"يمكننا تركه" - Traduction Arabe en Turc

    • izin veremeyiz
        
    • bırakamayız
        
    -Bunun raflara çikmasina izin veremeyiz. Open Subtitles يجب السماح بإنهاء إنتاجه لا يمكننا تركه في السوق
    Tatlım, seni böyle kurban etmesine izin veremeyiz. Open Subtitles حبيبتي , لا يمكننا تركه يحتال عليك هكذا.
    Onu tutuklayamayız ve gitmesine de izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكننا إعتقاله، ولا يمكننا تركه يرحل.
    - Onu bırakamayız. - Belki de onları engellemek için buradasındır. Open Subtitles ـ لا يمكننا تركه هنا ـ لقد أتينا الى هنا لإيقاف انتشارهم
    -Gidelim buradan. -Onları bu şeyle bırakamayız. Open Subtitles ـ لنخرج من هنا ـ لا يمكننا تركه مع هذه الأشياء
    Onu orada bırakamayız. Soğuktan donar. Open Subtitles لا يمكننا تركه هنا، إنه سوف يتجمد حتى الموت
    Gitmesine izin veremeyiz. Halkına bizi gördüğünü söyler. Open Subtitles لا يمكننا تركه يذهب سوف يخبر قومه بأنه رآنا
    Tekrar dalga geçmelerine izin veremeyiz. Hayır, hayır. Open Subtitles تبا لا يمكننا تركه ليجعل من نفسه أضحوكة مرة أخرى
    Devletin vesayeti altında olan bir çocuk olmasına izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكننا تركه تحت رعاية الدولة
    Olmaz. Onu tanıyoruz. Kendini yok etmesine izin veremeyiz. Open Subtitles نحن نعرفه، و لا يمكننا تركه يفني نفسه
    - Sakin ol. - Gitmesine izin veremeyiz. Open Subtitles أنت , هون عليك لا يمكننا تركه يهرب
    - GİTMESİNE İZİN VEREMEYİZ. Open Subtitles لا يمكننا تركه ينصرف هكذا لوحده! كيف يمكننا تركه يرحل ؟
    Eğer Mirakuru yan etki gösteriyorsa etrafta dolaşmasına izin veremeyiz. Open Subtitles طالما يمرّ بالأعراض الجانبيّة لـ (الميراكورو)، فلا يمكننا تركه طليقًا.
    O silahın dibimize gelmesine izin veremeyiz. Open Subtitles . لا يمكننا تركه يصل الى ابواب المدينة
    Onu dışarıda bırakamayız. Kötü Feng Shui* getirir. Open Subtitles لا يمكننا تركه بالخارج لئلا يجلب لنا النحس
    İyi ama onu geceni köründe açıkta bırakamayız. Open Subtitles نعم ، ولكن لا يمكننا تركه بالخارج في العراء هكذا ليلا
    - Tekneler hazır. - Onu burada bırakamayız. Open Subtitles القوارب جاهزة مولاي لا يمكننا تركه وحيدا
    Onu burada bırakamayız, ona bakamam. Open Subtitles لا يمكننا تركه هكذا لا يمكنني النظر إليه
    Senin için direncini kırdım. Raptoru anomaliden geri götürmeliyiz. Burada bırakamayız. Open Subtitles أضعفته لأجلكِ، يجب أن نعيد المفترس عبر الهالة، لا يمكننا تركه هنا..
    Burada bırakamayız. Suya ne yapıyordur kim bilir. Open Subtitles لا يمكننا تركه هنا، الله يعلم ما علَّ الماء فاعلٌ بهِ.
    Bütün gün orada bırakamayız onu. Open Subtitles حســنا، لا يمكننا تركه هنالك طوال اليوم.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus