"aklımın" - Traduction Turc en Arabe

    • عقلي
        
    • ذهني
        
    • بالي
        
    • دماغي
        
    • لم افكر
        
    • ببالي
        
    • أعتقد أبدا
        
    aklımın bir kısmı Glenn'i arayıp teklifi kabul etmeyi düşünüyor. Open Subtitles نصف عقلي يخبرني بأن اتصل ب غلين الآن وأقبل عرضه
    aklımın bir ucunda hep soloların tacı olarak duruyordu. TED كان دائماً في عقلي الباطن كجوهرة التسلق الحر.
    aklımın ve vücudumun bana ne anlatmaya çalıştığını anlamak için çaba harcıyordum. Open Subtitles لقد كنت أحاول فهم ماذا يحاول عقلي و جسمي أن يخبراني
    Ve bende bu kompliman ve övgüyü bir şekilde kabul edio aklımın bir kenarına koydum. TED وهكذا قبلت نوعا ما الاطراء و المديح ووضعته خارج ذهني.
    Hiç düşünmemiştim. aklımın ucundan bile geçmedi. Open Subtitles انا حتى لم افكر بها حتى انها لم تمر في بالي
    Doktorlar, bir iki yıl içinde aklımın tamamen boşalacağını söylüyor. Open Subtitles الطبيب قال انه خلال عام او عامين , سوف يكون دماغي فارغ
    Tek söylemek istediğim şey; bunları aklımın bir köşesine yazdım. Open Subtitles كما تعلم، أردت فقك أن أقول سأقوم باعتبار كل ذلك في عقلي
    Öfke sevinci mahveder, aklımın iyi durumunu çalar, Open Subtitles الغضب يدمر المرح ، يسرق الطيبة من عقلي تجبر فمي على قول أشياء سيئة
    İnsanların aklımın yerinde olmadığını düşündüklerini biliyorum. Open Subtitles انا اعرف ان الناس تظن ان عقلي غير صحيح ولكن انا صحيح
    Ya aklımın bir parçası beni bundan korumaya çalışıyorsa? Open Subtitles ماذا لو أنّ هناك جزءاً من عقلي يحاول حمايتي؟
    Ben hiçbir zaman eskisi gibi olamayacağım. Ama tuhaf ve bozuk olan aklımın parçalarını kabullenmeyi de bildim. Open Subtitles لن أكون أبداً الرجل الذي كنتُ عليه، ولكن جئتُ لإحتضان تلكَ الأجزاء من عقلي
    aklımın şimdiye kadar hiç tanımadığı her zarif hayalin timsali sen oldun. Open Subtitles كنت متجسدة بكل خيال جميل سبق وتخيله عقلي.
    Biraz öğrettikten sonra anladım ki tek ilgilendiği aklımın içindeki şeylerin nasıl çalıştığını öğrenmekmiş. Open Subtitles ولم أكن أعلم أنها كانت مهتمة بالحصول على فهم أفضل لما يدور بداخل عقلي.
    Neden aklımın içini okuyamadığını merak ediyorsun. Open Subtitles أريد أن أعرف من يستطيع نرى من خلال ذهني.
    Doktorları dinlemek, aklımın kabukla nasıl örtüşmediği hakkında konuşurken, Open Subtitles الاستماع إلى الأطباء يتحدثون عن كيفية ذهني لم تتشابك مع قذيفة،
    aklımın rahat ettiği tek bir gün olmadı. Open Subtitles لم يكن هناك يوما واحد شعر ذهني بالراحة
    Lisansını, işini kaybedebileceğini, aklımın ucundan bile geçirmemiştim. Open Subtitles حقيقة أنك ربما كنت لتفقد , رخصتك، وعملك كلّ هذا لم يخطر على بالي
    Sana Kelly diye seslenmemin tek sebebi aklımın işte olmasıydı. Open Subtitles السبـب الوحيد لمنادآتكـ بـ كيــلي لأنــه هنــاك مايشغـل بالي
    Doktorlar, bir iki yıl içinde aklımın tamamen boşalacağını söylüyor. Open Subtitles الطبيب قال انه خلال عام او عامين , سوف يكون دماغي فارغ
    Ya aklımın bir parçası beni bundan korumaya çalışıyorsa? Open Subtitles ماذا لو أنّ هناك جزءاً من دماغي يحاول حمايتي؟
    Deniz aşırı ülkelere gideceğim hele Irak'a gideceğim aklımın ucundan geçmezdi. Open Subtitles لم افكر أبداً بانه سيتم إرسالي إلى خلف البحار أقل من العراق بكثير
    eBay'in şu masanın üstündeki su şişesinden farkını bile bilmiyordum. Ama bunu da geri dönünce merkezimdeki teknoloji hastası çocuklardan biriyle konuşmak için aklımın bir köşesinde tuttum. TED لم اعرف ماهي اي باي من جرة الماء القابعة فوق البيانو. ولكن خطر ببالي ان اعود و اتحدث الى احد الاطفال الفنيين بمركزي
    Bu şekilde çıkacağım aklımın ucundan bile geçmezdi, gerçekten. Open Subtitles لم أعتقد أبدا أننى سأخرج بهذه الطريقة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus