Biraz paslı olabilir, ama sizi temin ederim ateşten korur. | Open Subtitles | قد تكون صدئة قليلاً, لكنني أؤكد لكم أنها ضد النار |
Bir anda ağzımdan döküldü, insanın istemsizce elini ateşten çekmesi gibi. | Open Subtitles | أن هذا ردة فعل مثل أن يسحب شخص يده من النار |
Ama aslında güç, yapısal olarak ateşten veya fizik biliminden daha iyi ya da daha kötü değildir. | TED | لكن القوة في الواقع ليست شريرة أو خيرة بالفطرة أكثر من النار أو الفيزياء. |
aslında şunu yapabilirsin ama... bu sana ateşten atlamak gibi gelecek. | Open Subtitles | .. يمكنكِ فعل ذلك، ولكن أنا أودّ القفز داخل النيران لأجلكِ |
Şöyle yapacaksın. Yatağına gideceksin. Dinlenecek ve şu ateşten kurtulacaksın. | Open Subtitles | ستذهب إلى الفراش، وترتاح وتتخلص من هذه الحمى |
Tifodan kaynaklanan yüksek ateşten öldü 44 yaşında, sanırım, 43 ya da 44. | TED | لقد مات بسبب حمى التايفويد في عمر 44، كما أعتقد، 43 أو 44. |
ama güç esasen ateşten ya da fizikten daha iyi ya da kötü değil. | TED | لكن السلطة ليست بطبيعتها خيّرة أو شريرة أكثر من النار أو الفيزياء. |
Kesilmeliler. ateşten çıkıp geldiler, çıplak alevlerle kaplı, şeytanlar gibi. | Open Subtitles | ويجب ان تقطع خرجوا من بين السنة النار عراة |
Zavallıyı (küfür) ateşten aldığımızda kendi sosunda soğumuştu bile. | Open Subtitles | و لايوجد أي علامة عليه وعندما سحبنا هذا المسكين من النار, كانت جثته بارده مثل الثلج |
Hayvanlar içgüdüsel olarak ateşten korkar. Ateşin yanına bile yaklaşmazlar. | Open Subtitles | ترتعب الحيوانات من النار بطريقة غريزية ولما تقتربت من لهيب مكشوف |
Ama ne subaylardan ne de ufak bir ateşten korkma. | Open Subtitles | لا تكن خائفا من الضباط، أو إطلاق النار قليلاً. |
ateşten, dünyalar arasındaki boşlukta yaşamaya mahkum edilen varlıklar olan Cinler doğdu. | Open Subtitles | وخلق الجن من النار وأمرهم بالعيش بين العوالم |
ateşten korkup kafama çıktıysa, yine korkar. | Open Subtitles | النار خوّفتْها في رأسي، النار سَتُخيفُه. |
Onları buluyorduk. Köpeklerden belki, ama ateşten kaçamıyorlardı. | Open Subtitles | لكننا دائما نعثر عليهم, إذا لم يكن عن طريق الكلاب فيكون عن طريق النار و الدخان |
ateşten korkmak cehennemden korur. | Open Subtitles | الخوف من النار عقبة جيدة للإبتعاد عن جهنم |
Lütfen evinizi tahliye edin ve ateşten mümkün olduğunca uzağa gidin. | Open Subtitles | من فضلك قُم بإخلاء منزلك وابتعد عن النيران بقدر ما تستطيع |
Ancak, bunun olabilmesi için, ateşten bir dağı aşması gerekiyormuş. | Open Subtitles | لكن ليكون كذلك، عليه أن يمرّ عبر .جبل من النيران |
Seni ateşten kurtarmanın tek yolu buydu. | Open Subtitles | اعلم ولكنها كانت الطريقه الوحيد لانقذك من النيران |
Tanrım, küçük melek sabah erkenden kalktı. ateşten eser yok. | Open Subtitles | لقد استيقظت مبكراً، ، وقد اختفت اثار الحمى تماما |
Watson, şimdiye kadar anlamış olmalısın sıkıcılık sağlığım için yüksek ateşten daha zararlı. | Open Subtitles | واتسون, وجب عليك معرفة الان ان الملل اكثر خطورة على صحتي من بعض الحمى |
Kan kaybından beyni hasar görenlere yüksek ateşten hayal görenlere aşırı saldırganlara kadar. | Open Subtitles | تلف الدماغ بسبب فقدان تدفق .الد، أختلاط من حمى عالية، عدائي جدًا |
- Bu gerçekten... - Senin kıçını ateşten kurtarmak için. | Open Subtitles | ..إذن كل هذا في الحقيقة بغرض سحب مؤخرتك من اللهب |
"Sınamanız için size giydirilen ateşten gömleği, size garip bir şey oluyormuş gibi yadırgamayın." | Open Subtitles | "لا أعتقد أنه من الغريب " بشأن محاكمة الناري الذي هو محاولة لكم، "كما لو أن شيئا غريبا حدث لك |
Ateş gibisin. Bazı kadınlar ateşten korkar. | Open Subtitles | بَعْض النِساءِ لا يَستطعنَ التعامل مع النارِ. |
Belki de beynim bana oyun oynuyordu. ateşten kendimde değildim. Kim bilir... | Open Subtitles | ربما كان عقلي يتلاعب بي لقد جننت بتلك الحمّى , من يعرف... |
Toprak sallanır ve bulut ateşten kızıla döner. | Open Subtitles | و أن الأرض ترتجف و السحاب يتوهج بالنيران |
Kraterindeki ateşten, donmuş kıyılarda devriye gezen balinalara kadar. | Open Subtitles | داجل جوف الفوهة إلى الحيتان التي تجول شواطئه المتجمدة |