Zaten Bütün günü boşa harcadım. İkinize de iyi günler. | Open Subtitles | أنا جد مشغول،ضاع اليوم بأكمله صحبتكما السلامة |
Bütün günü o meydanda o balona bakarak geçirdim. Sonra cevabı buldum. | Open Subtitles | قضيت اليوم بأكمله بهذا الميدان، أنظر لذلك المنطاد، وتوصّلت لجوابي. |
Eğer 1 milyon dolarım olsaydı Bütün günü seninle yatakta geçirirdim. | Open Subtitles | لو كان لدي مليون دولار لبقيت معك في السرير طوال اليوم |
- Bütün günü arkadaşlarımızı gömerek geçirdik. - Korkunçtu. | Open Subtitles | كنا ندفن أصدقاءنا طوال اليوم إنه مرعب مرعب |
Bütün günü ofisindeki lobide oturarak geçirdim, şaibeli bir iş teklifi sunmasını bekledim. | Open Subtitles | إذ قضيت اليوم كله في ردهة مكتبه بينما كان يتم صفقة عمل مريبة. |
Hadi Michael.Hep senin önceliklerin oluyor. Sadece 10 dakika.Bütün günü istemiyorum senden. | Open Subtitles | أنك رجل و هذه املاكك، اعطني عشر دقائق لم اطلب اليوم بطوله |
Bütün günü Andrea ile suçsuzluğumu kanıtlayabilmek için koşturmakla geçirdik. | Open Subtitles | بأني سأجري هنا وهناك طول اليوم مع اندريا محاولين إثباته. |
Hadi, yiyin! Bütün günü burada geçirecek değiliz! | Open Subtitles | هيا الآن، كُل لا تفكر انه لديك كل اليوم اللعين هنا كُل |
Prensliğine gitmek için acele etmeden Bütün günü birlikte geçiremeyeceğimiz için hayal kırıklığına uğradım. | Open Subtitles | لقد خاب أملي كثيراً لأني لا أستطيع أن أمضي اليوم بأكمله معكِ إذ أنك ستخرجين في عجلة من أمركِ إلى الإمارة |
Ben de Bütün günü kan ter içindeki gergin asistanlara bakarak geçireyim dedim. | Open Subtitles | تعلمين، فكرت في قضاء اليوم بأكمله وأنا أحدق في المقيمين المتعرقين والقلقين. |
Bütün günü Eun Kyul'u düşünerek geçirdiğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | أنتِ تقولين بأنكِ قضيتي اليوم بأكمله تفكرين في إن قيول ؟ |
Eve döndüğümde... Bütün günü balık tutarak geçirdiğimi zannetsem? | Open Subtitles | هل استطيع أن اعود للبيت معتقداً أنني كنت في رحلة صيد طوال اليوم أو شيئاُ من هذا القبيل؟ |
Bütün günü Ay'da geçirdim ve öğle yemeğini kaçırdım. | Open Subtitles | كُنت بسطح القمر طوال اليوم وافتقدت لوجبة الغداء |
- Kullan bunu. - Bütün günü yatakta geçirmek istetiyorsun bana. | Open Subtitles | ستعتاد عليه - يجعلني اريد البقاء في السرير طوال اليوم - |
Bütün günü bu şekilde geçirdik ve son kütüphaneye gelmiştik. | TED | فقضينا اليوم كله بفعل ذلك وكنا قد وصلنا إلى المكتبة الأخيرة. |
Bütün günü araba yıkayıp şöförlük yaparak geçiriyorsun. | Open Subtitles | أراهن بأنك قادر على قضاء اليوم كله بغسل السيارات واصطحاب السيدة مارون. |
Bütün günü, cevabı biliyorsan bahse girilip girilemeyeceğini tartışarak geçirebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا قضاء اليوم كله بالتناقش إن كان يمكنك المراهنة بينما تعرف الإجابة اعطني الـ 200 دولار |
Hızlanın biraz! Bütün günü harcayamayız! | Open Subtitles | سرعوا من المعدل ، فليس لدينا اليوم بطوله |
...Bütün günü sevişerek geçirebilirdik. 5'e kadar tabii. | Open Subtitles | لكنا تلامسنا وتلاطفنا طول اليوم |
Kastettiğim, her ihtiyaç duyduğunda küçük bir işi için oraya koşup Bütün günü geçirmek değildi. | Open Subtitles | ..لم اعني باننا نذهب الي هناك .ونقضي كل اليوم في كل مرة تحتاج فيه لشخص ما لكي يقوم ببعض العمل الكثير |
Kardeşim Nilesve ben Bütün günü onunla geçireceğiz. | Open Subtitles | تَرى، أَخّي، النيل، وأنا سَأكُونُ مَعه طِوال النهار. |
Sabah olduğunda hediyeleri açacağız artakalanları yiyeceğiz ve Bütün günü birlikte geçireceğiz, tamam mı? | Open Subtitles | وفي الصباح, سنفتح هدايا عيد الميلاد وسيكون عندنا بقايا من الطعام وسنمضي بقيّة اليوم سوياً, موافقين؟ |
Veya... belki bildiğini biliyorumdur, öyleyse Bütün günü... yanlış olanları düşünerek geçireceğim. | Open Subtitles | ربما أنا أعرف الأن لذا سأقضي بقية اليوم في التفكير في السلك الخطأ |
Hadi, gidelim. Bütün günü boş geçirmeyin. | Open Subtitles | هيا،لنذهب،ليس لدينا اليوم بطولة |
Bütün günü daha önce hiç yapmadığımız şeyleri yaparak geçirelim. | Open Subtitles | سنقوم بـ قضاء اليوم في فعل الأشياء التي لم نقوم بها أبداً من قبل. |
- Yalnız Bütün günü Annabeth'i çalıştırarak geçirdim. | Open Subtitles | مع ذلك , لقد قضيت اليوم كله بتدريب انابيث |