Bir zamanlar insandı ama ben dev savaşlarına çağrıldığımda Beni korumak istedi. | Open Subtitles | كان رجلاً فيما مضى لكنْ حين استدعيت إلى حرب الغيلان أراد حمايتي |
Tüm bu saçmalıkların Beni korumak için olduğunu söylemeye kalkma, çünkü bunu biliyoruz. | Open Subtitles | ولا تقولي لي أن كل تلك الإجراءات تهدف إلى حمايتي, لأنه أمر غير مفهوم |
Çünkü hep, Beni korumak için oradaydın. | Open Subtitles | لأنك كنت تحميني ولكني عرفت بأنك لن تأتي هذه المرة |
Eğer bir şey hatırlıyorsanız, lütfen kendinizi Beni korumak zorunda hissetmeyin. | Open Subtitles | إذا رأيت شيءاً... من فضلك لا تشعر بأنّك يجب أن تحميني |
Ayrıca, ikiniz de Beni korumak içiin buradasınız, değil mi? | Open Subtitles | بجانب إنني لدي إنتما الإثنان لحمايتي .. أليس كذلك ؟ |
Gerçekten bir şey olursa Beni korumak için gayret göstereceğine de inanıyorum. | Open Subtitles | وأنا كذلك أعتقد أنك ستبذل جهدك لحمايتي إذا ما حدث أي شيء |
Aklım Beni korumak, neler olduğunu gizlemek için çok çaba harcadı. | Open Subtitles | لقد قضى عقلي الكثير من الوقت محاولاً أن يحميني... يقيني مما حدث لي |
Garip bir şekilde bunların hepsini Beni korumak için yapmış. | Open Subtitles | هل تعلم أنه من الغرابة بأنه فعل كل ذلك ليحميني |
Bu hem Beni korumak hem de bana temas etmek içindi, değil mi? | Open Subtitles | حسناً , ذلك كان بين حمايتي و ملامستي أليس كذلك ؟ |
Evet yaptım. Beni korumak uğruna kasabalarını mahvettiler. | Open Subtitles | نعم, إنها كذلك, لقد تدمرت مدينة هؤلاء الناس أثناء محاولتهم حمايتي. |
Ve şimdi de her şeyi Beni korumak için yaptığını söyleyeceğin bölüme geldik. | Open Subtitles | و هذا هو الجزء الذي ستخبرني فيه كيف أن كل شئ تقوم به هو من أجل حمايتي |
Bugün yaptığın her şeyin Beni korumak için olduğunu da biliyorum. Biliyorum. | Open Subtitles | وأعلم أنّ كل شئ قمتِ به اليوم كان لمحاولة حمايتي. |
Beni korumak için tüm bu riskleri neden alıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تقوم بكل هذه المخاطرة لكي تحميني ؟ |
Neden Beni korumak için bunca riski göze alıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تقوم بكل هذه المخاطرة لكي تحميني ؟ |
- Polise bize saldırdığını Beni korumak için vurduğunu söyleyeceğiz. | Open Subtitles | أخبري الشرطه بأنه هاجمنا وبأنكِ أطلقتِ عليه من أجل أن تحميني |
Sende Beni korumak için bunu yapardın biliyorum. Oh, Tanrım, şimdi yapma, şimdi cevap verme. | Open Subtitles | اعلم بأنك فعلتها من اجل ان تحميني يا إلهي، الان لا ، لا تجيبه |
Ve bil diye söylüyorum, babamın yanında olmamı engellemek Beni korumak olmuyor. | Open Subtitles | ولمعلومات, ابقائي بعيدا عن هناك لاكون مع والدي هي ليست الطريقة لحمايتي |
Sakın Beni korumak için buna kalkışma Johnny Cage. | Open Subtitles | لا تتجرأ على القيام بهذا لحمايتي جوني كايدج |
Sende bu yüzden buradasın. Beni korumak, benim için endişelenmek iyi bir baba olmak için buradasın. | Open Subtitles | لذلك أنت هنا الآن , لحمايتي , لخَوَّفك علي |
Anlamalısınız. Ablam ne yaptıysa Beni korumak için yaptı. | Open Subtitles | يجب عليكم أن تفهموا أي شئ قامت به أختي كان لحمايتي |
Beni korumak istiyor ve benden de onu korumamı istiyor. | Open Subtitles | يحذرني يريد أن يحميني ويريدني أن أحميه |
Onun Beni korumak için orda olduğunu düşündüm ama o bana durmamı söyledi. | Open Subtitles | ظننت بأنه كان هناك ليحميني و لكنه طلب مني أن أتوقف |
Beni korumak için bir dedikodu yazarına para verdiğini öğrenirsem seni eşek sudan gelinceye kadar döverim. | Open Subtitles | إذا اكتشفت أنك قمت بدفع أموال لصحافية مجلة فضائح لتحميني منها, سأضربك بلا رحمة. |
Beni korumak için ne gerekiyorsa yapın ancak bu tehdit soruşturmasının gizli tutulmasını istiyorum. | Open Subtitles | افعلوا ما عليكم لحمايتى, لكننى أريد ان يكون التهديد و التحقيقات و كل شىء فى سرية تامة |
Beni korumak istediğini biliyorum ama Nikita'ya söz verdim. | Open Subtitles | أُدرك أنك تُريد حِمايتي (ولكني قطعت وعداً لـ(نيكيتا |