"يكُن لديه" - Traduction Arabe en Turc

    • yoktu
        
    20'lerde onu tanıdığımda hiç vicdanı yoktu. Open Subtitles مرحٌ، فحينما عرفته في العشرينيّات لم يكُن لديه شيء من ضمير.
    Babamın 11 kişiyi öldürmek için bir nedeni yoktu. Open Subtitles أبي لم يكُن لديه دافع لقتل 11 نفسًا ولا لقتل نفسه
    Gerçekten ona değer veren kimsesi yoktu. Open Subtitles أنهُ حقاً لم يكُن لديه أي أحد يهتم لأجله
    Onun hiç birşeyi yoktu, bir hikaye dışında... ..açgözlülük hakkında mezalimi ve anlaşmazlığı yönetme maden civarındaki köylerde yaşayan insanları kontrol altında tutmak için toplu tecavüz ve sakatlamayı kullanan silahlı adamlar hakkında. Open Subtitles لم يكُن لديه سوى قصة عن الجشع إرتكاب الفظائع والصراعات
    Kurucular konseyi katilinin sana karşı bir şeyi yoktu. Open Subtitles "قاتل أعضاء المجلس لم يكُن لديه شيء عنك"
    Kral'ı Kraliyet Muhafızları'ndan ayrı düşürsün diye Zeno'ya bir araba dolusu para veren Netero için bu teklifi reddetmesine gerekçe olabilecek hiçbir şey yoktu. Open Subtitles "صرف (نيترو) مالًا جمًّا ليجنّد (زينو) لفصل الملك عن الحرس الملكيّ" "لم يكُن لديه سبب ليمانع اقتراح الملك"
    Jean vicdanlı ve şerefli biriydi ve hiçbir düşmanı yoktu. Open Subtitles ... جين) كان) ذلك الرّجل ذو الضّمير والشّرف ولم يكُن لديه أعداء
    Bir bıçağı yoktu. Open Subtitles -لم يكُن لديه سكّينًا .
    Marcel, başka seçeneği yoktu. Open Subtitles (مارسل)، لم يكُن لديه خيار.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus