Beni uzaktan izlemeni istiyorum. Benim için bunu yap. | Open Subtitles | أريدك أن تـُبقيني داخل إطاري، افعل هذا من أجلي |
Benim için bunu yapar mısın? Terry'i telefonda tutacağım, söz veriyorum. | Open Subtitles | افعلي هذا من أجلي سأبقي تيري على الهاتف، أعدك |
Benim için bunu yaptığına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع أن أصدق أنكِ تفعلين ذلك من أجلي |
Benim için bunu yapmış olmasını bilmek bile yetmez mi? | Open Subtitles | أليس هذا شيئاً مؤثراً ، أنه فعل ذلك من أجلي ؟ |
Yani Benim için bunu yapmak zorunda olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد أنت تعلم , لم يكن يجب عليك فعل كل هذا لأجلي |
Tamam, Benim için bunu yaparsan patronunun işini kurtaracak olan bilgiyi veririm. | Open Subtitles | حسناً,حسناً,حسناً إذا عملتِ هذا لي أنا سأعطيكِ المعلومات التي تدعى رئيسكِ يحتفظ بعمله |
Benim için bunu yaparsan istediğin şekilde giyineceğim. | Open Subtitles | إذا قمتي بعمل هذا من أجلي سوف أقوم بعمل أي شيء تريدينه بطريقتك |
Eğer beni seviyorsan, Benim için bunu yaparsın. | Open Subtitles | إذا كنت تحبني ،ستفعل هذا من أجلي |
Benim için bunu yapabilecek misin? | Open Subtitles | هل تظن أنك يمكنك أن تفعل هذا من أجلي ؟ |
İstemiyorum... Benim için bunu yapmanı istemiyorum. | Open Subtitles | ...أنا لا أريد أنا لا أريدك ِ أن تفعلي هذا من أجلي |
Yani, Benim için bunu yapacak biri gelmiyor aklıma. | Open Subtitles | أعني، لا أعرف أحداً يمكنه فعل ذلك من أجلي |
Telefonunu açmıyor, mesaj kutusu da dolu. Benim için bunu yapar mısın? | Open Subtitles | هو لا يرد على الهاتف، وبريده الصوتي ممتلئ، هلا تفعلين ذلك من أجلي |
Benim için bunu yaptığınıza inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أكاد أصدّق أنكما فعلتما ذلك من أجلي. |
Sen Benim için bunu yaparsan ben de matematik ödevini yaparım. | Open Subtitles | إذا فعلتي هذا لأجلي , ســـ سأحل لكِ واجب الرياضيات , |
Sıkıcı bir iş ama, Benim için bunu yaparsan, | Open Subtitles | أعلم أنه سياسي قليلاً ، لكن لو فعلتِ هذا لأجلي سيجعلني هذا سعيداً جداً |
- Benim için bunu yapabilir misin? - Yalnızca neler olduğunu bana da söylersen. | Open Subtitles | ـ هل يمكنك فعل هذا لأجلي ـ فقط إذا أخبرتيني ما الذي يجري |
Düzenlemem, dosyalamam ve depolamam gereken bir sürü şeyim var ve Benim için bunu yapabilir misin diye merak ediyordum. | Open Subtitles | التي بحاجة لتنظيمها و ارجاعها للأرشيف و كنت اتسائل عما اذا كنت تستطيع فعل هذا لي |
Sadece Benim için bunu yapmana gerek yok. | Open Subtitles | حسناً، ليس عليك القيام بهذا من أجلي وحدي |
Hepsi aynı şeyi söylediler: "Çünkü onlar da Benim için bunu yapardı." | TED | فكان أن كانت إجابتهم واحدة: "لأنهم كانوا ليقوموا بذلك من أجلي أيضا." |
Eğer Benim için bunu yapmak istemiyorsan, söylemen yeterli. | Open Subtitles | إذا لم تكوني تريدين فعل ذلك لأجلي فكل ما عليكِ سوى ان تخبريني بذلك |
Benim için bunu yaptığına inanamıyorum. - Onu tanımıyorum bile. | Open Subtitles | لا اصدق انه فعل هذا من اجلي لم اكن اعرفه حتى |
Sen Benim için bunu yap... ben de sana kim olduğumuzu söyleyeyim. | Open Subtitles | أتفعل ذلك لي... ...عندها سأخبرك من نحن |
Benim için bunu yapabilir misin? | Open Subtitles | .هليمكنك. هل يمكنك فعل هذا ليّ ؟ |
- O lezbiyen Benim için bunu yapmazdı. | Open Subtitles | ما كانت تلك السحاقية لتفعل هذا لى. |
Henüz bilmiyorum. Benim için bunu araştırır mısın? | Open Subtitles | أنا لا علم بعد إبحثى عن هذا لأجلى |
Benim için bunu yapar mısın? | Open Subtitles | هل يمكنك فعل ذلك لأجلى ؟ |
Gordo'nun Benim için bunu yaptığına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع ان اصدق ان جوردو فعل ذلك من اجلى |