Onları adaya götürmek, oradan çıkarmak ve kimsenin ölmemesini sağlamak sana bağlı. | Open Subtitles | وكلّ شيء يعتمد عليك لإدخالهم وإخراجهم ومنع أيّ أحد من التعرّض للقتل |
Onları adaya götürmek, oradan çıkarmak ve kimsenin ölmemesini sağlamak sana bağlı. | Open Subtitles | وكلّ شيء يعتمد عليك لإدخالهم وإخراجهم ومنع أيّ أحد من التعرّض للقتل |
Bizi eve götürmeni söyleyeceğimiz, her yıl sana bağlı kalacağımızı sanıyorsun. | Open Subtitles | سنجعلك تقودنا الى الوطن , وهذا يعتمد عليك سنة بعد سننة |
O kadar da kötü değil. Yani iş artık sana kalmış, Fogell. | Open Subtitles | ليس بالأمر المريع اعني، الامر كله يعتمد عليك يا فوغل |
Eli, gemideki herkes sana güveniyor. | Open Subtitles | إيلاى ,كل فرد على تلك السفينة يعتمد عليك |
Çünkü bu politik yaratık için en önemli iki kriteri bir araya getirir, bunlar, ne kadar geniş bir kesimi etkilediğiniz ve konumlarını muhafazanın size bağlı olup olmadığı. | TED | لأن هذا يؤسس الطريقتين الأساسيتين للكائن السياسي، أن لديك تأثير على محيط واسع، ووجودي يعتمد عليك. |
Çocuğun yaşayıp yaşamaması sana bağlı. | Open Subtitles | .. موته أو بقاءه على قيد الحياة يعتمد عليك |
Bu sana bağlı, Benny. | Open Subtitles | حسنا، أنا لا أعرف، بيني. وهذا يعتمد عليك. |
Sen ve o kardeşsiniz. Sen ona bağlısın, o sana bağlı. | Open Subtitles | هو يعتمد عليك وأنت تعتمد علية لاتترك رجلا خلفك |
Sen ona bağlısın, o sana bağlı. | Open Subtitles | هو يعتمد عليك وأنت تعتمد علية لاتترك رجلا خلفك |
Nate'in toplantısının bir kurşun ile mi, yoksa el sıkışarak mı biteceği tamamen sana bağlı. | Open Subtitles | سواء اجتماع نايت ينتهي برصاصه او بمصافحه الامر كله يعتمد عليك |
Bu biraz da sana bağlı, değil mi? | Open Subtitles | حسنا.ذلك بطريقة ما يعتمد عليك.اليس كذلك؟ |
Burayı canlı terk edip edememen tamamıyla sana bağlı. | Open Subtitles | فيما إن كنت سترحل، فهذا بأسره يعتمد عليك |
Bu çukurdan canlı çıkıp çıkmaman tamamen sana bağlı. | Open Subtitles | فيما إن كنت سترحل، فهذا بأسره يعتمد عليك |
Her şey sana bağlı. Tanrı olabilirsin ya da olamazsın. | Open Subtitles | وكل هذا يعتمد عليك أن تكون آلِهةً أم لا. |
Bu iş çok farklı bitebilir, tamamen sana bağlı. | Open Subtitles | هناك العديد من الطرق لإنهاء هذا الأمر وهذا تماماً يعتمد عليك. |
Ne kadar ileri gideceğin sana kalmış. | Open Subtitles | أنه يعتمد عليك إلى أين يمكن أن تصل |
Clark Kent mi duruyor? - Bu sana kalmış. | Open Subtitles | كلارك كينت الجديد - حسناً هذه يعتمد عليك - |
Gerisi sana kalmış. | Open Subtitles | بقيته ، يعتمد عليك اعتقد اننى انتهيت |
Kötü adamların kurtulmasına izin verme çünkü özgür dünya sana güveniyor. | Open Subtitles | لا تدع الرجل الشرير يهرب لأن العالم بأكمله يعتمد عليك |
Size yardım için elimizden geleni yaparız ama başarı veya başarısızlık tamamen size bağlı. | Open Subtitles | أنا و هيئة التدريس سنفعل ما فى وسعنا لمساعدتك و لكن النجاح أو الفشل يعتمد عليك فقط |
Hasta ve sana bağımlı birinin olması çok zor bir şey. | Open Subtitles | من الصعب جداً أن يكون هنالك مريضٌ يعتمد عليك |