Dün gece karıma ve kızlarıma yalan söyledim. Onlara ailesi İsveç'te tren kazasında ölmüş bir yetim olduğunu söyledim. | Open Subtitles | لقد كذبت على زوجتي وبناتي الليلة الماضيه, وأخبرتهم بأنك يتيم وأن والديك قد قتلوا في حادث قطارالرصاصة في السويد |
Kitabında, nasıl her birinin, neredeyse her birinin anne ve babaları gözleri önünde ölmüş birer yetim olduklarını anlatıyor. | TED | و يبين في كتابه كيف ان كل واحد منهم تقريبا ,كل واحد منهم هو يتيم و رأى والدته او والده يموت أمام عينيه |
Bütün Connecticut'ta dansta beni alt edecek bir yetim yoktur. - 10 yıldır dans etmemiştim. | Open Subtitles | لم يكن هناك أي يتيم في كل كونيكتيكت يمكن أن يهزمني في الرقص |
Fakir bir ailenin gün eşitliği zamanında doğmuş ve öksüz kalmış çocuğu. | Open Subtitles | . انه يتيم . بإبوةٍ متواضعة . تربي علي العدل |
İsrail'e inanıyorum ve bunu tüm içtenliğimle söylüyorum, çünkü onu seviyorum, bende onun gibi bir yetimim. | Open Subtitles | انا اؤمن بأسرائيل واؤمن انه يمكنني القول بنيه صادقه لأني مثلها انا ايضاً يتيم |
Burası yetimhane ve sen de bir yetimsin. | Open Subtitles | انه ليس اكثر من ملجا ايتام وانت فقط يتيم عادي |
Yoksa kendini John Wayne, Rambo ya da Marshal Dillon zanneden... ..kültür erozyonuna kapılmış, zavallı bir yetim mi? | Open Subtitles | يتيم آخر, بدون ثقافة الذي يَعتقدُ بأنّه جون وَين, رامبو, المارشال ديلون؟ |
yetim olduğumu, ucubenin teki olduğumu ve tabii ki Japon olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أعرف بأني يتيم. أعرف بأني قبيح. و بطبع أعرف اني ياباني |
Kendini AVusturalyalı bir yetim gibi tanıttı, hatta kendisini inandırıcı kılabilmek için, oradaki küçük bir kasaba hakkında bilgiler bile edindi. | Open Subtitles | زعم انه يتيم من أستراليا وتحدث ايضا عن بلدته الصغيرة في الريف الأسترالي بهدف اقناع الناس بروايته |
Sen bu zavallı yetim çocuğun ihtiyacı olduğu her şeysin. | Open Subtitles | أنت كُلّ شيءَ هذا السيّئِ ولد يتيم إلى حدٍّ ما مطلوب جداً. |
yetim olarak bize geldiğinde, seni bulan ve seven, onun namına koruyayım diye bana getiren oydu. | Open Subtitles | عندما أتيت إلينا كاطفل يتيم كان هو من عثر عليك وأحبك وأحضرك إلى لأعتنى بك من أجله |
Bu... ailesi İsveç'te tren kazasında ölmüş bir yetim. | Open Subtitles | هذا يتيم قتل والداه في حادث قطار الرصاصة في السويد |
Yakınlarda yaşayan Henry adında bir yetim var. | Open Subtitles | هناك فقير يتيم اسمه هنري الذي يعيش بانخفاض الطريق. |
öksüz olarak bir Arjantin madeninde çalışarak mühendisliği öğrendi. | Open Subtitles | يتيم, عمل فى منجم ماس ارجنتينى درس الهندسة |
Ben Zhen Li, öksüz Basketbolcu Fang Shijie'nin menajeriyim. | Open Subtitles | أنا زين لي، وكيل يتيم كرة السلة، فانج شيجي. |
Benim çocuğum bile değil. öksüz. Cinayete kurban giden bir dostumun çocuğu. | Open Subtitles | إنه ليس حتى إبني , إنه يتيم والده عرض نفسه للقتل |
Gördüğün gibi ben bir yetimim ve bir şövalye saygın bir soydan olmalı. | Open Subtitles | وأنا يتيم ولابد أن يكون للفرس عائلة |
Sen sadece benim lütfumu kazanmış zavallı bir yetimsin. | Open Subtitles | لستَ سوى يتيم فقير حالفه الحظّ ليكسب إحساني |
Birlikte olmamızı kafana takma, tatlım. Ben de bir öksüzüm. | Open Subtitles | .لا عجب أننا معا يا حبيبتي .فأنا أيضا يتيم |
Sadece zavaII_BAR_ küçük bir yetimin hayaIIerini yok etmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا ببساطة أتمنى أن أحطم أحلام فتى صغير مسكين يتيم |
Afrika'da 11 milyon AIDS yetimi var, Bu on yılın sonunda 20 milyon olacak bu sayı. | TED | 11 مليون يتيم لمرض الايدز في أفريقيا، 20 مليون بنهاية هذا العقد. |
Dünyada sizin gibi insanlar olduktan sonra hiç bir çocuk kimsesiz kalmaz. | Open Subtitles | مادام هنالك اناسا مثلكم فى هذا العالم فلن يكون هناك طفلا يتيم يشعر بالحرمان. |
nasıl gelinime söyleyeyim, kocasının öldüğünü, bebeğinin babasız kaldığını. | Open Subtitles | كنتي سوف تعرف بوفاة زوجها وأصبح طفلها يتيم |
Yine de komuta yetkisini kim olduğunu bilmediğimiz bir yetime veremezsiniz. | Open Subtitles | لكن حينها لا يمكنك أن تضع ثقتك في يتيم مجهول الأصل |
Sizin gibi koca koca adamlar şu zavallı öksüze musallat oldunuz. | Open Subtitles | مجموعة رجال كبار مثلكم تلتقط على صغير يتيم مسكين مثله |