"وتركنا" - Traduction Arabe en Turc

• bıraktık
• bıraktı
• Forsaken
• terk etti

Daireyi arkadaşlarımıza bıraktık, ve senin yeterince zeki olan eşin onlarla görüşmeyi sürdürdü.
وتركنا الشقة لأصدقائنا، ولقد كانت زوجتك ذكيةً بما يكفي لتبقى على اتصال معهم

Böylece, fırınlar beslendi, ama o kadar acemiydik ki fanları çok uzun süre açık bıraktık.
وقمنا بتلقيم الافران ولكني كنت قليل خبرة وتركنا المراوح تعمل لفترة طويلة

Eşim gelemez... Üzgünüm efendim. Eşinize ulaşamayınca mesaj bıraktık.
آسف يا سيدي حاولنا الاتصال بها مرارا وتركنا عدة رسائل

Ekibim bulabildiği tüm erzak ve araçları aldı ve geçmişi geride bıraktı.
ولكن فريقي استحوذ على الإمدادات والعربات التي استطاعوا الحصول عليها وتركنا مكاننا

Forsaken.
وتركنا.

Babamı aklını yitirdi, yeni tanıştığı bir kız için bizi terk etti.
والدي فقد عقله وتركنا من أجل فتاة قابلها للتو

Ordan eve gidip paketleri bıraktık.
رحلنا من هناك وتركنا الأغراض بالمنزل

Ama izimizi kaybettirdik, aldatmak için işaretler bıraktık.
لكنّنا غطينا آثارنا، وتركنا بعض العلامات الخاطئة.. سيكونمنالمستحيلأنيتبعناأحدٌإلىهنا .

Buzda delikler açarak çözülme noktasına kadar indik ve bazı makineleri, birkaç ay boyunca orada bıraktık.
نحن في الحقيقة حفرنا حفر في الجليد , طريق عميق أسفل مستوى ذوبان الثلج وتركنا الكاميرات خارجا هناك حوالي شهر ونصف الماضية أونحو ذلك .

" Niye Flanders lara gidip Homer`ı yanlız ve aç bıraktık ki?"
"لماذا حضرنا حفل آل (فلاندرز)، وتركنا (هومر) لوحده بدون طعام؟"

# Mutlu yuvamızı bıraktık # Francine, şarkı söylemek yasak burada.
وتركنا منزلنا السعيد

Cesedi bıraktık gitti, sonra da battı.
وتركنا الجثة تذهب و غاصت

Ivan ve ben buraya gelerek çocukları yalnız bıraktık. Bu yüzden dayanamadılar.
عندما جئنا انا و (ايفان)إلى هنا وتركنا أولادنا,لم نستطع أن

Gail Gibson'ı aradık. Sesli mesaj bıraktık.
إتصلنا بـ (غايل غيبسون) وتركنا لها رسالة صوتيّة

Aradık, mesajlar bıraktık.
اتصلنا وتركنا لك رسائل

Teğmen başını kıçından dışarı çıkarmakta zorlanınca bizi delirmiş herifler gibi ormanın ortasında bıraktı.
الملازم كان يجد صعوبة فى ان يبعد تفكيره عن التراهات وتركنا فى الغابة مثل شرذمة من الاوغاد المجانين

Onunla kalmamı bekleyemezsin. Bana yalan söyledi. Bizi beş parasız bıraktı.
لا تتوقع أن أستمر معه , لا سيما بعد أن كذب على وتركنا بلا شئ

Çoktan gitti ve bizi bu teknoloji tuzağında çırpınmaya terk etti.
لقد رحل منذ زمن وتركنا لندور بداخل شبكة التكنولوجيا