"ويتصرف" - Traduction Arabe en Turc

    • davranıyor
        
    • davranıyordu
        
    Teşekkürler. Patronum kıçıma şaplak patlatmaya devam ediyor ve bir şey yokmuş gibi davranıyor. Open Subtitles شكرا, مديرى يستمر بصفع مؤخرتى ويتصرف كأنه ليس بالأمر المهم
    - İşe yaramaz görünüyor öyle de davranıyor. Oyuncak mobilyalarıyla oynayıp, boş boş oturuyor. Open Subtitles يبدو فاشلاً ويتصرف كفاشل يجلس هناك يلعب بأثاثه
    Kendini salak gibi hissediyor. Ve aptalca davranıyor. Ama senin suçun yok. Open Subtitles انه يشعر بالغباء, ويتصرف كمغفل, لكن ذلك ليس خطؤك
    Yarim kilo verdi diye Adam Oscar kazanmış gibi davranıyor. Open Subtitles رطل واحد سخيف ويتصرف كانه فاز بجائزة الاوسكار
    Her zamanki gibi küçük kardeşim sarhoştu ve pervasızca davranıyordu. Open Subtitles كالعادة كان أخي الصغير يسكر ويتصرف بطريقة متغيره
    Boxerıyla evin etrafta dolanıp, sahibiymiş gibi davranıyordu. Open Subtitles يمشي بلبسه الداخلي ويتصرف كأنه يملك المكان
    Çocukların yeni babasıymış gibi davranıyor. Open Subtitles يعد العصائر, ويتصرف وكأنه الأب الجديد للأطفال
    Evet, Schrute gibi görünüyor ama Halpert gibi düşünüyor ve Beesly gibi davranıyor. Open Subtitles يبدو مثل شروت لكن يفكر مثل هالبرت ويتصرف مثل بيسلي
    Ama son birkaç haftadır çok yoğun olduğumdan kendini ihmal edilmiş gibi hissetti sanırım ve biraz soğuk davranıyor. Open Subtitles لكن الأسابيع الأخيرة المنصرمة كنت مشغولة للغاية، لذا أظنه يشعر بالإهمال، ويتصرف ببعض البرود.
    Bu adam buraya yeni geldi ve ne biçim davranıyor! Open Subtitles هذا الشخص يأتى هنا ويتصرف هكذا
    Hikayenin bu noktasında Marx Kardeşler'in esprili cümleleri akla gelir: 'Bu adam bir ahmak gibi davranıyor, ahmakça hareket ediyor.' Open Subtitles بالطبع حل العقدة في القصة يتماشى مع دعابة الإخوة ماركس الرجل يشبه الأحمق، ويتصرف كالأحمق"
    Hayattaymış gibi davranıyor. Open Subtitles ويتصرف كأنّها مازالت على قيد الحياة
    Bir Saknussemm torunu geliyor, ...volkanların kralı gibi davranıyor beni soyunun sırrını söylemeye zorluyor." Open Subtitles "سليل (ساكنوسيم) يصل ويتصرف وكأنه ملك البراكين" "يحاول إجباري على التنازل عن سر سلفه"
    Gelmiş burada saçma sapan davranıyor. Open Subtitles ياتى لهنا ويتصرف بهذا الجنون
    Chester şehir merkezinin yarısını kurmuştu, ve şehir kendisininmiş gibi davranıyordu,.. Open Subtitles "تشستر" قام ببناء نصف "سنترال سيتي". ويتصرف كأنه يملك المدينة.
    Çok sarhoştu, tuhaf davranıyordu. Hep bu yer yüzünden. Open Subtitles كان ثملاً للغاية ويتصرف بشكل غريب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus