Bir şey beni ısırıyor! Eğer çamurda hareket edersen yerimizi anlarlar. | Open Subtitles | شئ عضنى لو ستعكرى الطين سيعرفون أننا هنا |
Geriye bakmayacağım... çünkü o zaman ne düşündüğümü anlarlar. | Open Subtitles | انا لن أنظر للوراء لأنهم سيعرفون الذي افكر بة |
Farzedelim yaotık. ilk sayımda anlarlar. | Open Subtitles | إفترضْ إننا نجحنا. سيعلمون بمغيبنا في التعداد التالـــي. |
Tabi ki anlarlar. Şefin elinde herkesin adının olduğu bir liste var. | Open Subtitles | .بالطبع سيعلمون . الرئيس لديه قائمة باسم كل شخص |
Çevrede çok Dominik'li var, aksanından anlarlar. | Open Subtitles | هناك الكثيرون من جمهورية الدومنيكان حولنا و سيكتشفون لهجتك |
Sadece tıp eğitimi alanlar onun gerçekte nasıl çalıştığını tamamen anlarlar. | TED | فقط أولئك الذين يدرسون الطب في النهاية هم من يفهمون طريقة عمله بشكل كامل. |
Onlara şimdi söylersek kesin yanlış anlarlar. | Open Subtitles | سيفهمون الامر بشكل خاطئ لو اخبرناهم عن الامر الآن |
Seal'lar geldiğinde burada olmazsak kaçtığımızı anlarlar ve peşimize düşerler. | Open Subtitles | إن جاء جنود البحرية هنا، ولم يجدونا فسيعلمون أننا هربنا، وسيقومون بمطاردتنا. |
Ama cesedi Harlow'un güneyinde bulursak, yarışa gitmediğimizi anlarlar. | Open Subtitles | لكن إذا وجدنا الجثة في جنوب طريق هارلو سيعرفون أننا لم نذهب للسباق |
Eğer onu bulurlarsa, mahkumlar bizi Sokar'ın göndermediğini anlarlar. | Open Subtitles | اذا وجدوا,المقيمون سيعرفون أننا لم نرسل من قبل سوكار. |
Evet. Ama cevap vermezsem, bir şeylerin ters gittiğini anlarlar, onun için çıkar beni. | Open Subtitles | نعم ، ولكن اذا لم ارد عليهم سيعرفون ان هناك شىء خاطىء لذا يجب ان تخرجنى من هنا |
Makineyi kullanırsan, orada olduğunu anlarlar. | Open Subtitles | إذا تستعمل الماكنة، هم سيعرفون بأنّك هناك. |
Almanlar bunu görürse, ölülerinden birini soyduğunu anlarlar. | Open Subtitles | إذا الألمان شاهدوا هذه سيعرفون أنّك سرقت جزمة أحد ميّتيهم |
Yolun aşağısında bir tane var ama yabancı olduğunu hemen anlarlar. | Open Subtitles | هناك واحد أسفل الطريقِ. لكنهم سيعرفون انك غريب لا نستطيع ان نخاطر بذلك. |
Oksijen miktarı çok fazla olacağından, sonradan eklediğini anlarlar. | Open Subtitles | سيعلمون أنك ملأته لأن منسوب الأوكسجين سيكون عالي |
Beni böyle görürlerse.., ...bir sorun olduğunu anlarlar. | Open Subtitles | إذا رأوني بهذا الشكل سيعلمون أن هناك أمرا خاطئا |
Sonrasında senin bir kaçak olduğunu anlarlar ve polisi ararlar. | Open Subtitles | بعد ذلك ، سيكتشفون أنك هاربه و ثم سوف يضطرون للاتصال بالشرطه |
Bak, onlar bir kıravatın olduğunu ve bu kıravatın Ben'in araba koltuğundaki kana bulandığını anlarlar. | Open Subtitles | أيا كان اسمع أنهم يفهمون ربطة عنق ملتوية و دم على مقاعد سيارته كلها |
Sence eğer onlara kaçırılmadan ve işkenceden kurtulduğumu söylesem onların o küçül, zavallı yazım hatalarının kılımı bile kıpırdatmama neden olmadığımı anlarlar mı? | Open Subtitles | هل تظن أني لو أخبرتهم أني نجوت عندما تم اختطافي و تعذيبي انهم سيفهمون قليلا من أخطائهم الإملائية |
Sizi bunlarla görürlerse cadı olduğunuzu anlarlar. | Open Subtitles | إن شاهدوكم بهذه الأدوات فسيعرفون بأنكم ساحرات |
Şimdi almaya kalkarsak değerli bir şey olduğunu anlarlar. | Open Subtitles | اذا ذهبنا اليها الان, سوف يدركون بانها قيمه. |
Ölü olmandansa canlı olarak daha değerli olduğunu anlarlar. | Open Subtitles | سيدركون أنّك تستحق الحياة أكثر من الموت. |
Bizi burada bulurlarsa, Susan'ın kağıt mendillerine zehir sürenin sen olduğunu anlarlar. | Open Subtitles | لو عثروا علينا هنا سيعرفوا انكي منالتي فعلتي ذلك من سمم مناديل سوزان- كان انت- |
-Bunu anlarlar. Ben özgür bir kadınım. Pazar'a ne dersin? | Open Subtitles | إنهم يتفهمون أني إمرأة متحررة, ماذا عن الأحد؟ |
Bazen bizi biraz daha iyi anlarlar. | TED | إنهم أحياناً يفهموننا أفضل بقليل. |
Sırf iç çamaşırınıza bakarak bile yıllık net gelirinizi anlarlar. | Open Subtitles | بستطاعتهم ان يخمنوا دخلكِ الصافي السنوي بالنظر فقط إلى ملابسكِ الداخلية |
Bu yüzden kalpleriyle düşünürler, anlarlar, ve severler. | Open Subtitles | عندما خلقهم الله اعطى كل شىء كان مفروض ان يكون هنا ... |
Çok hızlı hareket edersek, onun yanımızda olmadığını anlarlar. | Open Subtitles | إذا تحركنا بسرعة كبيرة فسوف يعلمون أنه ليس بحوذتنا |