Eğer Adam katilse başka bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | آدم هو مطلق النار، ونحن بحاجة إلى شيء آخر. |
Sadece yeşil biberden daha güçlü bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن فقط بحاجة الى شيء أقوى من الفلفل الحار الأخضر. |
Onlardaki şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن لا نحتاجهم. لكننا نحتاج ما لديهم |
Bunu hissedeceğiz, Ike. O salonda bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | سنشعر بذلك, آيك نحتاج الى شئ ما فى هذه الغرفة |
Gerçek bir şeye ihtiyacımız var, mahkemeye sunabileceğimiz bir şeye. | Open Subtitles | نحن نحتاج شيئا حقيقيا شيئ نستطيع اخذه للمحكمة |
Görsel ve eğlenceli bir şeye ihtiyacımız var. Bir süre ilerliyoruz. Bu bir yolculuk. | Open Subtitles | نريد شيء مضحك و مفعم بالحيوية كانت الأمور جيدة , ونتقدم بالعمل |
Hayır, daha net, temiz bir şeye ihtiyacımız var, akılda kalıcı bir şey. | Open Subtitles | لا، نريد شيئاً واضحاً شيء نظيف شيء يثبت في رأسك. |
Buradan dışarı çıkacaksak dikkatlerini dağıtacak daha büyük bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لو أردنا الخروج من هنا سـ نحتاج الى تباين أكبر |
Eğer bir şeye ihtiyacımız olursa biz sizi ararız. | Open Subtitles | حسنـًا، سوف... سوفنتصلبك إذا إحتجنا إلى أي شـيء |
Bir şeye ihtiyacımız olursa arardık ama olmadı. | Open Subtitles | حسناً, كنا سنتصل بك إذا أحتجنا لأي شيء, لكننا لا نحتاج لذلك. |
Bir şeye ihtiyacımız olursa ararız. | Open Subtitles | سنتصل بك لو أردنا شيئاً |
Öyleyse bir zaman makinesi inşa etmek istediğimizde, iki şeye ihtiyacımız var demektir. | TED | فإذا كنا نريد بناء آلة الزمن، فنحن بحاجة إلى أمرين اثنين. |
Yani birlikte yaşadığımız makinelerden bazısıyla aramızda tercüman olmak için C3PO gibi bir şeye ihtiyacımız olacak. | TED | سنكون بحاجة لشيء مثل سِّي ثْرِي بِي أُوْ ليكون مترجما لنا وبعض الآلات الأخرى التي نعيش معها. |
Stacie Avida ile ilişkilendirecek bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى شيء نعرفه يصله ستاسي أفيدا. |
Sanırım biradan biraz daha güçlü bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أعتقد أننا بحاجة إلى شيء أقوى قليلا من البيرة |
Aslında öngörülerimden birini harekete geçirecek bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | بصراحة، نحن فقط بحاجة الى شيء لتفعيل واحدة من الرؤى التي عندي |
Eski ahırdan bir şeye ihtiyacımız var. Bir kontrolöre. | Open Subtitles | نحن بحاجة الى شيء من الحظيرة القديمة , وحدة التحكم |
Anca "bize ait olmayan şeye ihtiyacımız yok" diyorsun. | Open Subtitles | انت فقط تقول "لا نحتاج ما لا ينتَمي لنا" |
Bizim şeye ihtiyacımız var şimdi. | Open Subtitles | سوف نحتاج ما تسميه |
Bir şeye ihtiyacımız olursa diye numaranı aldık. | Open Subtitles | لدينا رقم هاتفك في حال كنا نحتاج الى شئ اخر |
Kırılmayacak veya çalınamayacak bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج شيئا غير قابل للكسر ولا للسرقة |
Şimdi, halkın birliktelik ruhunu artıracak bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | الآن, نريد شيء لرفع روح العامة أيضاً. |
Spinella'yı kötü adam yapacak bir şeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لا. نريد شيئاً يُصور سبينلاعلىأنهالشرير. |
Bir şeye ihtiyacımız olursa seni ararız. | Open Subtitles | لو أردنا شيئاً، سنتصل بك |
Başka bir şeye ihtiyacımız olursa sizi arayacağız. | Open Subtitles | سوف نتّصل بك لو إحتجنا إلى أي شيء آخر |
Bir şeye ihtiyacımız olursa haber veririz. | Open Subtitles | سنخبركم إن أحتجنا لأي شيء |
Daha özgeci bir toplum istiyorsak, iki şeye ihtiyacımız var: Bireysel değişim ve toplumsal değişim. | TED | إذا أردنا مجتمعاً يتصف بالإيثار أكثر، فنحن بحاجة لشيئين: للتغيير الفردي وللتغيير المجتمعي. |
İnsan ırkını bu gezegende hayatta tutmak için daha sürdürülebilir bir şeye ihtiyacımız var. | TED | نحن بحاجة لشيء أكثر كفاءة لحفظ الجنس البشري من الإنقراض على هذا الكوكب. |