Çocukken buna benzer bir tane vardı. Bundan biraz daha büyüktü. | Open Subtitles | كان لدي واحدة كهذه عندما كنت صغيراً أكبر من هذه بقليل |
Evet ama tümör, tahmin ettiğimizden daha büyüktü ama boyutuna ve yerine bakıIdığında korkarım ki, nüksetme ihtimâli oldukça yüksek. | Open Subtitles | حسناً، ولكن الورم أكبر ،مما تخيلنا فى البداية ،ونظراً لحجمه وموقعه الأن أخشى أنه هناك فرصة أكبر لظهور الورم مجدداً |
Ama bütün dinozorları büyüktü. | TED | لكن جميع ما كان لديهم هو ديناصورات كبيرة. |
Ancak hava yastığı tasarımı için çok büyüktü, o yüzden başka bir sınırlama tanımlanmış oldu. | TED | لكنها كانت كبيرة جدا على نظام الأكياس الهوائية. اذا لقد تم التعرف على قيد جديد. |
Bağış çok başarılı geçti fiyatlar çok yükseltildi ve ilgi büyüktü. | Open Subtitles | فالحفل الخيري لاقى نجاحاً كبيراً إذ جمع الكثير من المال والاهتمام |
Hamile kaldığımda, yaşım Tracy'den sadece birkaç yaş daha büyüktü. | Open Subtitles | انا كنت اكبر من تراسي بعامين عندما حملت لأول مرة |
Belki daha az para aldık ama pastadan payımız daha büyüktü. | Open Subtitles | ربما حصلنا على مال أقل، لكن حصتنا من الفطيرة كانت أكبر. |
Kalbim bana üçbuçuk beden kadar büyüktü. | TED | لقد كان حجم قلبي ثلاث مرات ونصف أكبر من الحجم الطبيعي |
Daha da geride ise, enerji o kadar büyüktü ki kuarklar bile birbirine bağlanamıyordu. | TED | وبالعودة وراء أكثر، كانت الطاقة أكبر بكثير لتتمكن الكواركات من الالتصاق معا. |
Emmanuel adında bir arkadaşım bana yardım etti. Benden yaşça büyüktü ve Biafran savaşında, çocuk askerlerden biriydi. Benimle gelmeye karar verdi. | TED | ولكن كان لدي صديق، إسمه إمانويل، وكان أكبر مني بكثير، وكان جندياً في حرب البيافرا، وقد قرر أن يأتي معي. |
Sahara o zamanlar şuan olduğundan çok daha büyüktü. | TED | إن الصحراء الكبرى كانت أكبر بكثير مما هي عليه اليوم |
Senden daha büyüktü ve cüzdanı daha şişkindi ama doğrusu, canımı sıkmadığın zaman, bana onu hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | كان أضخم منك و كانت محفظته أكبر لكن صدقني عندما لا تكون مزعجاً, تذكّرني به |
Malikane gerçekten çok büyüktü ve içinde birçok uşak çalışıyordu. | Open Subtitles | كانت العزبة كبيرة جدا وكان فيها العديد من الخدم |
Suçluluk hissi öyle büyüktü ki, beni bile kuşatmıştı. | Open Subtitles | لقد كانت صدمته كبيرة جداً ، بحيث أهملني أيضا |
Yemekte yediğin salata bayağı büyüktü. | Open Subtitles | مع ذلك،كانت سلطة كبيرة جدا التي كانت لديك علي العشاء |
O kadar büyüktü ki, güneşi yansıtır... çok uzaklardaki yolculara göz kırpar... çölde yollarını kaybedip ölmelerine yol açardı. | Open Subtitles | لقد كانت كبيرة جداً لدرجة أن الرياح لا تؤثر بها |
Boğazından çıkardığımız kitle o kadar büyüktü ki nefes alamıyordun. | Open Subtitles | الورم الذي استئصلناه من حلقكِ كان كبيراً فلم تستطيعي التنفس |
Bodrumdaki delik daha büyüktü. Ne deliği? | Open Subtitles | الفجوه التى كانت فى البدروم كانت اكبر من ذلك |
Çok büyüktü, çok güzeldi, ve burada yaşıyor, bizim gölümüzde. | Open Subtitles | لقد كان كبيرا لقد كان جميلا، و يعيش فى بحيرتنا |
Parmağına taktığı taş oldukça büyüktü. | Open Subtitles | حسناً، كان ذلك خاتماً ضخماً الذي وضعه على إصبعها. |
Lisedeyken tanışmıştık. Benden büyüktü. | Open Subtitles | مجرّد شاب قابلتُه بالمرحلة الثانويّة كان يكبرني سناً |
hapiste olacağım. Bu uzay gemisi aslında Marriott Hotel büyüklüğündeydi ondan biraz daha uzun ve biraz daha büyüktü. | TED | (ضحك) إذاًهذه المركبة كان حجمها مبدئيا كحجم فندق ماريوت, أطول قليلا وأكبر قليلاً. |
Herhangi bir kediden dört kat daha büyüktü. | Open Subtitles | لقد كان حجمه أربعة أضعاف حجم أي قطة عادية |
Yaşına göre kulakları çok büyüktü ve trabzanlara sıkışmıştı. | Open Subtitles | كانتا كبيرتين بالنسبة لطفل في عمره كانت دائما ما تعلق بين القضبان |
Bir tanesi bir greyfurt kadar büyüktü. | Open Subtitles | واحدًا منهم كان كبيرًا كحجم حبه الجريب فروت |
Zamanında işkence ettiğim birini hatırlatıyorsun. Biraz daha büyüktü, daha kaslıydı. | Open Subtitles | تذكرني برجل عذبته ذات حين، لعلّه كان أضخم ومفتول العضلات عنك. |
İnsanlar öldüğünde, öyle büyüktü ki buna değdi diyebildim. | Open Subtitles | وحينما فقدنا الناس كان أمراَ كبيراَ وكنت أقول الأمر يستحق |
"Aski tanimadan ölmenin korkusu, ölüm korkusundan çok daha büyüktü". | Open Subtitles | الخوف من الموت دون معرفة أن الحب كان أعظم من الخوف من الموت نفسه |
Tabancanın boyunu gördün mü? Kendinden büyüktü. | Open Subtitles | هل رأيت حجم السلاح الذي اطلقه علينا لقد كان اضخم منه |