"ينم" - Traduction Arabe en Turc

    • uyumadı
        
    • yatmadı
        
    • uyumadığını
        
    • uyumuyor
        
    • uyumamış
        
    • uyumayan
        
    • bozulmamış
        
    • yatmaz
        
    • yatmazsa
        
    • uyumazmış
        
    • uyumasına
        
    • uyumamıştı
        
    • uyumamıştır
        
    • bozulmamıştı
        
    Hayatım. Yemin ederim yola çıktığımızdan beri yatakta uyumadı. Open Subtitles يا حبيبتي، إنه لم ينم على سرير منذ شرعنا في رحلتنا.
    Ve kasabadaki hiç kimse bu hafta normal uyumadı. Open Subtitles نعم ، ولكن جاك كان يعمل بصورة سرية في وجبتين للعمل ولم ينم أحد في البلدة بصورة اعتيادية هذا الاسبوع
    Tamam, duyacağın bir şey yok zaten. Eski "zampara erkeğin" onunla senin için yatmadı. Open Subtitles لا شيء تسمعينه زوجك السابق كثير الزنى لم ينم معها
    Kazazedeler, birden çıkıp, hayatlarını kurtaran kahramanın çulsuzun biri olduğunu, 3 yıIdır yatakta uyumadığını öğrendiklerinde şaşırdılar. Open Subtitles لقد انصدم الناجون من حادثة الطائرة عنما علموا أن منقذهم الذى ظهر لنا و الذى أخرجهم من الجحيم بهذا الفقر و أنه لم ينم فى فراش من أكثر من ثلاث سنوات
    Öyle mi? İki gecedir uyumuyor, o yüzden bu halde. Open Subtitles -لم ينم طيلة يومين كاملين لذلك يعاني من الأرق
    Yaranın nasıl olduğunu saklamaya çalıştığı mide ağrısını ve gece hiç uyumamış olmasının nedeni biliyor musun? Open Subtitles أين جرح رأسه و ما سبب ألم معدته الذي يخفيه؟ كما أنه لم ينم ليلتها؟
    Tüm gece uyumayan biri için bugün fazla neşeli bir modasın. Open Subtitles حسناً ،أنت بمزاج جيد مفاجئ . لشخص لم ينم طوال الليل
    Yatağı hiç bozulmamış. Open Subtitles ولم ينم احد في سريره فهو مرتب
    Çikolatayı kuvvetlendirdik, kimse günlerdir uyumadı. Open Subtitles الادمان على الشوكولا, لم ينم أحد منذ أيام.
    Dört gündür uyumadı, senden kötü gözüküyor. Open Subtitles لم ينم لأربعة أيام تقريباً يبدو أكثر سوءاً منك
    Prens o gece hiç uyumadı... ama çiftçinin kızının rüyalara dalmasını bekledi... ve sonra da planını gerçekleştirdi. Open Subtitles لم ينم الأمير في تلك الليلة.. بل انتظر أن تغرق ابنة الفلاح في عوالم أحلامها.. وعندها بدأ خطّته الحقيقية.
    Fazla sevindi. Dün gece uyumadı. Open Subtitles مغمور بالفرحة لم ينم بالأمس ولو للحظة
    Bu yüzden dün gece kendi dairesinde uyumadı! Open Subtitles لهذا هو لم ينم ليلة امس فى شقته الخاصة
    Kardeşim geçen hafta10 saatden fazla uyumadı Git, ona onunla ilgili herhangi bir sorun olmadığını söyle. Open Subtitles لم ينم اخى اكثر من عشر دقائق متواصله.. ...فى الثلاث اسابيع الماضية.. اذهب انت و اخبره انه بصحه جيدة.
    Bütün öğretmenlerimizle yatmadı. Benimkilerle yattı. Open Subtitles لم ينم مع كل أساتذتنا لقد نام مع كل أساتذتي
    Bir senedir uyumadığını söylüyorlar. Open Subtitles هم يقول بأنّه لم ينم لأكثر من سنة.
    Dünyanın öbür ucunda hayatını tehlikeye atan 18 yaşında bir elemanım var ve onu oraya gönderen asistanım üç gündür uyumuyor. Open Subtitles لدي صبي يبلغ من العمر 18 عامًا يخاطر بحياته في النصف الآخر من العالم, والمحرر الذي قام بإرساله هناك لم ينم طوال ثلاثة أيام.
    Sanki birkaç gündür uyumamış gibi görünüyorsunuz. Open Subtitles تبدو كَشخص لم ينم مُنذ بضعة أيام
    Muhtemelen günlerdir uyumayan bir keşe gizlice yaklaştı. Open Subtitles احتمال أنه لم ينم منذ أيام
    Daphne'nin yatağı da hiç bozulmamış. Open Subtitles لأن سرير دوفتن لم ينم به أحد
    Yatağını toplayacağına hiç yatmaz, bunu biliyorsundur. Open Subtitles بالتأكيد ستعرفين أنه لم ينم على فراشه ثم ينظمه.
    Arayacağım ama bundan sonra da benimle yatmazsa, tek suçlu siz olursunuz. Open Subtitles سأتصل به ، لكن اذا لم ينم معي بعد الآن ستكون غلطتك
    Da Vinci uyumazmış. Zaman kaybı dermiş. Open Subtitles دافينشى" لم ينم قط وكان يعتبر النوم" إضاعة للوقت
    Her üç saat karnı doymalı ve gündüzleri üç saatten daha fazla uyumasına müsaade etmeyin yoksa gece uyutamazsınız... Open Subtitles والآن... يجب أن يرضع كل 3 ساعات ...وعليك أن لا تدعه ينم لأكثر من ساعتين في النهار و إلا لن ينامَ طوال الليل
    Balıkçı yılından beri böyle uyumamıştı. Open Subtitles إنه لم ينم بهذا القدر منذ أن كان طالبا جديدا وحيدا
    Dokuz aydır, iki saatten fazla uyumamıştır. Open Subtitles إنه لم ينم أكثر من ساعتين خلال تسعة شهور
    - Bu sabah ona bakmaya gittim yatağı bozulmamıştı bile. Bütün gece burada çalıştığını düşündüm. Open Subtitles ذهبت لتفقده هذا الصباح، لم ينم في سريره حتّى، فظننت أنّه اشتغل هنا طيلة الليل.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus