يضايقني ولكن الطعام جيد لدي مشكلة , هناك امرأة تلاحقني
    Görmek istediği bir kadının olduğunu söyledi sonra da beni attı. Open Subtitles لقد قال بأن هناك امرأة يود رؤيتها ثم قام بدفعي خارجاً
    Senin dışarılarda bir yerlerde dalga geçeceğin erkeksi kadın yok mu? Open Subtitles أليـسَ هناك امرأة مسترجلةٌ في مكان ما بالخارج يمكنأنتـكونساخرةًالآن ؟ .
    Burada bir bayan var.Geçmişte sağlıkla ilgili şeylerle o ilgilenirdi. Open Subtitles هناك امرأة هنا. قدمت خدمات طبية لي في الماضي.
    Burada Bir bayan olması gerekmiyor mu? Open Subtitles الا يجب ان تكون هناك امرأة هنا في مكان ما ؟
    Benim görüşüme göre, adına üzgünüm ama bir adamın ruh ikizi olabilecek sadece tek bir kadın vardır. Open Subtitles لأنني أعتقد ولسوء حظك بأن هناك امرأة واحدة فقط لكل واحد منا.
    Vaktinde, açılmaması gereken bir kutuyu, merakından açan bir kadın vardı. Open Subtitles كان هناك امرأة فتحت صندوق لا يجب فتحه من باب الفضول
    Yaklaşık 30 yıl önce, ormanda kaybolan bir kadın vardı. Open Subtitles منذ حوالي 30 عاماً كان هناك امرأة فقدت في الغابة
    İnsan Kaynakları'nda da kocası kanser olan bir kadın vardı sanki? Open Subtitles أليست هناك امرأة بقسم الموارد البشرية التي مصابٌ زوجها بالسرطان ؟
    Boş bir araziydi ve oğlana silah ateşlemesini öğreten bir kadın vardı. Open Subtitles كنتُ في الحقل، و.. كان هناك امرأة تعلم فتى كيف يطلق النار
    Ortada oturan bir kadın vardı ve kadın bizi tutmak için bekliyordu. TED وكان هناك امرأة تجلس في وسطها، وكان في انتظار هذه المرأة تحمل بنا.
    Bir zamanlar Margaret isminde bir kadın vardı. TED ذات مرة كانت هناك امرأة تدعى الآنسة مارجريت.
    Bir zamanlar onu terk edip giden bir adamdan üç çocuğu olan Maria adında bir kadın varmış. Open Subtitles كانت هناك امرأة إسمها ماريا و كان لديها ثلاث أطفال من رجل هجرها
    Tarif ettiğin gibi bir kadın varmış, ama adı Alison Page'miş. Open Subtitles ولكن هناك امرأة بحسب وصفك، تحمل اسم "أليسون بيج".
    Bahamalar'da Denise Herzing adında bir kadın var, benekli yunusları araştırıyor ve onu tanıyorlar. TED في جزر البهاما، هناك امرأة تُدعى دينيس هرزنغ. وتدرس عن الدلفين المبقع ويعرفونها.
    Hayatında bilmemiz gereken yeni biri var mı? Open Subtitles هل هناك امرأة جديدة في حياتك تريد أن تعلمني بشأنها
    bir kadının hayatı tehlikede, sense kalkmış bana toplantıya katıl, diyorsun. Open Subtitles هناك امرأة حياتها في خطر. لذا أفكر في عدم حضور الاجتماع.
    Fred bana deli gibi aşık, hayatını feda edecek başka bir kadın yok. Open Subtitles فريد مفتون بي ليس هناك امرأة أخرى سيريق دمه لأجلها.
    Hep önümde oturan mavi saçlı bir bayan var. Open Subtitles هناك امرأة ذات شعر أزرق تجلس دوماً أمامي
    Ve o evde kocasının 15 yaşında bir kızı becermeye çalışmasını öğrenmekten hiç memnun olmayacak bir kadın vardır. Open Subtitles وفي المنزل هناك امرأة ستكون غير سعيدة لاكتشاف أن زوجها كان يُحاول مضاجعة فتاة ذو 15 عاماً.
    Eğer kadın doğum yapıyorsa, hastaneye deveyle gidiyordu. TED فان كان هناك امرأة في المخاض تسافر على الجمل للوصول للمشفى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus