Bu daire için de birine birşey ödüyor olmalısın. | Open Subtitles | ولابد أنك تدفع لشخص ما مقابل إستعمال الشقة |
O ısrar ettiği sürece onun erkeği sen olmalısın. | Open Subtitles | والأكثر أنه سوف تصر ولابد أنك سوف تكون هو |
Dev gezegenler de bizleri çarpışmalardan koruyabilmek için doğru yerde olmak zorunda. | Open Subtitles | ولابد للكواكب العملاقة أن تكون في المكان الصحيح لكي تحمينا من الاصطدامات |
Telsizleri sabote etmiş olmalılar bir tanesi helikopterde çantamdan bombayı almış olmalı. | Open Subtitles | ولابد ان احدهم سرق منى القنبله فى الهليوكبتر |
Bu işi kendisinin yürüttüğünü sanıyor... Siz de bu şekilde rol yapmaya devam etmelisiniz. | Open Subtitles | إنه يعتقد أنه من يدير هذا الأمر ولابد أن تدعي أن هذا ما يحدث بالفعل |
Gelecek ay 1 4 olacağım. Bir şeyler biliyor olmalıyım. | Open Subtitles | الشهر القادم سأبلغ الرابعة عشرة ولابد أن أعرف شيئا ما |
Aylardır bununla uğraştığımızı biliyorum ve bir cevap almak için yanıp tutuşuyor olmalısın. | Open Subtitles | أنا أعرف أننا كنا نفعلُ هذا لعدة أشهر ولابد من أنك حريصٌ على الأخذ بقرارات |
Biliyorum üç kere geri geldiğin için, yorgun olmalısın fakat dün geceden kim geri gelmiş ekibinle git ve öğren! | Open Subtitles | انا اعرف انكم للتو عدتم ولابد .. انكم متعبون ، لكن اذهبوا وابحثوا المنطقة مع المجموعة التي اتت البارحة |
Her şeyden önce kesinlikle zeki olman gerek ve 24 yaşından genç olmalısın. | Open Subtitles | أكثر من اي شيء ثاني, لابد من ان تكون فعلا ذكي ولابد أنت تكون تحت سن الأربعة والعشرين |
Moe, sadece bu sabah tezgahın üzerinde olduğunu söylüyorum, onu kaldırmış olmalısın. | Open Subtitles | كل ما أقوله أنه ببساطه كان على المنضدة هذا الصباح ولابد أنك قمت بتحريكه هذا هو الأمر |
Sen de ilginç şapkaya sahip olan şu genç adam olmalısın. Hoş geldiniz. | Open Subtitles | ولابد أنك الشاب المحترم الذي لديه قبعة ملحوظة |
Aylardır bununla uğraştığımızı biliyorum ve bir cevap almak için yanıp tutuşuyor olmalısın. | Open Subtitles | أنا أعرف أننا كنا نفعلُ هذا لعدة أشهر ولابد من أنك حريصٌ على الأخذ بقرارات |
Az önce o da oynuyordu. Tuvalete gitmek zorunda kalmış olmalı. | Open Subtitles | و كان يلعب قبل ذلك, أظن ولابد أنه ذهب للحمام فحسب |
Ama saçlarını boyamak zorunda kaldığına göre, bunu çalmış olmalı. | Open Subtitles | لو كان ولابد أن يصبغ شعره، يبدو وكأن سرقه. |
-Arkadaşlarıma, iş arkadaşlarıma sınıfının en zekisi olan biricik kızımın hamile kaldığını ve okuldan ayrıldığını söylemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | بأنّ بنتي الوحيدة، الألمع في صفِها حبلى ولابد أن تترك المدرسةَ لابد وأن ذلك يدمر |
Benimle birlikte iki arkadaşım vardı. Aynı Işınlanmaya yakalanmış olmalılar. Nerede olabilirler? | Open Subtitles | كان معي اثنين من الأصدقاء، ولابد أنهما قد علقا بالشعاع، أين يمكن أن يكونا ؟ |
İkisi birlikte otele gitmiş olmalılar ama Tom tablolarla birlikte geldi. | Open Subtitles | ولابد أنهم الإثنين ذهبوا للفندق سوياً لكن توم وصل برسومات خاصة بديفد |
Bu kapıdan gelip ön kapıdan çıkmış olmalılar. | Open Subtitles | ولابد انهم أتوا عبر هذه الغرفة عبر الباب الرئيسي |
Ve Siz de Virgil Hawkins, Asami Koizumi Eduardo Dorado, ve Tye Longshadow olmalısınız. | Open Subtitles | ولابد أنكم "فيرجل هوكانز", "أسوما كوزومى", "إيدوار برادو", و"تاى لونج شادو". |
Siz de eşi olmalısınız. | Open Subtitles | ولابد أن تكوني الزوجة |
Uyurken ayağımla gazı açmış olmalıyım. | Open Subtitles | ولابد أني ركلت مفتاح الغاز بقدمي أثناء نومي |