Gün gibi ortada, çocuğu öldürmeleri gerekmiyordu. | Open Subtitles | هذا واضح كالنهار ما وجب أن يقتلوا الغلام |
Hayatlarında iyi bir şey olsun isteyen insanların ebeveynlerini öldürmeleri gerektiğini düşündük o kadar. | Open Subtitles | فكرنا أن على الناس أن يقتلوا آبائهم ان ارادوا أن ينتجوا أمراً جيداً في حياتهم |
Bu kadar çok insanın kullanmakta olduğu gelişmiş teknolojileri görünce, hükümetlerin yalan söyleyemeyeceğine inanıyorsunuz, çalmaları daha zor olacak ve büyük ihtimalle öldürmeleri de zorlaşacak sanıyorsunuz. | TED | نحن نؤمن أنه حينما تتاح لنا هذه التكنولوجيا فإنها يمكن أن تُصعب كثيرا على الحكومات الكذب سوف يكون من الصعب عليهم أن يسرقوا و في الغالب سوف يكون من الصعب عليهم أن يقتلوا |
Bir sonraki olay, aynı şekilde saldırıp onu öldürmeleri olabilir. | Open Subtitles | في الحادث التالي.يمكنهم فقط بالمثل أن ينقلبوا عليه و يقتلوه |
Borcu hala kapanmamışken onu öldürmeleri bir hayli ilginç. Bir de cesedi kendi bölgelerinde bırakmışlar. | Open Subtitles | لمن الغريب أن يقتلوه وعليه ديْن كبير لهم ثمّ يتركون جثّته في منطقتهم. |
Bunun için birbirlerini öldürmeleri gerekmez. | Open Subtitles | . يتركون المال لبعضهم أهذا سبب ليقتلوا بعضهم |
Onları, beni öldürmeleri için tahrik etmeye çalışırdım. | Open Subtitles | لقد كنت أسلي نفسي من خلال تحريضهم على قتلي |
Bizi öldürmeleri için bir gemi dolusu adam kiraladı. Sahte bir uçak kazası düzenledi. | Open Subtitles | فقد وظّف ملء سفينة من الأشخاص لقتلنا جميعاً، وزيّف تحطّم طائرة |
Ve o bazıları 6 yaşında olan çocuklara, toplumun onları istemediklerini, ailelerinin asla bozuk çocuk istemediklerini ve kendilerini öldürmeleri gerektiğini söylüyorlardı. | TED | وكانوا يقولون لهؤلاء الأطفال، وبعضهم يبلغ عمره ست سنوات، أن المجتمع لا يريد وجودهم. وأن آباءهم لا يريدون أطفالًا معيبين، لذلك يجب عليهم أن يقتلوا أنفسهم. |
Onları hasta eden hamamböceklerini öldürmeleri için. | Open Subtitles | يقتلوا الصراصير الذين يجعلوهم مرضي |
Daha kaç kardeşini öldürmeleri gerekecek? | Open Subtitles | كم يجب أن يقتلوا من إخوتك وأخواتك؟ |
Daha kaç kardeşini öldürmeleri gerekecek? | Open Subtitles | كم يجب أن يقتلوا من إخوتك وأخواتك؟ |
Birbirlerini öldürmeleri gerçekten bizim problemimiz değil. | Open Subtitles | لمّا يقتلوا بعضهم، فما هذه بمشكلتنا. |
birbirlerini öldürmeleri için hileler mi yapacaksın? | Open Subtitles | تخدعهم كي يقتلوا بعضهم؟ |
Ve tabii çocuğu öldürmeleri gerekecek. | Open Subtitles | و يتحتمّ عليهم حينها أنّ يقتلوه. |
Onu öldürmeleri için yolladım onları. | Open Subtitles | -لقد أرسلتهم كي يقتلوه |
Sevgilinin annesini öldürmeleri için adamlar yolladı. | Open Subtitles | أرسل رجالاً إلى هناك ليقتلوا والدة أميرك |
Çocukların üstüne bomba bağlayıp masum sivilleri öldürmeleri için gönderiyorsunuz. | Open Subtitles | إنكم تربطون القنابل على أطفال أبرياء ليقتلوا المزيد من المدنيين الأبرياء. |
Varlıklı insanları, bu gecekondulara gelip de, zavallı çocukların birbirlerini öldürmeleri üzerine bahis yapmaları nefes kesici. | Open Subtitles | من المثير للأثرياء أن يأتوا إلى الأحياء الفقيرة ويراهنون على أولاد فقراء ليقتلوا بعضهم الآخر |
Beni öldürmeleri mümkün olsaydı, seni temin ederim, bunu çoktan yaparlardı. | Open Subtitles | , حسناً , لو من الممكن قتلي لكانوا فعلوا هذا , أؤكد لك هذا |
Böyle bir şeyi daha önce de yaşamıştım. Bu sefer beni öldürmeleri gerekecek. | Open Subtitles | لقد مررت بهذا من قبل هذه المرة، عليهم قتلي |
Bizi öldürmeleri için yeteri kadar zamanları var yani. | Open Subtitles | يجب أن يكون هذا كافياً لهم لقتلنا |