"çıkıp" - Traduction Turc en Arabe

    • تخرج
        
    • أخرج
        
    • خرج
        
    • خرجت
        
    • للخروج
        
    • سأخرج
        
    • تظهر
        
    • يظهر
        
    • نخرج من
        
    • للخارج
        
    • تخرجي
        
    • الصعود
        
    • تصعد
        
    • سنخرج
        
    • خارجاً
        
    Saklanmayı bırak da karşıma çıkıp bir şey gibi yüzleş benimle. Open Subtitles حسنا ، لماذا لا تترك الإختباء و تخرج لتواجهنى كشئ ؟
    Dışarı çıkıp bisikletine bakmamı ve parça değişimi gerekip gerekmediğini söylememi rica etti. Open Subtitles أراد أن يعلم إذا كنت أستطيع أن أخرج معه وألقي نظرة على دراجته
    Daha fazla dayak yemeyeceğini söyledi, bu yüzden arabadan çıkıp onlara karşılık vermiş. Open Subtitles قال أنه لم يريد الضرببعدالآن،لذا .. لذا خرج من السيارة وأعاد إليه الضربة.
    Adam o kadar bağırdı ki, ne oluyor diye çıkıp baktım. Open Subtitles و هذا الرجل صاح بصوت عال و أنا خرجت لأتفقد الأمر
    Bu evden dışarı çıkıp, dışarıda erkek arkadaşımla takılmak için bekleyemiyorum. Open Subtitles لا استطيع الانتظار للخروج من هذا البيت الخروج والاستمتاع مع صديقي
    Her ne düşünürsen düşün, ben burdan çıkıp gideceğim ama sen asla. Open Subtitles مهما كان ما تفكّر به سأخرج من هنا وأنت لن تخرج أبداً
    çıkıp geldiğinde büyük, mutlu bir kavuşma anı. TED عندما تظهر. فإنه اجتماع كبير تنبثق منه السعادة.
    Eminim o tuhaf genç ortaya çıkıp sana kur yapmayı deneyecektir. Open Subtitles أفترض أن شاب غير مألوف سوف يظهر الآن ويحاول إغوائك
    Merak etme sen, harika görünmeni sağlamadan bu kapıdan çıkıp gitmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لا تقلق لن أدعك تخرج من هنا إلا و أنت في أحسن صورة
    O zaman dışarı çıkıp kendini pompalı tüfekle vurup ikiye böl sonra da tekrar birleştirmeye çalış, bakalım nasıl olacak. Open Subtitles لم لا تخرج من هنا وتحصل لنفسك على قطع من النصف من شظية مسدس قاذف كي نعاود الرفقة ثانيةَ ؟
    Neden birkaç saatliğine dışarı çıkıp dışarıdan bir şeyler getirmiyorum? Open Subtitles لما لا أخرج لبضع ساعات و أحضر لنا طعاماً جاهزاً
    Burdan çıkıp, kız kardeşimi arayamazsam çok büyük bir hata yapacak. Open Subtitles إذا لم أخرج من هنا حالا وأحذّرها، اختي سترتكب خطأً كبيرًا.
    Ağaçların arasından çıkıp bana silah doğrulttu. Başka şansım yoktu. Open Subtitles خرج من الأشجار يلوح بندقية، لم يكن لدي أي خيار.
    Bir şeyin ormandan çıkıp kocasını alıp sürükleyerek götürdüğünü söyledi. Open Subtitles قالت بأن شيئا خرج من الغابة، أخذ زوجها، وجره بعيدا.
    Bu yüzden hücremden çıkıp çatıya gidiyorum, ve bilerek alarmı çalıştırıyorum. Open Subtitles لذا، خرجت من زنزانتي وذهبت لسطح السجن وبحذر شديد أطلقت الإنذار
    - Üzülmemiştin ki. Arkana bile bakmadan, şu kapıdan çıkıp gittin. Open Subtitles أنت لم تكن آسفاً أنت خرجت من الباب و لم تعد
    Yarım saat içinde buradan çıkıp gideceğime seviniyordum en azından. Open Subtitles على أقلّه كنتُ متطلّعة للخروج من هنا في النصف الساعةالقادمة،
    Sonra o kapıdan bir daha dönmemek üzere çıkıp gideceğim. Open Subtitles ، و سأخرج من هذا المنزل و لن أعود مجدداً
    Eğer kitabın iyi olmasını istiyorsan, ortaya çıkıp üzerine düşeni yapmalısın. TED لذا إن كنت ترغب في تحسينه، عندها يجب أن تظهر وتفعل ما عليك من الإتفاق.
    Başkan televizyona çıkıp vaatlerde bulunuyor, Tanrı aşkına. Open Subtitles لدي الرئيس يظهر على التلفزيون النتائج الواعدة لأجل السيد المسيح
    5 dakika sonra gündüz bölgesinden çıkıp, görsel teması kaybedeceğiz. Open Subtitles خمس دقائق قبل أن نخرج من الجانب المظلم ونفقد الرؤيه
    Kendi dışıma çıkıp kendime baktığımda, anlarsın ya kendimi görüyorum. Open Subtitles .. عندما خطوة للخارج مثل عندما أنظر لنفسي و أرى
    Bütün gün saçma oyunlar oynayacağına çıkıp bir erkek arkadaş arıyor olman lazım. Open Subtitles صديق عن بحثاً تخرجي أن يجب ألعاب ممارسة من بدلاً يوم كل غبية
    Korumalardan biriyle ilgilenmeni istiyorum... ben de yapının tepesine çıkıp... sniper'ı halledeceğim. Open Subtitles لابد أن تقتل أحد الحراس حتى أتمكن من الصعود إلى أعلى المبنى
    Tepeye çıkıp inen bütün o cipleri ve kamyonları gördün mü? Open Subtitles هل ترى عربات الجيب وسيارات النقل هناك تصعد وتنزل من التله
    Pekâlâ, kapaktan çıkıp kabloyla yukarı tırmanacağız. Mükemmel bir fikre mi benziyor ne? Open Subtitles حسناً، سنخرج من هذه الفتحة ونتسلق الكابل هل تبدو فكرة عبقرية أم ماذا؟
    - Dışarı çıkıp yıldızları sayabiliriz. - Geceleri bunu mu yaparsınız? Open Subtitles لنذهب خارجاً ونحصي عدد النجوم اهاذا ما تفعليه في الليل ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus