Martin için üzüldüm ama bunlar Benden istediğin soda kutuları değil. | Open Subtitles | أنا آسف بشأن مارتن، لكنها ليست زجاجات صودا ما طلبته مني |
Bebeğim, evlendiğimizden bu yana Benden istediğin her şeyi yaptım. | Open Subtitles | عزيزتي, منذ أن تزوجنا لقد قمت بكل شيء طلبته مني. |
Benden istediğin şey hakkında düşünmedin bile. | Open Subtitles | عدا شهر عسل واحد لم تفكر حتى فيما تطلبه مني |
Umarım Benden istediğin şeyleri almışımdır. | Open Subtitles | أرجو أن أكون حصلت على أشياء كنت تريد مني أن تحصل عليها. |
Yaşarken Benden istediğin ve şimdi... seni huzursuz eden, demek istedim. | Open Subtitles | أعني شيئا كنت تريدينه مني عندما كنت على قيد الحياة؟ ربما كان هذا ما أحضر شبحك و لا يتركك ترقدين في سلام |
Hayır, Benden istediğin şeye hazır değilim ama. | Open Subtitles | أنت مستعد لا، لكنني لست مستعد بما تريدين مني |
Dün Benden istediğin şeyi yapacağım konusunda karar verebilir miyim, bilmiyorum, Ted." | Open Subtitles | انا لا اعرف ان كنت استطيع اتخاذ قرار بفعل ما طلبته مني بالامس |
Ve bunu yapamam. Benden istediğin şeyi yaptım. | Open Subtitles | وأنا لا يمكنني هذا لقد قمتُ بما طلبته مني |
Böyle olmamalıydı. Benden istediğin her şeyi yaptım. Arkadaşlarına yardım et. | Open Subtitles | لم يفترض أن يحدث مثل هذا لقد فعلت كل شيء طلبته مني |
Benden istediğin her şeyi harfiyen yerine getirdim ve bir daha bu ailenin bir üyesi olamayacağım. | Open Subtitles | فعلت كل شيء طلبته مني ولن أكون أبداً جزءاً من هذه العائلة |
Ben sadece... Benden istediğin şeyi bırakmak için geldim. | Open Subtitles | جئت فقط لأعطيك الشيء الذي طلبته مني |
Benden istediğin her şeyi yaptım. Sana altınını getirdim. | Open Subtitles | أنا فعلت ما طلبته مني وأحضرت لك ذهبك |
Benden istediğin basit bir şey değil. | Open Subtitles | إنه ليس بالأمر اليسير هذا الذي تطلبه مني |
Benden istediğin şeyin sonuçlarını biliyor musun? | Open Subtitles | أتدرك مدى خطورة ما تطلبه مني ؟ |
Maddi durumun hakkında düşünüyordum da hani Benden istediğin o borç. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر عن وضعك المالي وفيما يتعلق بذلك القرض، الذي تريد مني توقيّعه |
Benden istediğin her şeyi tek kelime etmeden yerine getireceğim. | Open Subtitles | سأفعل بالتأكيد ما تريد مني فعله بلا تذمر |
Bakacağız. Benden istediğin ne? | Open Subtitles | رأيت ذلك ، و ما الذى تريدينه مني ؟ |
Sadece Benden istediğin şeyi yapıyordum. | Open Subtitles | كنت أفعل فقط ما تريدين مني أن أفعل |
Beni polislere teslim edeceğini, gangsterlere vereceğini söylersen sana söz, Benden istediğin her neyse alabilirsin. | Open Subtitles | أخبرْني بأنّك ستبعدني عن القانونِ،عن أفرادِ العصابة وأنا أَعدْك، يمكنك أن تأخد ما تريده مني. |
Benden istediğin her şeyi elimden geldiğince yaptım, biliyorsun. | Open Subtitles | لقد عملت كل شئ تريده منّي, تعرف |
Benden istediğin şeyi getirdim. | Open Subtitles | لقد أحضرت معي ما طلبته منّي بالضبط |
Benden istediğin zaman eve gelmediğim için çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة اني لم آتي الى المنزل عندما طلبت مني ذلك |
Benden istediğin zamanı sana verdim. | Open Subtitles | أردتي البعض من وقتي وقد منحتك إياه |
Son günlerimi mutlu bir şekilde yaşamama yetecek kadarı yeterli. Aynı senin de Benden istediğin gibi. | Open Subtitles | ما يكفيني لأعيش بسعادة لبقيّة حياتي، مثلما أردتِ منّي |
Benden istediğin şeyler hakkında. | Open Subtitles | عن الشيء الذى طلبتيه مُسبقاً |