Evet, daha çok çalmayı isterdim, ama yaşamak için hayallerinden vazgeçmelisin. | Open Subtitles | أجل .. أود العزف أكثر لكن عليك ترك حلمك لأجل البقاء |
Sağır ama koklear implant aldıktan sonra piyano çalmayı öğredi. | TED | هو أصم، وتعلم العزف على البيانو وقال أنه خضع لزراعة قوقعة |
Koklear implant edindikten kısa bir süre sonra piyano çalmayı öğrendim. | TED | وبعد فترة ليست بالطويلة حصلت على قوقعتي المزروعة، وبدأت أتعلم العزف على البيانو. |
Müzik öğretmeni olarak yaptığım gezimde, birçok kadının bateri çalmayı gerçekten istediğini fark ettim, bununla birlikte korkuyorlar da. | TED | في رحلتي كمعلمة للنقر علي أدوات النقر أدركت أن العديد من النساء في الواقع تردن عزف الطبول لكن في نفس الوقت يخفن منه |
Kapı çalmayı hiç duymadınız mı? | Open Subtitles | ألم تسمعوا عن طرق الباب قبل الدخول أبداً ؟ |
Ve Golitsyn yarın geceki davet esnasında kalan kısmı elçilikten çalmayı planlıyor. | Open Subtitles | يخطط جوليتسن لسرقة هذا النصف من السفارة خلال حفل الاستقبال غدا بالسفارة |
çalmayı bırak diye seni şoför yaptım. | Open Subtitles | يا تشيستر , الذي جعلني أعينك سائقا لي هو إبعادك عن السرقة |
Bu sadece ritmi dinlemek ve öğrenmek için değil, aynı zamanda bir grupta müzik çalmayı ve müzik hafızasını geliştirmek için de çok iyi bir tecrübe. | TED | انها تجربة حقيقية ، ليس فقط لتعلم كيفية العزف والاستماع للايقاعات لكن لتدريب ذاكرتك الموسيقية والعزف في مجموعة |
Gençlik dönemlerinde piyano çalmayı öğrendi ve bir şekilde enstrümanı çalma yeteneğini güçlendirdi: çok hızlı neredeyse perküsyon gibi. | TED | عندما كان يافعََا، تعلّم العزف على البيانو وطوّر طريقة جديدة من نوعها في العزف على آلته: بشكلٍ سريع وشبيهٍ بإيقاع. |
Ve sen bunu çalmayı öğrenince, harika şeyler olacak. | Open Subtitles | وعندما تتعلم العزف عليه سوف يفعل أشياء مدهشة. |
Çıkan ses aynı, ama o çalmayı biliyordu. Artık çalamayacak. | Open Subtitles | كان صوته رديئا لكنه كان يجيد العزف ، لن يعزف بعد الآن |
Ben konuşmağa çalışırken lütfen çalmayı durdurur musunuz? | Open Subtitles | هلا توقف العزف قليلاً أحاول أن أتحدث هنا |
Devam edemeyeceğim. Bırakın, çalmayı keseyim. | Open Subtitles | لا أستطيع الأستمرار اسمح لي أن أتوقف عن العزف |
Aynaya bakıyorum ve kahverengi gözlerimin nereden geldiğini merak ediyorum veya burnumun neden hafifçe kalkık olduğunu veya neden gitar çalmayı çok sevdiğimi ya da günde 3 tane gofret yesem de neden 1 gram bile almadığımı. | Open Subtitles | أنظر إلى المرآة, و اتسائل من أين أتت عينايْ البُنيتان, أو لماذا أنفي يرتفع قليلاً في النهاية, أو لماذا أحب عزف الغيتار, |
Hep gitar çalmayı öğrenmek istemişimdir. - Ben de. | Open Subtitles | أتعرفين , أردت دوماً أن أتعلم عزف الجيتار |
- Kapıyı çalmayı deneyebilirsin. - Doğru. | Open Subtitles | يُمكنك أن تُحاوٍل طرق الباب دائِماً هذا صحيح |
Ve benim düşünceme göre, bu Simms Kırım altınını çalmayı planlıyor olabilir mi? | Open Subtitles | هذا ما حدث، هل من الممكن أن يكون سيمز هذا يخطط لسرقة ذهب كريميا |
Demek istediğim, ona çalmayı ben öğrettim. | Open Subtitles | انا اعني بانني انا الشخص الذي علمه السرقة |
Ben de piyano çalmak isterdim ama, herkes piyano çalmayı istiyor. | Open Subtitles | أريد أن أعزف على البيانو، لكن العديد من أقراني يعزفون عليها، |
Her alanı kontrol eder ve telefonu bulduğunda, çalmayı bitirir. | Open Subtitles | تفحص كل منطقة و عندما تجد الهاتف تتوقف عن الرنين |
Eğer, ismi şu anda aklıma gelmeyen hayatımın aşkının üzerine konmayı ve çalmayı düşünüyorsan, yanılıyorsun. | Open Subtitles | ولكن إن كنتَ تظن أنكَ ستقوم بسرقة حب حياتي مني والتي نسيت أسمها الآن فإنكَ مخطئ |
Muhtemelen bizim işimize yaramaz. Onlardan çalmayı düşündüğümüzü varsayarsak. | Open Subtitles | و ربما لن يعمل معنا هذا بإفتراض تفكيرنا فى سرقته |
Tarafsız düşünürsek, sen de hazineyi bizsiz çalmayı düşündüğünü söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | حسناً ، لنكن عادلين لقد قلت انكِ تخططين لسرقته بدوننا ، صحيح؟ |
Kamplarda daima gitarı olan ve çalmayı hiç bilmeyen biri de olur. | Open Subtitles | هناك دائما الرجل الذي يعزف الغيتار و الذي لا يعرف كيف يعزف |
Soruşturma derken ofisime zorla girip hasta kayıtlarını çalmayı kastediyorsunuz. | Open Subtitles | ، عن طريق التحقيق تقصد إقتحام مكتبي وسرقة سجلات المرضى |
Sana kapı çalmayı öğretmediler mi hiç? | Open Subtitles | ألم تتعلـَّم أنك قبل أن تدخل الحمام، يجب أن تطرق الباب؟ |
Lisedeki gibi olacak. Odama girmeden kapıyı çalmayı öğrenmen gibi. | Open Subtitles | مثل ماكان في الثانويه كان عليكِ تعلم قرع الباب قبل أن تدخلي غرفتي |
Geleneksel tarzda çalmayı kabul etmek istemediği için hiç iş bulamıyormuş. | Open Subtitles | لم يعثر على وظيفة لأنه لم يرغب بذلك , لم يكن يرغب بالتكيّـف مع النمط التقليدي للعزف |