"üstünü" - Traduction Turc en Arabe

• ملابسك
• ملابسكِ
• ملابسها
• قميصك
• ثيابك
• ملابسه
• الباقي
• قميصه
• العلوي
• ملابسكَ
• الباقى
• فتش
• فكة
• غطى
• على باقي

Peki, sende Süpermen gibi üstünü telefon kulübesinde mi değiştiriyorsun?
هل تقوم بتغيير ملابسك في كشك الهاتف مثل سوبرمان؟ ؟

Biraz ileri gittiğim için özür dilerim ama, üstünü çıkarmak zorundasın.
لذا إغفرى لي صراحتى و لكننى سأطلب منك أن تخلعى ملابسك

Seninle konuşabilmek için ve iç çamaşırlarının üstünü görebilmek için arkana oturmuştum.
أجلس وراءك لأستطيع التحدث معكِ ومحاولة رؤية الجزء الأعلى من ملابسك الداخلية

Neden yukarı gidip üstünü değiştirmiyorsun, sonrada senle ben gizlice sıvışırız.
لذا، لمَ لا تذهبين للطابق العلوي وتبدلين ملابسكِ ونخرج أنا وأنتِ؟

Demek buraya üstünü degismek için geldi ve sonra yine çikti.
إذن أتت هنا لتبدل ملابسها ثم خرجت مجدداً السؤال هو، أين؟

Sen yediklerine sadece üstünü çıkarman gerekeceğinden korkunca dikkat edersin.
تحذر مما تأكل عندما تصبح خائف إذا اضطررت لخلع قميصك

Daha üstünü değişmemişsin. Bunun için sana bolca zaman tanıdığımı...
ألاحظ أنك لم تبدلى ثيابك للأن أظن أننى تركت لك الكثير من الوقت لذلك

Vay canına, Maggie, inanılmaz görünüyorsun. Yani, tuvalette üstünü değişen biri için.
ماغي , أنت تبدين جميلة أعني لشخص يغير ملابسه في مكان عام

Nezaketiniz için teşekkürler ama buna iznimiz yok. Para üstünü alın.
شكرا للطفك لكنّ هذا غير مسموح لنا به رجاء خذ الباقي

Git üstünü değiş. Tahliye şartlarını açıklayacağım. Gel buraya.
أذهب لتبديل ملابسك ، وسأوضح لك شروط الأفراج عنك تعال هنا

üstünü değiştirmelisin. Birazdan gelirler.
. من الأفضل أن ترتدي ملابسك سيحضرون عما قريب

Akşamları da aynı şekilde, önce makinaya sok. üstünü sonra değiştir ve dakik ol.
ونفس الشيء في المساء عندما تغادرين، تثقبينها أولا، ثم تغيرين ملابسك وكوني دقيقة

Elbise odasına gidiyoruz, üstünü değiştirebilirsin.
سنذهب إلى جناح الضباط حيث يمكنك تغير ملابسك

- Tamam, Brandon, üstünü değiştir. Babanı bekletme. - Peki!
هيا بدل ملابسك يا براندون لا تترك أبيك ينتظر

Acele et, üstünü değiş. İlk sen orada olacaksın.
هيا بسرعة إلبسِ ملابسك أنتِ ستكونِ أول واحدة هناك

Görünüşe göre listedeki Max James'le aynı. İlk önce üstünü değiştirsen iyi olur.
أنّه نفس الشخص قد ترغبين في تبديل ملابسكِ أوّلاً

Git üstünü değiştir. Lily'e gideceğimizi söyleyeceğim.
،حسنٌ ، بدلي ملابسكِ سأخبر ليلي أننا سنغادر

üstünü değiştirmesi günlerce burada olacağız demek. Bir onura erişeceksiniz.
إن تبديل ملابسها يعنى أننا سنبقى هنا لأيام ، لقد منحتم الشرف

Sonra bir Türk daha öldür, üstünü değiştir, terli terli hasta olursun.
ثم إقتل شخص تركي آخر, بعدها قم بتغيير قميصك, لانك إذا أصبحت مبللاً ستصاب بالبرد

üstünü giyinip, Şerif Stark'la gitmeni istiyorum.
أريدك أن ترتدي ثيابك وتذهب مع الرئيس ستارك

Bölüm Çeviri: filarete / Yeppudaa Çevirmen Adayı üstünü değiştirip dışarı gelmesini söylemiştim.
. لقد قلت له أن يغير ملابسه و يخرج أين ذهب حقا ؟

Para üstünü bir ara annem için geri geldiğinde verirsin, anlaştık mı?
حسنا، تعرف ماذا؟ أعطني الباقي عندما تعود لأمي في وقت ما، حسناً؟

Ben senin gibi değilim! Bir erkek üstünü çıkarınca heyecanlanmıyorum.
انا لست مثلك لا أفقد عقلي كل مرة ارى فيها صبي بدون قميصه

üstünü başını yıkamaya
لغَسْل وتَنظيف ملابسكَ

Pacha, dün paranın üstünü unuttun.
ياباتشا لقد نسيت الباقى بالأمس

Şu adamın üstünü bir ara sen.
إسمع كلامى و فتش ذلك الوغد

Şunun üstünü alayım Teşekkürler
أيمكنني الحصول على فكة لهذه؟ أيمكنني الحصول على فكة لهذه؟ شكراً

Buradaki kapının üstünü betonla kaplayan kişinin iyi bir nedeni olabilir.
آياً يكن من غطى هذا الباب ربما يكون لديه سبب جيد

Eğer borçtan bahsediyorsak, paramın üstünü bekliyorum!
إن كنا نتكلم عن الدين فأنا أنتظر الحصول على باقي المال