"يغمى" - Traduction Arabe en Turc

    • Bayılmadan
        
    • bayılana
        
    • bayılacağım
        
    • Kendinden
        
    • sızana
        
    • bayılan
        
    • Bayılmak
        
    • bayılıp
        
    • bayılma
        
    • bayılmadım
        
    • Bayıldığında
        
    • bayılmaz
        
    • geçmeden
        
    • bayılayım
        
    • bayılıyor
        
    Ben Bayılmadan hemen önce bayıldığını gördüm. Gördüm. Open Subtitles لقد رأيتك يغمى عليك قبل ان يغمي عليّ لقد رأيت هذا
    Bayılmadan önce kelepçenin anahtarını arabada gördüm. Open Subtitles قبل أنّ يغمى عليّ. رأيت مفتاح الأصفاد في السيارة.
    Babamı bayılana kadar içerken izlerdim ve asla öyle olmayacağıma yemin etmiştim. Open Subtitles لقد رأيت أبي و هو يشرب الى أن يغمى عليه , وأقسمت على ألا أصبح مثله
    Ya kusacağım, ya bayılacağım, ya da ikisi birden olacak! Open Subtitles اعتقد انني سوف اتقيأ او يغمى علي او كلاهما معا
    Jimmy MacElroy. Anlının akıyla yaptığı bu dönüşle birlikte seyirci Kendinden geçti. Open Subtitles جيمي ماكيلروي يغمى على الحشود عندما يظهر
    Sonrasında ise tam olarak yedi buçuk dakika sonra da iki tane daha getir, sonra da içimizden birinin sızana kadar her beş dakikada bir iki tane daha. Open Subtitles و بعدها بسبع دقايق و نص بالظبط هتجبلنا كأسين كمان و اتنين كمان بعد كده كل خمس دقايق لحد ما واحد فينا يغمى على كسمه
    Hastaların üzerine bayılan hemşireler... Hiç hoş değil. Open Subtitles الممرضون يغمى عليهم بسبب حالة المريض هذا شيء غير محبب
    Bayılmak üzere olan bir tek ben miyim? Open Subtitles أأنا الوحيدة التي على وشك أن يغمى عليها؟
    Alex'i dinlenme odasında bulduğumuzda Bayılmadan önce ne dediğini hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تذكرين ما قاله آليكس عندما وجدناه اول مرةٍ في غرفة الاستراحة قبل أن يغمى عليه؟
    Bayılmadan önce en son söylediğinde buydu zaten. Open Subtitles كان ذلكَ ما قلته آخر مرة قبل أنْ يغمى عليكَ
    Doktor onun Bayılmadan önce nasıl göründüğünü sordu. Francis'in tedavisinde yardımcı olabilirmiş. Open Subtitles الحكماء لبثوا يسألوا كيف كان الملك قبل ان يغمى عليه
    En az üçünüz bayılana ya da kusana kadar hiçbir yere gitmiyorum! Open Subtitles حتى على الأقل ثلاثة منكم يغمى عليهم أو يتقيئون
    Ayda bir beraberce biri ağlayana veya bayılana kadar oyun oynarız. Open Subtitles نجتمع كل مرة فى الشهر ونلعب العاب حتى يبكى احدهم او يغمى عليه
    Pekâlâ, şimdi bir süre bayılacağım ama harika gidiyorsun. Open Subtitles أجل , أنا فقط سوف يغمى على لدقيقة لكنك , فعلت أفضل ما عندك
    Kendinden geçmeden önce ne kadar koşmuş? Open Subtitles كم هي المسافة التي يمكن أن يركضها قبل أن يغمى عليه؟
    Gidip sızana kadar içmeye devam edeceğim ve umarım uyandığımda bütün bunlar birer kabus olarak kalır. Open Subtitles سوف أحتسي المزيد من الشراب حتى يغمى علي آمل أن أستيقظ، ويكون كل هذا مجرد كابوس لعين
    Sen, azıcık kan görünce bayılan yetişkin bir adam. Open Subtitles و انت رجل ناضج يغمى عليك عند رؤية القليل من الدماء
    Gerçekten Bayılmak üzereyim, tam bir salaksın. Open Subtitles بجدية كاد يغمى علي في, يا لكَ من مغفل
    Koşarken bayılıp düşen bir adamın, en azından bir kırığı olmasını beklersin. Open Subtitles , عندما يغمى على شاب بينما يركض على الأقل اكسر شيئاً
    Dikkat et, büyük kafandan küçük olana giden kan yüzünden bayılma. Open Subtitles حاذر من أن يغمى عليك بسبب تسارع الدم من رأسك الكبير إلى رأسك الصغير
    bayılmadım falan, sadece önceki gece uyumamıştım. Ama işe yaradı. Open Subtitles لم يغمى عليّ و لكنني لم أغفوا في ذلك اليوم
    Bayıldığında annenin verdiği tavırlardan hoşlandın mı? Open Subtitles هل تحبين ان تحصلي على انتباه أمك عندما يغمى عليك؟
    Ona bir şeyler vermemi ister misin o zaman bayılmaz? Open Subtitles تريد من أن اعطيها شيئاً بحيث أن لا يغمى عليها؟
    Sakın bayılayım deme. Konuşman için tamamen ayık olman lazım. Open Subtitles لا يغمى عليك , يجب ان تكون مستيقظا لكى نتحدث
    Ama ne zaman gerçekleri hatırlamaya çalışsa gerçeğin şokuyla bayılıyor. Open Subtitles ولكن في كل مرة يحاول تصحيح ذكرياته يغمى عليه من الصدمة للحقيقة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus