| Sanırım, birisi aynı şeyi bana da yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أظن أن أحدهم يحاول أن يفعل الشيء نفسه لي |
| - Çok sağ ol dostum! Her yıl aynı şakayı yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | يحاول أن يفعل نفس المزحة كل سنة |
| Ve o sadece doğru olanı yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | و هو يحاول أن يفعل الشئ الصحيح |
| Ne yapmaya çalışıyor dersin? | Open Subtitles | ماذا تظن أنه يحاول أن يفعل ؟ |
| İçten bir şey yapmaya çalışıyordu ama Jonathan onu reddetti. | TED | كان يحاول أن يفعل شيئاً لطيفاً لكن جوناثان رفضة. |
| Bize ne yapmaya çalışıyor? | Open Subtitles | ماذا يحاول أن يفعل بنا؟ |
| Nick burada doğru olanı yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | نيك) يحاول أن يفعل) ما هو صحيح، |
| Baban da aynı şeyi yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | أباك كان يحاول أن يفعل الشئ نفسه |
| - Doğru olanı yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان فقط يحاول أن يفعل الصواب. |
| Doğru olanı yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يحاول أن يفعل الشيء الصحيح. |