Beklettiğim için üzgünüm, ama sonuçları iki kez kontrol etmem gerekti. | Open Subtitles | آسفة أن جعلتك تنتظرين لكننى كنت أعيد مراجعة النتائج |
Sizi bu kadar geçe kadar Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | معذرة على جعلك تنتظرين لهذا الوقت المتأخر |
Sizi Beklettiğim için özür dilerim. Sizin için ne yapabilirim? | Open Subtitles | أنا آسف لإبقائكم تنتظرون مالذي يمكنني أن أخدمكم به |
Elimde seninle ilgili her an polise verilmek üzere Beklettiğim koca bir hard disk dolusu dosya olduğunu unutma. | Open Subtitles | لا تنسى ان معى ملفاتك على قرص صلب تحتوي على كل المعلومات تنتظر حتى يذهب به احد الى الشرطة |
Beklettiğim için üzgünüm Bayan Beaks. Sizin için ne yapabilirim? | Open Subtitles | معذرة على التأخير سيدة بيكس ما الذي يمكنني تقديمه لكِ؟ |
Beklettiğim için üzgünüm. Bir düzine ister misiniz? Vay. | Open Subtitles | أسفة لإبقائكما تنتظران هل ترغبان بدزينة لتتشاطرانها؟ |
Beklettiğim için özür dilerim, ama Genelkurmay üyeleriyle bir toplantı ayarlamakla meşguldüm. | Open Subtitles | آنا آسف , لإبقائك منتظراً سيدي الرئيس كنت أختتم إجتماع مع هيئة الأركان المشتركة عندماوصلت رسالتك |
Selam, Beklettiğim için üzgünüm. Belediye başkanı beklenenden daha uzun tuttu bizi telefonda. | Open Subtitles | أعتذر لإبقائك منتظرة كانت لدي مكالمة أخذت وقتاً أطول مما توقعت |
Sevgili Anne, seni Beklettiğim için ne kadar üzüldüğümü söyleyemem, ...ama araba dışarıda. | Open Subtitles | عزيزتي ,أنا آسف لجعلك تنتظرين لكن العربة في الخارج |
Ve de korkunç bir koca, seni balayı için bu kadar uzun süre Beklettiğim için utanmalıyım. | Open Subtitles | .و زوجفظيع. جعلكِ تنتظرين هذا المدة الطويلة لشهر عسلكِ يجب أن أكون خجلان. |
Çalışmam bitene kadar Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف أنني جعلتك تنتظرين فيما أجري تمارين القلب |
Beklettiğim için özür dilerim ama havalarını bozmak istemedim. | Open Subtitles | أسف على جعلكم تنتظرون لكني لم أرد أن أوقف التصوير |
Beyler, Beklettiğim için kusura bakmayın. | Open Subtitles | مرحبا, آسفة لجعلكم تنتظرون لكننا مشغولون جدا |
Beklettiğim için özür dilerim, ...ama gelecek perşembeye kadar bir şey yapamayız. | Open Subtitles | متأسفة لجعلكم تنتظرون لكن ليس لدينا شيء الآن حتى الخميس المقبل |
Yüzbaşı, sizi Beklettiğim için çok üzgünüm. | Open Subtitles | حسنٌ يا كابتن , أنا بغاية الأسف على جعلك تنتظر |
Sizi Beklettiğim için özür dilerim ama ilk gözlemlerimi yapıyordum. | Open Subtitles | مستر ماكوين أعتذر لكونى جعلتك تنتظر لكن هناك الكثير يجب إعداده |
Beklettiğim için üzgünüm ama biraz erken geldiniz. | Open Subtitles | آسفه لجعلك تنتظر لكنك بكرت قليلا فى الحضور |
Beklettiğim için kusura bakmayın. Biraz eleman eksikliği çekiyoruz. | Open Subtitles | آسفة على التأخير ولكن تعوزنا المساعدة اليوم. |
Merhabalar, Beklettiğim için çok üzgünüm. | Open Subtitles | مرحباً, أنا متأسف لجعلكما تنتظران اسمي فريد بوبيك |
Beklettiğim için üzgünüm ama acele etmeliyiz. | Open Subtitles | عذراً لإبقاءك منتظراً ولكن كان علينا إجراء بعض الخطوات |
Uzun süre Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لابقائك منتظرة |
Yarbay Carter, Dr Jackson. Beklettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | كولونيل كارتر , د,جاكسون آسف لإبقائكم منتظرين |
Sizi Beklettiğim için özür dilerim, imparator. | Open Subtitles | أنا اعتذر منك على ابقائك منتظرا سمو الامبراطور |
Beklettiğim için özür dilerim Sayın Bakan. | Open Subtitles | معذرة عن تأخري عنك، سيّدي الوزير |
Oh, Natalie, merhaba Beklettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | مرحباً. أَنا آسفُ لإبْقاء أنت تَنتظرُ. ذلك بخيرُ. |
Beklettiğim için üzgünüm. Konuşacak çok şey vardı. | Open Subtitles | اسفة كان عليك ان تنتظري كان هناك الكثير ليتم مناقشته |
Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة على التأخر |
Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أسفة على إنتظاركم. |
Beklettiğim için kusura bakmayın. Telefondaydım. | Open Subtitles | أسف لانى أبقيتك منتظر كنت مشغول على التليفون |