"akıntıya" - Traduction Turc en Arabe

    • التيار
        
    • تيار
        
    • التيّار
        
    • ينجرف
        
    • عكس اتجاه
        
    • رُوَيْدًا رُوَيْدًا أسفل
        
    Şimdiye kadar akıntıya ve rüzgâra karşı şavaşarak, 200.000'den fazla kürek çekti. TED حتى هذه النقطة، قامت بأكثر من 200000 تجذيفة، تتصارع مع التيار والرياح.
    Devam ediyoruz akıntıya karşı kürek çekip sürekli geriye düşerek geçmişe. Open Subtitles في الصباح المشرق لذا نحن نمضي بطريقنا والقوارب تسير عكس التيار
    En bilge ve en iyi niyetli insanlar bile, içindeki çalıştıkları kurumlarda akıntıya karşı yüzmek zorunda kalırlarsa sonunda vazgeçerler. TED فحتى أحكم الناس وأحسنهم نوايا سيستسلمون إذا اضطروا للسباحة ضد التيار في المنظمات التي يعملون بها.
    Gözyaşlarıyla dolu bir akıntıya karşı yüzdüğünü biliyorsun değil mi? Open Subtitles هل تعرف انك تسبح في تيار سريع من الدموع ، صحيح ؟
    Hayır, bu akıntıya karşı koyamayız. Olanaksız. Open Subtitles لا لا يمكننا مقاومة هذا التيار هذا مستحيل
    Onu akıntıya bırakacak ve gördüğümüzü unutacağız Open Subtitles سندفعها فى إتجاه التيار, وننسى أننا رأيناها.هيا.
    Eğer yüzmeniz gerekirse, ki söz veriyorum, buna gerek kalmayacak ayaklarınızı akıntıya doğru verin ve yeleğinize sıkı sıkıya tutunun. Open Subtitles لكن إذا فعلت وجه قدميك مع التيار وتمسك بسترتك تأكد من أنها مُحكمة
    Ayaklarını kesin, akıntıya karşı kürek çeker gibi gagalarının üzerinde sürünüveririler. Open Subtitles لو قطعتم أرجله ، سيزحف بمنقاره مثل مجداف ضد التيار
    akıntıya karışmak istersin. Deniz ırmağa hiç hayır der mi? Open Subtitles ما تريده هو أن تطفو مع التيار فالبحر لا يرفض أي نهر
    Pasifik Northwestern som balığı kendini kanıyla yener akıntıya karşı yüzlerce millik yolculuk macerasında dalgalara karşı, tek bir amaç için. Open Subtitles يجهد سلمون المحيط الهادي نفسه في رحلة لمئات الأميال لأعالي البحار ضد التيار لهدف واحد
    Kuzeybatı Pasifik somonu, akıntıya karşı yüzlerce kilometre... yol almak için olağanüstü çaba harcar... ve bunu bir tek amaç uğruna yapar. Open Subtitles يجهد سلمون المحيط الهادي نفسه في رحلة لمئات الأميال لأعالي البحار ضد التيار لهدف واحد
    Çocuğun muhtemelen akıntıya karşı nehre düştüğünü söyledi... ve sonra onu bulduğumuz yere sürüklendiğini. Open Subtitles قال انه من المحتمل ان يكون الفتى سقط فى النهر ضد التيار و طفا فى الأسفل حيث وجدناه
    akıntıya karşı yüzmeye çalışan balıkları seyrederdim. Open Subtitles واراقب السمك وهو يحاول السباحة ضد التيار
    Akıntıyla birlikte değil de akıntıya karşı yüzmeyi öğrensen iyi edersin. Open Subtitles من الافضل ان تبدأ ان تتعلم كيف تسبح ضد التيار وليس معه
    Bazı şeyler tahmin edilemiyor, bazen kendini akıntıya bırakmak gerek. Open Subtitles انه غير متوقع ، في بعض الأوقات عليك ان تسير مع التيار
    Söylediğim gibi, akıntıya dikkat edin. Çok kuvvetli olabilir. Open Subtitles كما اخبرتك احترس من التيار من الممكن ان يكون قويا
    Alçak su seviyesi onları, akıntıya karşı olan yolculuklarına daha başlamadan durdurdu. Open Subtitles الماء المنخفض أوقفهم قبل أن تبدأ رحلتهم حتى ضدّ التيار
    - Evet de, kendini akıntıya kaptırıyorsun işte. Open Subtitles نعم، لكنّ المرء ينغمس في التيار أحيانا، تيار السعادة
    Aynı bir somon balığının, doğduğu akıntıya dönmesi gibi. Open Subtitles كسمكة السلمون التي تعود عكس التيّار إلى حيث ولدت
    Söylesene, bir kano nasıl olur da akıntıya karşı sürüklenir? Open Subtitles أخبرني كيف يمكن لزورق أن ينجرف لأعلى النهر؟
    Nehirden akıntıya karşı ilerle ve Üstat'ın evine doğru git. Open Subtitles عودي أدراجك عكس اتجاه النهر ، واقصدي مكان الشيخ
    Çek, çek kürekleri akıntıya karşı usulca Open Subtitles إنها، "جَدِّف، جَدِّف، جَدِّف بزورقك رُوَيْدًا رُوَيْدًا أسفل الجَدْول،

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus