"وطلبت منه" - Traduction Arabe en Turc

    • ve
        
    • söyledim
        
    Morga gitmesini ve diş kayıtlarından bir teşhis yapmasını istedim. Open Subtitles وطلبت منه الذهاب لدار الجنازات ويثبت هويتها من ملفها الطبي
    Oğluma eşcinsellerin çalıştığı yerlerin numarasını vermiş ve aramasını söylemiş. Open Subtitles أعطت لإبني ارقام بعض مثيلي الجنس وطلبت منه أن يتصل
    İki saat boyunca o ve ben orada oturduk ve yaşamdan bahsettik ve ölümünde parmağım olduğu için beni affetmesini istedim. TED ولمدة ساعتين، جلسنا معاً نتحدث عن الحياة. وطلبت منه أن يسامحني لمشاركتي في إعدامه
    Yardımcına uyumasını söyledim. Open Subtitles لقد أخذتني الشفقة بـ خادمك وطلبت منه أن يأوي إلى الفراش
    Ona telgraf çekip her ihtimale karşı... gözünü dört açmasını söyledim. Open Subtitles أجل ، أرسلت برقية له وطلبت منه الانتباه لحضورهما من باب الاحتياط
    İnanmayacağını biliyordum, onun için, yazılı olarak vermesini söyledim. Open Subtitles عرفت بأنك لن تصدقيني لذا عدت إليه، وطلبت منه كتابة الملاحظة
    Eline öğrenci kızların fotoğrafı verilen ve içlerinden en sevimlisini seçmesi istenen normal bir erkek aralarından en çekicisini seçmeyecektir. Open Subtitles لو اعطيت رجلاً عادياً مجموعة من الصور لتلميذات وطلبت منه أن يختار أكثرهن حبوراً بالنسبة له
    Yine Matt Sung'ı aradım, ve evi arattırdım. Büyük sürpriz - ondan hiç iz yok. Open Subtitles لقد اتصلت بعميلي في الشرطة مجدداً، وطلبت منه أن يفحص بيته، مفاجأة كبرى
    Eğer onu yaptığım kadar sevmeseydim, yola gelecek sıradaki ilk kişi olurdum, böylece LaRocca ve Abel kıçımı öpebilirdi. Open Subtitles وطلبت منه أن يقبل قفاي لاتغضبي مني لأني أعرف كم أنت ذكية
    Gelince, arabasına bindim ve pencereleri kapattırdım ve patladım. Open Subtitles عندما وصل إلى هناك ركبت سيارته وطلبت منه أغلاق النوافذ
    ve O, Ramanın 14 yıl uzaklara gönderilmesini istemişti. Open Subtitles وفذهبت وطلبت منه أن يرسل رام بعيدا لمدة 14 عاما
    Sonra bugün aradı ve benden 25 bin rupi ödememi istedi. Open Subtitles ثم أتصال اليوم وطلبت منه اقتراض 25 الف روبية
    Çünkü biliyorsun, amirin yanına çıksaydın ve benim ya da birimdeki herhangi biri hakkında dava açılmasını isteseydin, sana avazı çıktığı kadar gülerdi. Open Subtitles لأنك تعلم إن ذهبت إلى القائد , وطلبت منه أن يفتح قضية علي , أو على أي شخص في وحدتي سيطردك من مكتبه بكل سرور
    Ben de Alman yetkililerinden bir kaynağı aradım ve ona bu bilgilerle bir belge aramasını söyledim. Open Subtitles لذا، اتصلت بمصدر بالسلطات الألمانية، وطلبت منه أن يبحث بأي وثيقة معروفة عن هذه الأحرف الثلاثة.
    Ona senin için büyük bir gece olduğunu söylemeye çalıştım Dean ve ...ona başka bir zaman gelmesini söyledim ama bir iş olduğunu söylememi ve senin ne olduğunu anlayacağını söyledi. Open Subtitles حاولت إخباره بأهمية الليلة لك وطلبت منه العودة في وقتٍ لاحق لكنّه طلب مني أن أخبرك أن لديه مهمة وقال أنك ستفهم معنى هذا
    - Onu temizleyip iyodin bulana kadar orada oturmasını söyledim. Open Subtitles نظفته وطلبت منه أنْ يجلس هناك -حتى أعثر على اليود
    Metni olduğundan daha iyi bir hâle getirebilecekse beni aramasını söyledim. Open Subtitles وعليه رقم هاتفي وطلبت منه الاتصال بي ليعطيني ملاحظاته. أية ملاحظات تجعلها أفضل مما كانت عليه.
    Onunla seve seve konuşacağını ama kendini toparlaman için sana birkaç gün müsaade etmesini söyledim. Open Subtitles قلت له إنك ستكون سعيدا بالتحدث إليه وطلبت منه أن يمهلك بضعة أيام حتى تتحسن
    Kendisi uniformalarla ilgileniyor ve senin için göz kamaştırıcı bir şey hazırlamasını söyledim. Open Subtitles وطلبت منه أن يصنع لك شيئا مذهلا
    Onunla yüzleştim. İkimizden birini seçmesini söyledim. Open Subtitles واجهته، وطلبت منه أن يختارني أو يختارها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus