Yani, yaratıcı yaklaşımınla kitaplarını satmak için onlarla iç içe çalışacaksın. | Open Subtitles | لذا ستعمل مباشرة مع أولئك المؤلفين لتأتي بطريقة مبدعة لبيع كتبهم. |
- Biliyorum, sen hep çalışacaksın ama uçağa binmek istiyorum. | Open Subtitles | أعرف بانك ستعمل طوال الوقت, لكن أريد ان أركب الطائرة |
Senden parayı istemeyeceğim ama benim için çalışacaksın, öyle değil mi? | Open Subtitles | لن أطلب منك أن تعيد النقود لكن ستعمل لصالحي, أليس كذلك؟ |
Yüksek Almanca konuşuyorsun Onunla yalnız çalışacaksın. | Open Subtitles | تتحدثين الألمانية بطلاقة ستعملين معه،وتبقين معه وحدكما لبعض الوقت |
Kurumda analist olarak çalışacaksın ve bize bilgi vereceksin. | Open Subtitles | تعملين لدي البنك كـ محللة وتقومين بتمرير المعلومات لنا |
Er ya da geç, beni yeniden öldürmeye çalışacaksın. Bakın, kanıtlayacağım. | Open Subtitles | عاجلاً أم آجلاً ستحاول قتلي من جديد ، راقبني ، سأثبت لك ذلك |
O kayışları gevşettikten iki saniye sonra tırnaklarını gözlerime batırıp kaçmaya çalışacaksın. | Open Subtitles | بعد ثانيتان من إرخاء هذه القيود الصغيرة ستحاولين خدش عيوني وتهربين |
Zaferimize dek burada yiyeceksin, uyuyacaksın ve çalışacaksın. | Open Subtitles | ، سوف تعمل الآن هنا، تأكل هنا تنام هنا حتى ننتصر |
Bir daha asla kovulmayacağına seni temin ederim. Ölene kadar burada çalışacaksın. | Open Subtitles | وأؤكد لك لن يتم طردك مجدداً، ستعمل هنا حتى مماتك ، حسناً؟ |
Kendini meşgul edecek şeyler bulacaksın ve bunu hayatın boyunca devam ettirmeye çalışacaksın. | Open Subtitles | وانت ستعمل على ان تكون دؤوبا في اشغال نفسك والمحافظة على هيكل حياتك |
Evet sana yemek, yatak ve kıyafet vereceğim ama bana ücretsiz çalışacaksın. | Open Subtitles | أجل،سأعطيكً طعاماَ وسأعطيك سريراً وسوف اعطيك ثياباً ولكنك ستعمل لدي بدون أجر |
Bana söyle, biraz daha çalışacaksın, daha çok çabalayacaksın, değil mi? Söz mü? | Open Subtitles | أخبرني، ستعمل بجد، وستبذل جهدا، أليس كذلك؟ |
Eee, ne yapacaksın şimdi? Yine Rolando'yla mı çalışacaksın? | Open Subtitles | كيف ستكسب رزقك هل ستعمل ثانية مع رولاندو؟ |
Bundan böyle benimle çalışacaksın. | Open Subtitles | أتظنني مغفّلا؟ ً من الآن وصاعداً ستعمل معي |
Yarından itibaren bizimle çalışacaksın, mutlu musun? | Open Subtitles | أنتِ ستعملين لصالحنا إبتداءً من الغد، مسروره؟ |
Tamam, yazarlarımızdan biriyle çalışacaksın. | Open Subtitles | حسناً، إنك ستعملين مع أحد طاقم كُتَّابنا |
Geç saatlere kadar çalışmak gerekirse, sen çalışacaksın. | Open Subtitles | ،لذا ، إن كان عليكِ العمل متأخراً ستعملين |
Burada çalışacaksın. Çoğunlukla telefonlara bakacaksın ve randevularımı düzenleyeceksin. | Open Subtitles | إنّكِ سوف تعملين هُنا، أغلب عملكِ هو تلقي الإتصالات و تحديد موعد الزيارات. |
Yeni bir cinayet ekibiyle çalışacaksın. | Open Subtitles | و سوف تعملين مع فريق تحقيقات جنائية جديد. |
İkinci eşinde o hataları telafi etmeye çalışacaksın.. | Open Subtitles | ولكن مع زوجتك الثانيه ستحاول تصحيح هذه الأخطاء |
Yani, Murray'la konuşarak mı irtibat kurmaya çalışacaksın? | Open Subtitles | اذا ستحاولين الاتصال مع موراي من خلال التكلم؟ |
Girmek için bir siville çalışacaksın. Sivil mi? | Open Subtitles | سوف تعمل مع شخص مدنى لتأمين المدخل مدنى؟ |
Maalesef tüm gece çalışacaksın! Benimle görüştüğün için teşekkürler Johnny. | Open Subtitles | لسوء الحظ يجب أن تعملي طوال الليل |
Yakınlarda, çalışacaksın ya da okula gideceksin. | Open Subtitles | حيال ذلك أما أن تعمل أو تذهب إلى المدرسة |
Olamaz! Sen de mi ders çalışacaksın? | Open Subtitles | هل ستدرس انت ايضاً ؟ |
Fıstık ve şekerler için mi çalışacaksın? | Open Subtitles | لتعمل بين الفاصوليا وجيلى الفستق؟ |
Birkaç gün burada oturup... çaresizce birilerinin dikkatini çekmeye çalışacaksın. | Open Subtitles | انت تجلس هنا عدة ايام وتحاول بأستماتة ان تجذب الأنتباه |
Eisenhower'ı unutabilirsin, bana çalışacaksın. -Tamam mı? | Open Subtitles | لم تعد تتجسس لصالح "آيزنهـاور" بعد الآن فأنت تعمل لى |
O zaman sahne de benimle çalışacaksın. | Open Subtitles | إذاً، سيكون عليك العمل معي على خشبة المسرح |
Onu iyice incelemek istiyorsan bizimle beraber çalışacaksın. | Open Subtitles | إذا كنت تود ألقاء نظرة عليها جيّدًا، لا بد أن نعمل معًا. |