"akçaağaç" - Traduction Turc en Arabe

    • القيقب
        
    • قيقب
        
    • قيقبِ
        
    Yani senin cinayet kurbanın, akçaağaç'tan yapılan bir şeyle vuruldu. Open Subtitles لذا على الأرجح أن ضحيتكم.. ضُرِبت بشئ مصنوع من القيقب
    Ufak bir pansiyon açıp, müşterilere akçaağaç şurubu servis edebiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نفتتح نزلاً صغيراً ونقدم شراب القيقب وريدياً للضيوف
    akçaağaç şurubu kreplerden önce masada olmalı. Open Subtitles يجب أن يوضع شراب القيقب على المائدة قبل الفطائر
    Biz bütün sabahtır akçaağaç şurubusuz ve kürdansız burada duruyoruz Open Subtitles سيمضي الصباح بأكلمه بلا شراب القيقب وعيدان الأسنان
    Bir keresinde babam, bizim garajın yolunu tek başına... öğütülmüş cam kırıklarını akçaağaç şurubuyla yapıştırarak yapmıştı. Open Subtitles في أحد المرات قام أب بصنع نهاية الممرات بمادة قيقب الزجاج
    akçaağaç şurubu mutlaka önceden masada olmalı Open Subtitles وبالطبع يجب أن يكون شراب القيقب على الطاولة قبل الفطائر
    akçaağaç pekmezi ile jambonun lezzetini başka hiçbir şey veremez. Open Subtitles لا شيء يضاهي صدام شراب القيقب بشرائح اللحم
    Gözlemelerin üstüne akçaağaç pekmezi yerine bal sürüyorlar. Open Subtitles وضعوا عسلاً على فطائرنا بدلاً من شراب القيقب
    Çoğunlukla akçaağaç ve inanılmaz ölçüde rahatsızdık. Open Subtitles في الغالب القيقب وغير مريحة بشكل لا يصدق.
    akçaağaç şerbeti ödülünü de almışsın! Open Subtitles ينظرون إليك مع جائزة شراب القيقب قليلا الخاص بك
    Kızıl akçaağaç Yaprakları'nı çalın. Marş marş! Open Subtitles اعزفوا ـ أوراق القيقب الحمراء ـ أسرع مرتين
    Herkese günaydın. Krepler için gerçek akçaağaç pekmezi getirdim. Open Subtitles صباح الخير جميعاً، لقد أشتريت شراب القيقب الحقيقي للفطائر
    Vermont'tan geliyor olalım ve gelişmekte olan bir akçaağaç şurubu şirketimiz olsun. Open Subtitles ما رأيك فيما لو كنا من ـ فيرمونت ـ وعملنا هو بيع شراب القيقب
    Bekle, bu aptalca. akçaağaç şurubu hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Open Subtitles هذا غبي, نحن لا نعرف من يبيع شراب القيقب
    akçaağaç pekmezi için Berkshires'a gideceğiz. Open Subtitles سوف نذهب إلى بيركشيرز لنرى حصاد شراب القيقب
    akçaağaç pekmezinin tükürülmüş ve ayakla basılmış hali mi? Open Subtitles بقعة شراب القيقب الممزوج بقيء الطفل وقاذورات الحذاء
    Erimiş tereyağı ve akçaağaç şerbeti kulağa hoş gelmiyor mu? Open Subtitles ألا تبدو الزبدة الذائبة و شراب القيقب جيدان؟
    Akşam yemeğinde akçaağaç şerbeti var. Bir rehber tutmalıydık. Open Subtitles شراب القيقب للعشاء ينبغي علينا الإتيان بمرشدٍ
    Viskili akçaağaç şurubunu unutma öyleyse. Open Subtitles حسنا ، خذي ، لاتنسي شراب القيقب الحلو بطعم الجوز اذا
    Keten tohumu yağı akçaağaç mobilyalarda çok iyi iş görür. Open Subtitles زيت بذر الكتان يعمل الافضل على الأثاث القيقب
    Gerçek akçaağaç şurubu. Nefret ediyorum o sahtelerden. Open Subtitles عصير قيقب حقيقي أنا أكره النوع الإصطناعي
    Tadı akçaağaç şurubu gibi. Open Subtitles تَذُوقُ مثل عصيرِ قيقبِ البيتِ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus