Arkadaşları ve aileleri hükümete haber verecek ve biz birçok kişiye içtenlikle özür dilemek ve ceza ödemek zorunda kalacağız. | Open Subtitles | الأهل والأصدقاء سيتّصلون بالحكومة وسوف نكون مضطّرين لإرضاء الجمهور والإعتذار ودفع بعض الغرامات |
Hikâyenin bu noktasında yaşlı adam sessizliğe bürünüp önündeki kuzu etini kenara itti. | Open Subtitles | في هذا الوقت من القصة، صمت الرجل العجوز ودفع لحم الظأن بعيداً |
Ayrıca sınırlarını aştığın ve bütçenden izinsiz ödeme yaptığın kısımda var. | Open Subtitles | كان هناك جزء عن ... تجاوز حدودك ودفع راتبك وأعطائك السلطة |
Evet müşterinin biri gelip kimliğini gizli tutmak için ücretin iki katını verdi. | Open Subtitles | أجل، عميل جاء ودفع نقدية مباشرة ضعف السعر للخصوصية الخاصة به |
Adamın yaralarına yağ ve şarap dökmüş, onu bir konağa götürmüş ve adama bakmaları için kendi cebinden ödemiş. | TED | فقد سكب الزيت والنبيذ على جروح الرجل العاجز، وأخذه إلى نُزلٍ ودفع له من ماله الخاص ليحصل على المساعدة. |
Şirketimin adamı onların yoluna çıktı ve bunun bedelini canıyla ödedi. | Open Subtitles | ولكن موظفٌ من شركتّي وقف في طريقهم ودفع حياتهُ ثمنًا لذلك |
Sonra iki kaburga aşağı in ve altındaki kaburganın üstünden çiviyi nazikçe ittir. | Open Subtitles | ثم العد التنازلي ضلعين ودفع بلطف مسمار في أكثر من أعلى من ضلع أقل من ذلك. |
Bana karşı olan her kanıtı, siz kendiniz ödeyip, ikna ettiniz. | Open Subtitles | أي دليل لديك ضدي قمت بشراءه ودفع ثمنه بنفسك. |
Ama elimden gelecek en iyi şey, önümüzdeki dört hafta boyunca kimsenin bu olay üzerine konuşmadığına emin olmak ve sana borcumu ödemek. | Open Subtitles | أفضل ما يمكن القيام به هو التأكد بأن لا أحد يتحدث عنه في الأسابيع الأربعة المقبلة ودفع أموالك، لذلك |
Yapabilirsin, yapabilirsin. Sadece nefes ver ve ıkın! | Open Subtitles | بل تستطيعين زفير ودفع |
Belki kardeşini öldürüp aile servetine konarak borçlarını ödemek fikri onu bir katil yapmıştır. | Open Subtitles | وورث امبراطورية العائلة ودفع ديونك، يحولك إلى قاتل. |
Çöplerin zamanında toplanması için de para ödemek zorundaydı. | Open Subtitles | ودفع لرؤساء الدوائر الانتخابية لتجمع النفايات في وقتها |
Arkamdan yaklaştı. Kendini bana doğru itti. | Open Subtitles | وأنه جاء من خلفي ودفع نفسه عليّ |
Tom çılgına döndü, patates salatasına atladı ve masayı itti. | Open Subtitles | وجن جنون "طوم", فقفز فى سلطة البطاطس... ودفع الطاولة |
Dükkana geldi ve Moshe'yi şu tarafa doğru itti. | Open Subtitles | جاء للمتجر ودفع "موشي" هناك |
Yeni bir ev, güzel bir toprak, ve bolca bir nakit ödeme çok fazla su ve elektrik! | Open Subtitles | سيقدملكمبيتجديد،أراضيطيبة.. ودفع تعويضات مالية سخية لكم والكثير من الماء والكهرباء. |
Şu öbür adam... Hiç kredi kartı ile ödeme yapmış mıydı? | Open Subtitles | هذا الرجل الآخر، أسبق ودفع ببطاقة إئتمانيّة؟ |
... ve yarım milyon dolarlık ödeme de inanılmaz iyi bir fırsattı. | Open Subtitles | ودفع نصف مليون دولار في اليوم كانت مناسبة لتكون صحيحة |
Bir binayı izlemem için iki yüzlük verdi. | Open Subtitles | ودفع ورقتين ماليتين لمراقبة أحد المباني. |
- Ne zaman? - Bu sabah geldi. Üç günlük nakit verdi. | Open Subtitles | لقد سجل دخوله هذا الصباح ودفع اجر ثلاثة ايام, نقداً |
Sadece şunu biliyoruz: Bir buçuk sene önce almış ve tamamını nakit ödemiş. | Open Subtitles | مُجرّد أنّ الضحيّة إشتراها قبل عام ونصف تقريباً، ودفع المبلغ نقداً بالكامل. |
Evet! Babamdan kaldı! ve 43 yıl boyunca parasını ödedi! | Open Subtitles | نعم ، والدي اشتراها ودفع ثمناً لها خلال 43 سنة |
Dedi ki, "Aşkım, beni ittir de herşeyi görebiliyim." | Open Subtitles | وتقول: "ملعقة، ودفع لي في جميع أنحاء حتى أستطيع أن أرى كل شيء ". |
Elinden alacakları sırada annemin ev kredisini ödeyip hiçbir zaman bize söylemediğini biliyor musun? | Open Subtitles | كانت أمي ستُطرد بسبب الإيجار، ودفع مستحقاتها في السر |
Ama elimden gelecek en iyi şey, önümüzdeki dört hafta boyunca kimsenin bu olay üzerine konuşmadığına emin olmak ve sana borcumu ödemek. | Open Subtitles | أفضل ما يمكن القيام به هو التأكد بأن لا أحد يتحدث عنه في الأسابيع الأربعة المقبلة ودفع أموالك، لذلك |
Nefes ver ve ıkın! | Open Subtitles | زفير ودفع |