"amaçsız" - Traduction Turc en Arabe

    • بلا هدف
        
    • بلا معنى
        
    • فيكليس
        
    • غير فعّال
        
    • طائل
        
    • ولهذا الغرض
        
    • عواميد
        
    • أنت تستعمل
        
    • بلا فائدة بالطريقة
        
    • بدون هدف
        
    • جدوى كخرقه
        
    Ve bize bulut gözlemlemenin amaçsız doğasını hatırlatır, ne kadar amaçsız bir aktivite olduğunu. TED وتذكرنا بأن مشاهدة السحب تتميز بكونها بلا هدف يا له من نشاط لا هدف له
    Senden kalanları toplayacak biri olmayınca da ruhun amaçsız bir şekilde etrafta dolanıp duracak. Open Subtitles وإن لم يسترجع أحد بقاياك ستهيم روحك بلا هدف
    Lütfen. Bu amaçsız yıkım benim her zamanki tarzım değil. Open Subtitles ،رجاءً ، هذه أفعال تدميرية بلا معنى ليست مثل أفعالي ذات المعنى الدفين
    amaçsız için bir kelime daha? Open Subtitles مالكلمة الأخرى التي تعني (فيكليس
    Sanırım bunların hepsi çok amaçsız. Open Subtitles إذ كلّ شيء يبدو غير فعّال
    Tıpkı o kadın gibi amaçsız bir gaye uğruna darağacına gitmeye hazırsın. Open Subtitles نحن مثل تلك المرأة، مستعدين للذهاب إلى المشنقة من أجل قضية لا طائل لها.
    Hayır, amaçsız gezintilerimiz için kendi payımı ödemek istiyorum. Open Subtitles كلا, أريد أن أدفع نصيبى فى رحلتنا بلا هدف.
    Görünüşe göre herkes amaçsız bir zavallı olduğumu düşünüyor. Open Subtitles , من الواضح الجميع يظنون أني فاشلة بلا هدف
    Sadece amaçsız ayrıcalıklı yaşamlarımızı doldurmak için. Open Subtitles فقط تعويض لحياة مليئة بالإمتيازات بلا هدف
    Anladığım kadarıyla amaçsız bir hareket için zararlı ya da fiziksel olarak tehlikeli bir ortam yaratıyormuş. Open Subtitles كما فهمته كان يُشكّل خطراً أو هيئة جسدية عنيفة بلا هدف
    Biliyorsun, hayatım boyunca amaçsız bir şekilde oradan oraya savruldum durdum. Open Subtitles أتعلمين، كنتُ أنتقل من مكان لآخر بلا هدف طوال حياتي.
    amaçsız istek duyduklarına olan sarsılmaz inancı hatta hiçbir şey söylemediği zaman bile. Open Subtitles حسن النية بلا هدف الإعتقاد الراسخ بأن لديها الحق في أن تُسمع حتى وإن لم يكُن لديها ما تقول.
    Birinin baskısına direnmek asla amaçsız değildir. Open Subtitles ليس الكفاح لمقاومة الأسر شيئاً سخيفاً بلا معنى
    Ben her zaman telefonda gevezelik edebileceğim amaçsız bir seksin peşindeyim. Open Subtitles دائماً اتبع المضاجعة التي بلا معنى مع أحاديث هاتفية عذبة
    Tamam, amaçsız. Open Subtitles حسناً، كلمة (فيكليس)
    Hayatım, amaçsız zaten diğer kelime. Open Subtitles عزيزتي، (فيكليس) هي كلمة أخرى
    "amaçsız" dedin. Open Subtitles لقد قلت "غير فعّال"
    Tüm bunlar amaçsız, saçmasapan işler. Open Subtitles الأمر برمته مثير للسخرية، مهزلة لا طائل منه
    * amaçsız insanlar * * gecenin içinde bir yerlere saklanmış * * duyguları bulmak için yaşarlar... * Open Subtitles * أناس عند عواميد الإنارة * * يعشيون فقط لإيجاد العاطفة * * يختبأون في مكان ما *
    Çok ciddi bir sorununu unutmak için kendini amaçsız sekse vermiş durumdasın. Open Subtitles أنت تستعمل الجنس الخالي من الأحاسيس لكي يصرفك عن المشكلة الحقيقية
    Burada olan şu, ortadaki amaçsız seçenek kimse onu istemediği için amaçsızdı. TED الذي كان يجري كان أن الخيار الذي كان بلا فائدة، في الوسط، كان بلا فائدة بالطريقة التي لم يرغب به أحد.
    Bize bak. amaçsız, yönsüz, evsiziz. Open Subtitles انظر إلينا، نحن بدون هدف وتائهون ومشرّدون
    Otuzbir gibi amaçsız birisisin, değil mi Jeppie? Open Subtitles فانت دون جدوى كخرقه باليه, اليس كذلك, يا جى بى ؟ _

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus