"- benim için" - Traduction Turc en Arabe

    • بالنسبة لي
        
    • لأجلي
        
    • من أجلي
        
    • من دواعي
        
    • من أجلى
        
    • من اجلي
        
    • بالنسبه لي
        
    • بالنسبة لى
        
    • لأجلى
        
    • لي انا
        
    • بالنسبة إليّ
        
    • بالنسبه لى
        
    -Bunun yeni bir rezillik olduğunu söyleyebilirim. - Benim için değil. Open Subtitles أود أن أقول هذا هو مستوى منخفض جديد ليس بالنسبة لي
    - Benim için Isis'e dua et. - İlk fırsatta peşinden gelirim. Open Subtitles نصلي لإيزيس بالنسبة لي سأنضم إليك حالما أستطيع
    - Oxy* bebeğim. - Benim için mi? Gerçekten mi? Open Subtitles ـ اقراص أوكسجين,يا حبيبتي ـ لأجلي,حقـاً؟
    - Benim için aslında ona yakışan bir şey bakıyorsun. Open Subtitles أنت تبحث عن البدلة التي كانت ترتديها من أجلي
    - Yemek için teşekkürler Hal. - Benim için zevkti Rosie. Open Subtitles ــ شكرا للغداء يا هال ــ من دواعي سروري يا روزي
    - Benim için yapabileceğin bir tek şey var. - Ne olursa. Open Subtitles هناك شئ أرغب أن تقوم به من أجلى إطلب ما تشاء
    - Benim için hiç kimse senden daha sevimli olamaz. Open Subtitles بالنسبة لي أنت أجمل من أي شخص آخر في العالم اعلم اني كذلك
    - Onu öldürmen gerektiğini göstermez. - Benim için kolay bir işmiş gibi konuşma. Open Subtitles لا يعني هذا بأنكِ مضطرة لقتلها لا تتصرف وكأن هذا سهل بالنسبة لي
    - Ben daha çok canlı Derisini olacaktır. - Benim için değil bir seçenek. Open Subtitles أفضّل أن أنسلخ على قيد الحياة هذا ليس خياراً بالنسبة لي
    - Oh, bu çok bir şey değil. - Benim için çok. Open Subtitles إنه ليس مهماً كثيراً إنه كذلك بالنسبة لي
    - Benim için özelsin. O fotoğraf da özeldi. Bunun gibi değil. Open Subtitles أنت مميز عندي فتلك الصورة التي إلتقطناها معاً مميزة بالنسبة لي وليس كهذه
    - Benim için durum biraz vahim ve kabus gibi. Open Subtitles بالنسبة لي هذه الحالة هي كابوس ماص للدماء
    - Benim için. Çünkü parlak bir meslektaşımı ve iyi bir dostu kaybetmek istemiyorum. Open Subtitles لأجلي , لأني سأكره فقدان زميل وصديق رائع
    - Benim için bunu yapabilir misin? - Yalnızca neler olduğunu bana da söylersen. Open Subtitles ـ هل يمكنك فعل هذا لأجلي ـ فقط إذا أخبرتيني ما الذي يجري
    - Benim için yap. - Beni rahatsız edecek. Open Subtitles افعليه لأجلي يشعرني بعدم الارتياح
    - Benim için daha mutlu olamazdı. Open Subtitles وهذا شيئ سيئ لماذا؟ بالطبع اريدها ان تكون سعيده من أجلي
    - Benim için göndermen gereken bildiriden bahsediyorum. Open Subtitles أتحدث عن ذلك الالتماس الذي كان يفترض أن تقدمه من أجلي
    - Benim için mal almanı istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تشتري المخدرات من أجلي
    - Biliyorsun, her şey için. - Benim için zevkti. Open Subtitles ــ على الكتاب وكل شيئ ــ هذا من دواعي سروري
    - Benim için yapıyorsan... Open Subtitles إن كنت تفعل هذا من أجلى فقد أمطرت
    - Benim için geldiğine inanamıyorum. - Seni öldürmelerine izin vereceğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles لا اصدق بإنهم سيأتون من اجلي هل كنت تعتقد انهم ستركونك تموت ؟
    - Benim için çok erken... Open Subtitles 30 صباح ــ بالنسبه لي أنه مبكر ـ ـ ــ نعم, أنا أقصد ما اقول, إنه ـ ـ ـ
    Equus Burchelli Granti. - Benim için, onlar zebra. Open Subtitles الايكواس بورشلى جرانتى بالنسبة لى هى مجرد حمير وحشية
    - Benim için her şeyi yapmasını istemiyorum - lütfen. Open Subtitles انا لا اطلب منك ان تكتب لأجلى اوه من فضلك
    - Benim için mi? Open Subtitles لي انا ؟
    - Benim için de bu tarz şeyler geçiştirir. Open Subtitles والطبيعيّة بالنسبة إليّ شأن لا أهنأ به.
    - Benim için anlamsız değil. Open Subtitles .انها ليست غير مفهومه بالنسبه لى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus