İkimizin de, Bölüm'ün gözleri önünde, yetkilerimizi tehlikeye atmamızın bir anlamı yok. | Open Subtitles | لا داعي لأي منا أن نتجادل بشأن سلطاتنا أمام الهيئة |
Bölüm, ellerinde bulunan, uygun nitelikte olan ve CTU tecrübesi bulunan birisini gönderdi. | Open Subtitles | الهيئة لديها شخص ذو مؤهلات مناسبة وخبرة في الوحدة |
Başkanı Bölüm'ün pisliğini temizlemenin tek yolunun Bölüm'ün kendisi olduğuna ikna etmiştim. | Open Subtitles | وأقنعتُ الرئيسة بأن الطريقة الوحيدة لتطهير (ديفيجن)، هي عبر استخدام (ديفيجن) نفسه |
Yani bu sefer de Bölüm'den kaçmak için ayrıntılı bir planın yok mu? | Open Subtitles | إذًا فلم تكن لديك خطة مدروسة للهرب من (ديفيجن) هذه المرة؟ |
Bölüm'e şikayette bulunacağım. | Open Subtitles | .مرة أخرى، سأتقدم بشكوى للهيئة |
Son bir bilgilendirme için Bölüm'e gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | لابد أن أعود للهيئة للإدلاء بشهادتي |
Önce sen. Bölüm'den nasıl kaçtın? Takip cihazını nasıl çıkarttın? | Open Subtitles | أنتِ أولاً، كيف هربتِ من "الشعبة" كيف أزلتِ جهاز التعقب؟ |
- Evet. Bölüm'e istediğiniz soketi açtım. | Open Subtitles | لقد فتحت المقبس للوحدات التى سألتنى عنها |
Hükümetimizin en gizli sırlarını barındıran ve Percy ile Bölüm'ü dokunulmaz yapan bir sabit disk. | Open Subtitles | أكتشفنا موقع لصندوق أسود، قرص صلب يحمل أحلك أسرار حكومتنا |
Altıncı Bölüm'deki erkeklerin onun burada tüm gün çalışmasına izin vermesi güzel. | Open Subtitles | من اللطيف أن المدراء ...بالقسم السادس سمحوا لها بالقدوم هنا والعمل بدوام كامل |
Bölüm II başlıyor. | Open Subtitles | ها نحن ذاهبون الى القسم الثاني |
Bazı adamlarınızı müsait hale getir. Bölüm veri gönderecek. | Open Subtitles | حاولي توفير بعض طاقمك، سترسل لنا الهيئة بعض المعلومات |
Bazı adamlarınızı müsait hale getir. Bölüm bilgi gönderecek. | Open Subtitles | حاولي توفير بعض طاقمك، سترسل لنا الهيئة بعض المعلومات |
Bölüm bu değiş-tokuşun gerçekleşmemesi gerektiğini mi düşünüyor? | Open Subtitles | هل تفكر الهيئة في عدم المضي في هذا؟ |
Benim de Bölüm toplantıları, bütçe raporları, yeni genel müdür gibi sorunlar az geldi diyordum. | Open Subtitles | بالتأكيد، ليس لدي شئ أفضل سوى الاجتماعات و تقارير الميزانية -مدير الهيئة الجديدة |
Sanırım bu sefer Bölüm'den ayrıldığım zaman kaçıyor olmayacağım. | Open Subtitles | أعتقد أنني اكتشفت حينما بقيت في (ديفيجن) هذه المرة أنني لن أهرب. |
Bölüm'deki herkes. Hiçbir yerde güvende olamayız. | Open Subtitles | قوائم (ديفيجن) بالكامل، لن نكون بعدها بأمان. |
Ancak hastanenin yönetim kurulu yakında toplanacak, ve Derek Seattle Grace'in yeni cerrahi Bölüm şefi olmak ister misin diye soracaktım | Open Subtitles | لكنّ هناك اجتماعاً قريباً للهيئة أودُّ أن أعرف إن كنتَ تريد أن تصبح رئيس الجراحين في "سياتل غريس" |
Bölüm'e gideceğini sanıyordum. | Open Subtitles | كنت سأظنه سيذهب للهيئة |
Geçen hafta aracı rolü yapan bir Bölüm ajanıyla tanıştı. | Open Subtitles | ألتقى الأسبوع الماضي مع عميل من "الشعبة"، تظاهر بأنه وسيط |
Bölüm'e istediğiniz soketi açtım. | Open Subtitles | لقد فتحت المقبس للوحدات التى سألتنى عنها |
İçerideki ortağım Alex'in de yardımıyla bir kara kutunun yerini tespit ettik hükümetimizin en karanlık sırlarını barındıran Percy'i ve Bölüm'ü dokunulmaz yapan bir sabit disk. | Open Subtitles | "بمساعدة (آليكس)، شريكتي في الداخل..." "أكتشفنا موقع لصندوق أسود، قرص صلب يحمل أحلك أسرار حكومتنا" "ويجعل (بيرسي) و "شعبته" غير قابلين لللمس" |
Ajan Cameron Altıncı Bölüm için çalışıyor. | Open Subtitles | (العميلة (كاميرون تعمل بالقسم السادس |
Onu arayıp Jack'in Bölüm'den CTU'ya döndüğünü söyle. | Open Subtitles | اتصلى به و اخبريه ان "جاك" فى طريقه الان الى القسم |