"ama onun" - Traduction Turc en Arabe

• لكنني لا
• لكن عندما
• ولكن في
• لكن كان
• لكنه كان
• لكن مع
• لكنه لم يكن
• ولكن هو يمكنه
• ولكن بدلا
• ولكن بدلاً
• لكنني أعرف
• لكنه لديه
• لكنّ أنتم
• لكن هي
• لكن يجب عليك أن

Üzgünüm, Ama onun Başlangıçlar Şehri'nin çocuklarından biri olduğunu sanmıyorum.
أنا آسفة لكنني لا أعتقد بأنها ضمن أطفال مدينة البدايات

Bu çok üzücü. Ama onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
هذا سيء لكنني لا اعرف شيئاً عن هذه الفتاة

Emin değilim, Ama onun gibi görünenler genelde ölüdürler.
لست متأكداً, لكن عندما أرى أناس بهذا الشكل يكونون موتى عادةً

Herkes takılabiliyor gibi görünüyor Ama onun altında mutlaka bir gerçek veya yargı vardır.
وانا اعتقد ان جميعهم يتضاهرون بذلك ولكن في الحقيقة هذا نوع من الحكم او الحقيقة في كلامهم

Ama onun ilk tutkusu elektrikti. Kurbağalar ve kendi üzerinde sayısız deney yaptı.
لكن كان شغفه الأول بالكهرباء،وقام بالعديد من التجارب علي الضفادع و علي نفسه

Sırada 3 ya da 4 tane gür saçlı adam vardı Ama onun saçı taranmıştı, cinayetin olduğu geceki gibi değildi.
كان المشتبهين يُشبهن بعضهم البعض لكنه كان هادئًا عندما وقت حدوث الجريمة

Ama, onun yerine, daha kötü bir akıbet bekliyor sizi.
لكن, مع هذا, فمصير أسوأ بكثير بانتظاركم.

Ama onun kurtarıcısı olmak artık benim sorumluluğumda değildi.
لكنه لم يكن من مسؤليتي أن أكون منقذته بعد الآن. ‏

Benim yok Ama onun var.
لا يمكنني، ولكن هو يمكنه

Biliyorum, babam bir çok kişiye zarar verdi Ama onun ölmesini istemiyorum.
أعرف أن أبي تسبب بأذى للكثيرين لكنني لا أريده أن يرحل

Bir çok Avatar hakkında bilgim var Ama onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
أنا أعلم بخصوص عدة أفاتارات لكنني لا أعلم أي شيء بخصوصه

İçkilerimizde nane yaprakları vardı ve elbisenin rengini hatırlayabiliyorum Ama onun nerede oturduğunu hatırlayamıyorum ve bu beni korkutuyor.
كانت هناك أوراق نعناع في شرابنا، أتذكر لون فستانك، لكنني لا أستطيع أن..

Bakın, Ali'nin usta bir manipülatör olduğunu biliyoruz Ama onun soğuk kanlı bir katil olduğuna inanmıyorum.
انظروا نحن جميعاً نعلم أن آلي مخادعة عظيمة لكنني لا أصدق انها قاتلة بدم بارد.

Ama onun spekulum tepsisindeki karınca tuzaklarını görünce seninle konuşmamız gerektiğini düşündüm.
لكن عندما رأيت أفخاخ النمل على طاولة الأدوات الطبية رأيت أنه علينا التحدث

Ama onun yaşına geldiğinde bu tür kayıplar daha sık yaşanır.
لكن عندما تصل لمرحلة عمرها, الفقدان شيء يتكرر كثيرا

Ama onun yaşında eminim Mary gelebilseydi şimdiye kadar eve gelirdi.
ولكن في سنها، وأنا واثق من ماري لظل الوطن الآن إذا استطاعت.

Ama onun doğumunda orada olma şansı yüksekti ve hayatının başlangıcında.
لكن كان لديه فرصة لرؤيتها عند ولادتها وفي بدايات عمرها.

Buraya geldiğimde hiçbir şeyim yoktu Ama onun evi vardı.
عندما جئت إلى هنا لم أمتلك شيئاً لكنه كان يملك منزلاً

Tahminen, kişisel olarak değil Ama onun sağı solu pek belli olmaz.
ليس أنا شخصياً, على ما يبدو, و لكن مع هذا الشخص, لن تخمني

Benim emniyet kemerim vardı Ama onun yoktu.
كنت آمنة في حزامي ، لكنه لم يكن.

Sistemine giriş yapmamıza izin vererek Kellog kendi zaman topunu nasıl programlayacağını öğrenebileceğini sandı Ama onun yerine tarihleri nasıl seçeceği hakkında yanlış bilgiler verdik ama o bunun gerçek olduğunu sanıyordu.
للسماح لها بتتبع نظامه يعتقد كيلوغ أنه تعلم كيفية برمجه كرة الزمن ولكن بدلا من ذلك سمح لنا فقط

Ama onun yerine, insanlar yanımdan aceleyle geçti ve beni görmezden geldi.
ولكن بدلاً من ذلك، واصل الناس طريقهم على عجل وتظاهروا بعدم رؤيتي.

Dinle. Tüm cevaplar bende yok Ama onun yaptığını biliyorum.
،حسناً، إسمع، لا أملك جميع الإجابات .لكنني أعرف أنّه فعل هذا

Şizofren bir amcam var, Ama onun da gözleri çok iyi.
لدى عم لديه إنفصام شخصية و لكنه لديه رؤية ممتازة

Ama onun akrabalarısınız.
لكنّ أنتم أقاربها.

Ama onun yaşındaki çocukların tüm yaptıklarını yapabilir.
لكن هي تستطيع أن تفعل اي شيئ يمكن لأي طفل في عمرها أن يفعله

Ama onun hakkında söylenenleri bilmelisin.
لكن يجب عليك أن تعرف ما يقوله الناس عنها