Bu çok kötü. Seni çıplak görmeyeli uzun zaman oldu. | Open Subtitles | انه سيء جداًً,لقد مضى وقت طويل منذ ان رأيتك متعري |
Bir erkek tarafından ziyaret edilmeyeli çok uzun zaman oldu. | Open Subtitles | لقد مضى وقت طويل منذ آخر مرة جاء رجل لزيارتي |
Sizi eşinile birlikte bir filmde görmeyeli uzun zaman oldu. | Open Subtitles | لقد مر وقت طويل منذ أن قدمت فيلمًا مع زوجتك |
Son konuştuğumuzdan bu yana çok zaman geçti ve artık küçük bir kız değilim. | Open Subtitles | حسناً، مضى وقت طويل منذ أن تحدثنا وأنا لم أعد طفلة صغيرة بعد الان |
Ah, John Smith'in ölüm haberinin üzerinden çok zaman geçti. | Open Subtitles | مضى وقت طويل منذ وصول الأخبار عن موت جون سميث ربما حان الوقت لكى تضعى هذا خلف ظهرك. |
Bir araya gelip de kavga etmediğimiz uzun süredir görülmemiştir. | Open Subtitles | لقد مر وقت طويل منذ أن نكون مع بعضنا ولا ينتهي الأمر بشجار |
Son karşılaşmamızdan beri epey zaman geçti. | Open Subtitles | لقد مر وقت طويل منذ آخر مرّة التقينا بها |
Sizi eşinile birlikte bir filmde görmeyeli uzun zaman oldu. | Open Subtitles | لقد مر وقت طويل منذ أن قدمت فيلمًا مع زوجتك |
Benden herhangi bir konuda tavsiye istemeyeli, çok uzun zaman olmuştu. | Open Subtitles | لقد مر وقت طويل منذ أن طلبت نصيحتي بخصوص أي شي |
Seks yapmayalı çok da uzun zaman olmadı ve ayrıca çok meşguldüm. | Open Subtitles | لم يمر وقت طويل منذ أن مارسنا الجنس و أنا كنت مشغولة |
Bölgüğüm için üzgünüm fakat başka insanlar görmeyeli çok uzun zaman oldu. | Open Subtitles | عذرا على المقاطعة, لكن مر وقت طويل منذ أن رأيت بشرا آخرين |
Bu gerçekten çok hoş. Ahh! Birine kürekle vurmayalı uzun zaman olmuştu. | Open Subtitles | هذا رائع حقا مر وقت طويل منذ ضربت أحدهم بمجرفه ولا خدش |
Bütün gece ayakta kalıp sohbet etmeyeli çok uzun zaman olmuş. | Open Subtitles | مر وقت طويل منذ آخر مرة قضيت فيها طوال الليلة أتحدث |
Maden kolonisinde bize ihanet etmenizden bu yana uzun zaman geçti. | Open Subtitles | لقد مر وقت طويل منذ خداعك لنا في تلك مستعمرة التنقيب |
O bilgi parçasına son erişilmesinin üzerinden uzun zaman geçti ve bir dahaki ihtiyaç olacak zamana kadar muhtemelen yine uzun bir zaman geçecektir. | TED | إذا كان قد مضى وقت طويل منذ نفاذكم إلى تلك المعلومات، فعلى الأغلب سيمرّ وقت طويل قبل العودة إليها من جديد. |
Biri bana bunu yapmayalı uzun zaman olmuştu. | Open Subtitles | لقد مر وقت طويل منذ أن فعل أى فرد ذلك لى |
Hiçbir şey canım, sen bu evden gideli öyle uzun zaman oldu ki... | Open Subtitles | لا شيء عزيزتي، ولكن مضى وقت طويل منذ آخر مرة خرجتِ فيها من المنزل. |
Bebeğim, kardeşinin bu iş için para ödemek zorunda olduğundan bu yana çok zaman geçti. | Open Subtitles | حبيبي، إنه وقت طويل منذ كان على أخيك أن يدفع لذلك. |
Güzel bir İngiliz gülüne baktığımdan bu yana çok zaman geçti. | Open Subtitles | مر وقت طويل منذ أن حدقت بإعجاب بوردة بريطيانية جميلة |
Olimpiyatlara seçilmemin üzerinden çok zaman geçti. | Open Subtitles | لقد مر وقت طويل منذ أن خضت تصفيات الأولمبياد |
uzun süredir bir Walker partisi yapmamıştık. | Open Subtitles | مضى وقت طويل منذ آخر مرة اجتمع فيها آل والكرز |
Bu durumdan zevk alan tek kişi senmişsin gibi duruyor bunu kastediyorum aslında. Seni en son bu halde gördüğümden beri epey zaman geçmişti. | Open Subtitles | انت من تبدين هكذا ، اعني مر وقت طويل منذ ان رايتكِ هكذا |