"ولكننى" - Traduction Arabe en Turc

• fakat
• Ama ben
• ancak
• - Ama

Kimsenin onu görmesine izin vermiyordu... fakat ben yine de gittim.
إنها لن تسمح لأى أحد بمقابلتها ولكننى دخلت على أية حال

fakat bunun en büyük kanıtı olan aksanımı sığınakta yitirmişim.
ولكننى فقدت أى دليل على ذلك بفقدى للغة فى الملجأ

İçinde yaşabilirim! Soğuk olur, Ama ben her zaman soğuğum.
ممكن ان اعيش فيها و لكن سأبرد ولكننى باردة دائماً

ancak benim işler hala kötüydü, öyleydi çünkü bu durum çok değişkendi.
ولكننى مازلت في المشاكل، وايضا كنت متقلب المزاج.

Bak, uh, bu üstüme vazife olmayabilir, fakat seninle konuşmam lazım, Dimples.
قد لا يكون هذا من شأنى ولكننى أحتاج للتحدث معك يا ديمبلز

Yılın bu zamanının eziyet olduğunu biliyorum fakat o değerlendirmelere gerçekten ihtiyacım var.
أنا أعلم أن هذا الوقتُ من السنة وقتُ مؤلم ولكننى سوف أحتاجهُم فعلاً

fakat ne kadar fazla karbondioksit okyanusa nüfuz ederse, deniz suyunun pH değeri o kadar düşer.
ولكننى سأخبركم اكثر من ذلك بدخول ثانى اكسيد الكربون المحيط، ينخفض الأس الهيدروجينى لمياه البحر.

En sonunda basimin etrafinda kara bir bulut olusmaya basladi. ve gorunuste cok basariliydim, fakat fiziksel olarak depresyondaydim.
وسرعان ما غيمت سحابة سوداء فوق رأسى ظاهريا ابدوا ناجح جدا ولكننى داخليا مكتئب جدا

elbette duyacaklar senin haricinde kimseye güle güle demiyorum fakat insanların bunu bildiğini hayal edemiyorum
بالطبع سيسمعون بذلك لن أقول وداعاً ، إلا لك ولكننى لا أتخيل أن الناس سيعلمون بذلك

fakat diğerlerinin bilmediğinden de emindim.
ولكننى متأكدة من أن أحدا غيرى لم يعرف بالأمر

Biliyorum devam etmek istiyorsun fakat fakat ben burada denemek ve buraya yerleşmek zorundayım.
أنا أعرف أنك تريد أن تستمر فى حياتك ولكننى يجب أن أحاول هنا وأن أبقى هنا

Etraftaki insanlar böyle düşünüyor bu katili savunduğunuz için, fakat ben öyle düşünmedim.
لمدافعتك عن ذلك القاتل, ولكننى لم أظن ذلك

fakat ben cesedin kesin bir şekilde Hope'a ait olduğundan emin olmadan gömülmesine izin vermezdim.
ولكننى لم أقدر على تحمل فكرة دفن الجثة بدون التأكد التام من أنها بالفعل جثة هوب

fakat tanışmayı çok isterim.
ولكننى متشوق للتعرف اليه فقد أرسل دعوة لجميع الضباط الى حفلته الراقصة

fakat hemşire olmak istemiyordum. Ben sadece-- sadece kaçmak istedim.
ولكننى لم اكن اريد ان اصبح راهبة انا فقط ...

Beni ilk gördüğünde heyecanlandığını söyleyemem Ama ben de fazlasını beklemiyordum.
لا أستطيع أن أقول إنها فرحت كثيراً لرؤيتى ولكننى توقعت هذا

Hesapta daha güvenli olması lazım Ama ben ara sıra tutuklanıyorum.
من المفترض ان يكون اكثر امانا ولكننى قد اعتقلت عده مرات

Ama ben ne zaman bir şeyler yapacak olsa bilirdim.
ولكننى كنت دائما أعرف عندما يكون فى منتصف شئ ما

Bir içki daha alırdım ancak sanırım şişe boşaldı.
أود كأساً آخر يا سيدى , ولكننى أعتقد أنك ستجد الزجاجة فارغة

- Ama sunu söylemeliyim, bu kadinlardan hicbiri... dahi benzemiyor--
حسنا هذا يكفى ولكننى سأقول لك، أى واحدة من هذه النساء لا يمكن حتى مقارنتها