Aynı adam, aynı sarhoş noel baba, yani binanın çatısında konuştuğum adam. | Open Subtitles | نفس الشخص، بابا نويل السكران الشخص الذي تكلمت معه على سطح المبنى |
". Yine de, iki saat sonra kendinizi manastırın çatısında bulursunuz -- çamura batmış şekilde, kan ter içinde. | TED | ولكن ورغم هذا الكلام .. وبعد ساعتين تجد نفسك تقف على سطح هذا الدير .. والوحل يغطي جسدك .. والندوب .. والارهاق |
Port-au-Prince şehir merkezinde Adalet Bakanlığı'nın çatısında durduğumu hatırlıyorum. | TED | أتذكر الوقوف على سطح وزارة العدل في وسط مدينة بورت أو برنس. |
Bir kulübede adam varmış ve çatısında bir delik varmış ve yağmur yağıyormuş. | Open Subtitles | كان يوجد شخص لديه كابينه وكان فى سقف الكابينه ثقب وكان الجو يمطر |
Çadırın çatısında birbirine bağlı iki kayak batonu görebilirsiniz. | TED | يمكنك أن ترى عصاتي تزلج خارج سقف الخيمة. |
Ve sonra, cuma gecesi, Yale Hukuk Fakültesi'nin çatısında şarkı söylemeye başladım, sessiz de değildim hani. | TED | ومن ثم، في وقت متأخر من ليلة الجمعة، على سطح كلية الحقوق في جامعة ييل، بدأت بالغناء، وليس بهدوء |
Bu yüzden artık evlerin çatısında bulunan güneş pillerini bir İnternet alıcısı olarak kullanmaya başlayabiliriz. Bu, bir tepedeki ışıktan ya da bir sokak lambasından olabilir. | TED | ولذلك هذا ممكن ان تستخدم خلايا شمسية على سطح الكوخ لتعمل كجهاز استقبال للنطاق العريض من خلال محطة ليزر فوق هضبة مرتفعة او بالاحرى عمود اضاءة |
Bunu yazmıştım, sanki bir adam penceresinden evinin çatısında ne olduğunu görmeye çalışıyor gibiydi. | Open Subtitles | 'لقد كتبت حول هذا الموضوع ، وكأنه رجل يطل برأسه من نافذة منزله 'يحاول أن يرى اذا كان هناك شيء على سطح منزله. ' |
Hava Altı, şüpheliler eski Broadway Binası'nın çatısında. | Open Subtitles | المشتبه بهم على سطح بناية بروداوي القديمة |
Ekranda da görmüş olduğunuz üzere, üzerlerinde siyah kıyafetler bulunan bomba imha ekibi, binanın çatısında ilerliyor. | Open Subtitles | يعدون طريقهم الى سطح المبنى وهناك الرجال يتحركون بملابس سوداء |
Ayrıca bir diğer gördüğüm şey de evin çatısında, evin içinden daha çok vakit geçirdiğin. | Open Subtitles | أنت أيضاً الشخص الوحيد الذي رأيته يقضي على سطح منزله وقتاً أكثر من منزله الحقيقي |
O şimşekli fırtınada belediye binasının çatısında mahsur kaldığımız zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر الوقت الذي انحصرنا فيه كلنا فوق سطح دار البلدية؟ |
Baban dün Metropolitan binasının çatısında öldürüldü. | Open Subtitles | والدك قُتِل مساء امس فوق سطح بنايه بالعاصمه |
Baban dün Metropolitan binasının çatısında öldürüldü. | Open Subtitles | والدك قُتِل مساء امس فوق سطح بنايه بالعاصمه اسفه |
Benim sınıfımdan bir çocuk olmalı, çünkü sadece onlar Rakun'un Walgreens'in çatısında olacağını biliyorlardı. | Open Subtitles | يجب أن يكون واحدا من الرفاق في صفي لأنهم الوحيدين الذين يعرفون الراكون 'سيكون على سطح 'وولغرينز. |
Burada, yalıtılmış bir şekilde Afrika'nın çatısında, ...en nadir avcılardan biri yaşar, | Open Subtitles | معزول هنا على سطح أفريقيا واحد من أندر الصيادين في العالم |
Kiremitlerden kaydı ama sarayın çatısında bulunan parmaklıklardan birini tutarak kurtuldu. | Open Subtitles | لقد إنزلق على البلاط ولكنه أنقذ نفسه بالإمساك بالدرابزين على سطح القلعة |
Yüksek bir binanın çatısında yatan sakallı bir adam vardı. | Open Subtitles | لقد كـان يتّكئ على إنحدار سقف بنـاية عـالية |
Eski evimizin çatısında yıldızlara bakarken ne kadar mutlu olduğumu hatırlıyorum. | Open Subtitles | أذكر أننى كنت سعيداً جداً على سقف منزلنا القديم... َ ـ... |
Doğu kanadı çatısında adam istiyorum. | Open Subtitles | أَحتاج الرجال بالأعلى على سقف الجانب الشرقي |
Geçen yıl siz Michael Norfleet'in çatısında çalışmış mıydınız? | Open Subtitles | هل قمتم بتصليح سقف مايكل نورفليت السنة الماضية؟ |
Soğuk olduğunda, evlerimizin önünde veya çatısında ateş yakarız. | TED | وعندما يكون الجو بارداً نقوم بإشعال النار أمام أو على أسطح منازلنا. |