"öğretmişti" - Traduction Turc en Arabe

    • علمني
        
    • علمتني
        
    • علّمني
        
    • علّمتني
        
    • وعلمني
        
    • يعلمني
        
    • بتعليمي
        
    • علّم
        
    • علمتنى
        
    • علمنى
        
    • علّمتنا
        
    Biri bana saha çalışmasında anında karar vermenin çok önemli olduğunu öğretmişti. Open Subtitles لقد علمني أُستاذي أن سرعة التصرف هو مفتاح النجاح في عملنا الميداني
    Buraya ilk geldiğimde bana Fransızca öğretmişti, ben de ona İngilizce öğretmiştim. Open Subtitles لقد علمني اللغة الفرنسية عندما أتيت إلى هنا وأنا علمته اللغة الانجليزية
    Briç oynamayı öğretmişti. Open Subtitles لقد علمتني كيف ألعب لعبة البريدج و علمتني بعض خطوات التانجو الراقية
    Kardeşim bu şifreyi bana 15 yıl önce öğretmişti. Nasıl öğrendiğini bilmiyordum. Open Subtitles أخي علّمني هذه الشفرة منذ 15 عامًا لم أعرف قطّ أين تعلّمها.
    O küçük kız bana nasıl tampon kullanacağımı öğretmişti. Open Subtitles تلك الطفلة علّمتني كيفية استعمال الخواتم المطاطية.
    Bunu yaparsınız çünkü 27 yıl önce bir hava kuvvetleri astsubayı bunu bana öğretmişti. TED وانا اقوم بهذا لانه منذ 27 عاماً علمني ضابط قوات مجوقلة ان اقوم بذلك
    Fark ettim ki, bütün o titremeler, aslında bana bir şey öğretmişti: Hayatta, mutluluğa giden kısa yol yok. TED وأدركت أن كل هذا الارتجاف قد علمني شيئًا: في الحياة، لا توجد طريقة مختصرة للمتعة.
    Büyük babam bana gördüğüm tüm yüzlere dikkat etmeyi ve onları merak etmeyi seçebileceğimi öğretmişti. TED علمني جدي أنني أستطيع اختيار رؤية كل الوجوه التي أُقابلها وأتساءل عنهم.
    En son bu kadar mutlu olduğumda Noel zamanıydı, yedi yaşındaydım ve babam bana kardan melek yapmayı öğretmişti. Open Subtitles في الحقيقة ، لم أكن بهذه السعادة منذ عيد الميلاد عندما كنت بسن السابعة عندما والدي علمني طريقة صنع ملاك من الثلج
    Evet. 13 yaşımdayken bana ilaçlama uçağıyla uçmayı öğretmişti. Open Subtitles ..نعم . تقول الرجل الذي علمني , ان اطير بطائرة رش المبيدات عنما كنت في الثالثة عشر
    Bana ayrıca bir birayı bir dikişte nasıl bitireceğimi de öğretmişti. Open Subtitles علمني أيضاً كيف أحتسي الجعة في جرعة واحدة
    Bunun için minnettardım, çünkü karım bana yeniden hissedebilmeyi öğretmişti, hissettiğim şey acı olsa bile. Open Subtitles كنت شاكراً لزوجتي أنها علمتني كيف أشعر من جديد حتى ولو كان ذلك الشعور هو الألم
    Annem bana, ne olursa olsun sadık kalmayı öğretmişti. Open Subtitles والدتي علمتني أن أكون مخلصا دوما، مهما حدث
    Bana barışa giden yolun tepkiden değil etkiden geçtiğini öğretmişti. Open Subtitles علمتني الطريق الناجح الي السلام المبني علي سياسه الفعل و ليس رد الفعل
    Babam bana bunu park alanında nasıl sürüleceğini öğretmişti, Open Subtitles أبّي علّمني كيفية قيادتها في موقف سيارات مركز التسوّق
    Bu şarkıyı babam öğretmişti bana, ayrıca bolca parlak hediye vermişti. Open Subtitles أبّي علّمني تلك الأغنية. أعطاني الكثير من الهدايا المُشرقة.
    Bana bunu deden öğretmişti; şimdi de ben sana öğretiyorum. Open Subtitles جدّي هو من علّمني هذا، وأنا أعلمك إيّاه بدوري.
    Bana dans etmeyi öğretmişti. Open Subtitles علّمتني كيف أرقص في الغرفة الأمامية.
    Babam da bana mızıka çalmayı öğretmişti. Open Subtitles وعلمني جدي العزف على الهارمونيكا، إستمعي.
    Semt köpeği bana burada nasıl hayatta kalınacağını öğretmişti. Open Subtitles لوك دوغ كان يريد ان يعلمني كيف اعيش في الحي
    Zor bir servisti. Bana şampiyonlardan biri öğretmişti. Open Subtitles أنه صعب أحد أبطال لعبة قام بتعليمي ذلك
    Yani, baban Andy'ye de çalmasını öğretmişti? Open Subtitles وعلمت عندها ان والدك علّم اندي العزف ايضاً
    İçi pamukla dolu olan bir oyuncak bana bir yerlerde ancak bir çocuk tarafından sevilirsem hayatın yaşamaya değer olacağını öğretmişti. Open Subtitles اخبرنى ذات مرة فى مكان ما علمتنى دمية محشوة حكمة ان الحياة جميلة امامك اذا كنت محبوبا من طفل
    Bana, dostlarımla samimi olmamı, Ama düşmanlarımla daha samimi olmam gerektiğini öğretmişti. Open Subtitles علمنى هذة الحكمة " ابق أصدقائك بقربك و أعدائك على مقربة أكثر"
    Rusya'da bir deyim vardır, bize annemiz öğretmişti. Open Subtitles هناك مثل في "روسيا" علّمتنا أمّنا إياه.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus