Piskoposun karşısına çıkıp onu atalarının kılıcıyla öldürmeye niyetli. | Open Subtitles | إنه ينوى مجابهة الأسقف، كى يقتله بسيف أسلافه. |
Gökler bağışladı sana bunları atalarının sana aktardığı, halkının senden beklediği bu. | Open Subtitles | إنهم يسبغون عليك من السموات العليا إنتقلت إليك من قبل أسلافك شعبك يتوقعك |
Ayrıca atalarının tarihini öğrenmenin harika bir yolu olabilir. | Open Subtitles | و سيكون الأمر رائعا أن نعلم تاريخ أجدادك |
Bir kısmında da, atalarının ne kadar ahlaksız olduklarını gösteriyoruz. | Open Subtitles | وبعضهم, حسناً، نُريهم كيف كان أجدادهم على قدرٍ من النذالة. |
Ve bir yemin etti o iki adamı bulduğunda kanlarını atalarının topraklarına akıtacak böylece kabilesine dönebilecekti. | Open Subtitles | وقطع على نفسه عهداً حينما يعثر على الرجلين، سيسفك دمائهم على أرض الأجداد كي يتمكن من العودة إلى القبيلة |
Licinia artık atalarının neden diri diri gömüldüklerini anlıyordu. | TED | تفهم ليكينيا الآن تمامًا، لماذا تم دفن أسلافها أحياءً. |
Kızım atalarının 400 yıllık geleneğini izleyen Meksika'nın en iyi ailesine sahip ve siz bana geçmişi olmayan bir adamla mı evlendiğini söylüyorsunuz? | Open Subtitles | ابنتي يمكن تتبع أجدادها الوراء 400 سنة لبعض من أرقى العوائل في المكسيك، |
oğlumun damarlarında atalarının kanı akıyor o bir pehlivanın oğlu | Open Subtitles | ابني تتدفق في عروقه دماء أسلافه وهو ابن مصارع |
Eğer Ejder Gözü, atalarının gücüne sahip olursa ve Kristal'i bulursa, her şeyi ele geçirir. | Open Subtitles | إذا أوفى دراجوناي وعد أسلافه ويجد البُوتَقة سوف يأخذ كل ميرابيليس |
Ve bu insanların her biri, bilmeden içlerinde kendi atalarının bir hikâyesini taşır. | Open Subtitles | وكل واحد من هؤلاء يحمل بداخله من دون علمه قصة أسلافه القدماء |
Unutmadan atalarının günlüğünü alabilir miyim? | Open Subtitles | أجل، قبلأنّأنسى.. أيُمكنني أنّ أستعير دفتر يوميات أسلافك ؟ |
Cesur olup atalarının tarihini yeniden şanlandırmalısın. Hepsini kastediyorum. | Open Subtitles | سيتوجب عليك البحث في أعماقك واستحضار تاريخ أسلافك بأسرهم يا رجل |
Sen ve atalarının, Kyiyan Moğollarından hep nefret ettiğinizi biliyorum. | Open Subtitles | أفهم أنك و أسلافك لطالما كنتم تكرهون المنغوليين |
Çok azimli ve maalesef atalarının günahlarının bedelini ödemeye mahkum. | Open Subtitles | أنت جاد جداً لكن مصيرك الهلاك بسبب خطايا أجدادك |
Ve senin, atalarının mezarını arıyor olman, ...beni duygulandırdı. | Open Subtitles | ولهذا السبب أنا مُتأثِّر للغاية بك لمحاولتك أن تَجِد قبر أجدادك. |
Her birinin yüzlerinin arkasında akıl almaz hikayeleri var, asla tam olarak idrak edemeyeceğiniz bir hikaye, sadece kendi hikayeleri değil, aynı zamanda atalarının hikayeleri. | TED | كل واحد منهم يملك قصة مذهلة خلف تلك الملامح قصة لن تستطيع أن تلمّ بها تماما, ليس قصتهم فحسب , أيضا قصص أجدادهم |
Derebeyi Kira, atalarının mabedine gitmek için bu gece ayrılıyor. | Open Subtitles | سيذهب السيد كيرا إلى معبد الأجداد هذه الليلة |
Çürüyen yaprak ve bitkileri yiyor. Tıpkı 400 milyon yıl önce atalarının yaptığı gibi. | Open Subtitles | تأكل النباتات والاوراق المتحللة كما كان يفعل أسلافها قبل أكثر من اربعة مئة مليون سنة مضت |
Çürümüş bitki ile beslenmesi, onun atalarının bu uzak sahillere olan uzun yolculuklarında hayatta kalmasını sağladı | Open Subtitles | غذاؤها من النباتات الفاسدة ربما أبقي أجدادها علي قيد الحياة طوال رحلتهم الطويلة إلي هذه الشواطئ البعيدة |
Ama efsanelerinde atalarının soğuk kuzeydeki dağlık topraklardan nehirleri izleyerek buralara geldikleri anlatılır. | Open Subtitles | الاساطير تخبرهم كيف جاء اجدادهم هنا عن طريق اتباع الانهار من لاراضي الجبليه الباردة في أقصى الشمال. |
atalarının 2000 yıl önce kazmış olduğu su yollarını temizliyor. | Open Subtitles | ليطهر مجرى الماء الذي حفره أجداده قبل أكثر من ألفي عام |
Çok zor şartlarla savaşmaktansa, atalarının külleri ve Tanrılarının tapınakları için savaşarak ölmek daha güzel değil midir? | Open Subtitles | وكيف يمكن لرجل أن يموت أن يكون ,أفضل من مواجهة الإحتمالات المخيفة ,لأجل رماد آبائه ومعابد آلهته؟ |
Ama Kontes'in bilmediği bir şey vardı. atalarının ülkesi Kontes'i kendine çekiyordu. | Open Subtitles | بدون أن تعلم بلدها بدأت في جذبها للعودة |
Bazı kültürlerde atalarının ruhlarını taşıdığına inanılıyordu onların topluluğu için gardiyan gibi davrandıklarına. | Open Subtitles | في بعض الثقافات, يعتقد أنهم يحملون أرواح أسلافهم, يتصرفون كالحرس بالنسبة الى مجتمعهم. |
Çok zor şartlarla savaşmaktansa, atalarının külleri ve Tanrılarının tapınakları için savaşarak ölmek daha güzel değil midir? | Open Subtitles | وكيف يمكن أن يموت الرجل بأفضل من واجهة أسوء مخاوفة لأجل رفات أبائه ومعابد ألهته ؟ |
Ben, atalarının Tanrı'sıyım. | Open Subtitles | " أنا رب آباءك " |
Yani muhtemelen bu, Melanezyalılar'ın atalarının Sibirya'da hiç bulunmadığını düşündüğümüz için, Denisovalılar'ın geçmişte daha yaygın olduğu anlamına geliyor. | TED | وهذا يعني فرضياً ان فصيل " الديسوفانس " كان منتشراً على بقاع الارض فيما مضى لاننا لا نعتقد ان اسلاف شعب الميلانيزيا كانوا يقطنون في سيبيريا |