En uzak ve tehlikeli yerlerden bazılarında tekrar ortaya çıkabilir ve oradan yayılabilir. | TED | فمن الممكن أن يعاود الظهور في الأماكن النائية والخطرة، ومن هناك، يمكن أن ينتشر. |
Bazıları onu öldürüldüğü palavrasını atsa da o mutlaka ortaya çıkar beyaz, heybetli ve gizlice. | Open Subtitles | وقد تفاخر البعض أنه قتله لكنه دائما ما يعاود الظهور بضخامته وبياضه وجلاله |
Ona ulaşmaya çalışıyordum ama halen geri dönmedi. | Open Subtitles | كنت أحاول الاتصال به وهو لا يعاود الاتصال بي |
Üç gece boyunca onun evini aradım ve hep çalıştığını söyledi. Bana geri dönmedi bile. | Open Subtitles | هاتفتُ منزله 3 ليالٍ متتالية ويزعم أنّه يعمل، لم يعاود الاتصال بي |
Şu anda ofiste değil. Sizi aramasını söylerim. | Open Subtitles | إنه غير موجود الأن سأجعله يعاود الإتصال بك |
Güvenlik şefinden aramasını istedim. | Open Subtitles | أتصلت برئيس الأمن هناك لكن لم يعاود أحدهم الأتصال |
Ona çok kızgınım, çünkü o benimle yattı ve bir daha da hiç aramadı. | Open Subtitles | أنا غاضبة جداً منه لأنّه مارس الحب معي ولم يعاود الاتّصال بي. |
Karakolda bir doktordan sürekli telefonlar geliyor... ve hiçbirine geri dönmüyor. | Open Subtitles | إنه فقط يتلقى المكالمات بالمركز من طبيب ولا يعاود الإتصال مطُلقاً |
Ay'ın aynı takımyıldızdaki ortaya çıkma zamanlarını temsil ediyor olmalı. | Open Subtitles | قد تمثل عدد الأيام لسطح القمر لكى يعاود الظهور فى نفس الكوكبة |
Ne yaparsak yapalım, yine ortaya çıktı. | Open Subtitles | وبدا أن الطفح كان يعاود الظهور مهما فعلنا |
Tekrar ortaya çıktığında sana söylerim. Bilmiyorum. Onun için vicdan azabı çekiyorum. | Open Subtitles | سأخبرك عندما يعاود الظهور لا أعرف ، أنا حقاً أشعر بالذنب حيال هذا |
Evet, ortaya çıktığında bizi aramalısınız. | Open Subtitles | أجل ، عليكَ أنّ تتصل بنا حينما يعاود الظهور. |
Hem biliyor musun, provalar için bana geri dönmedi bile. | Open Subtitles | كما تعلمين لم يعاود الإتصال بى بخصوص البروفة |
Mesaj bıraktım ama bana henüz geri dönmedi. | Open Subtitles | سبق وأن وضعت رسالة ولكنه لم يعاود الإتصال بي |
Onu dört kez aradım, ama hiç geri dönmedi. Görünüşe göre konuşmak istemiyor. | Open Subtitles | اتصلت به 4 مرّات ولم يعاود الاتصال بي مطلقاً |
Oğlumun davası hakkında aramıştım ama kimse bana geri dönmedi ben de bu yüzden gelmeliyim diye düşündüm. | Open Subtitles | هل أستطيع مساعدتك ؟ اتصلت بشأن قضية ابني ولم يعاود أحد الاتصال بي، لذا اعتقدت أن عليّ المجيء |
Peki, mesajımı iletmeniz yeterli. Mümkün olan en kısa sürede beni aramasını bekliyorum. | Open Subtitles | حسناً، فقط أوصلي الرسالة بأن يعاود الاتصال بي في أقرب وقت ممكن |
Eğer ondan haber alırsan, beni aramasını söyle. | Open Subtitles | حسنا،إذا إلتقيتِ به أخبريه أن يعاود الإتصال بي |
Bu sabah aradım ama geri aramadı. | Open Subtitles | اتصلت به هذا الصباح لكنه لم يعاود الاتصال بي |
O zamandan beri onu 150 kereden fazla aradın ama o seni bir kere bile aramadı. | Open Subtitles | مذّاك، إتصلت به أكثر من 150 مرة ولم يعاود الإتصال بك ولا مرة. |
Telefonunu açmıyor. Çağrılarıma geri dönmüyor. | Open Subtitles | هو لا يرد على مكالماتي, ولا يعاود الإتصال بي ؟ |
Kimse geri dönmüyor mu? | Open Subtitles | لا احد يعاود الاتصال بكِ ؟ |