Diğer normal beyinle karşılaştırarak ön lobdaki kıvrımların azlığına ve ön lobun ortasındaki belirgin bozulmalara... | Open Subtitles | لاحظوا ايها السيدات و الساده ندره الثنايات عي الفص الأمامي بالمقارنه بهذا المخ الطبيعي |
Vücudun hücrelerine bir seri protein ve enzim üretmesi için emir veriyoruz, bu da deri, sinir sistemi ve beyinle etkileşime giriyor. | Open Subtitles | و هو يجعل خلايا مختلفة تنتج سلسلة من البروتينات و الإنزيمات و التى تتفاعل مع الجلد و الجهاز العصبى و المخ |
Acı sinirlerin beyinle konuşmasından başka bir şey değildir. | Open Subtitles | الألم ليس أكثر من الاعصاب التى يتم توظيفها لتوجية المخ |
Ve bunu beyinle, insan beyniyle izlediğimi farkederim. -bilinen evrendeki en kompleks yapıyla- | TED | وأدرك أنني ألاحظ هذا بدماغ، الدماغ البشري، أكثر شيء معقد في الكون المعلوم. |
Bizler laboratuvarımda sosyal beyinle; yani diğer insanları anlamak ve diğer insanlarla iletişime geçmek için kullandığımız beyin bölgelerinin ilişkisiyle ilgileniriz. | TED | في المختبر، نهتم بالدماغ الإجتماعي، وهو شبكة مناطق الدماغ التي نستخدمها لفهم الأشخاص الآخرين والتفاعل معهم |
Ve bugünkü konuşma beyinle ilgili -- Hey! Oralarda bir yerde bir "beyin hayranı" var. | TED | و محاضرة اليوم ستكون عن الأدمغة و، نعم, في مكان ما هناك لدي معجب بالدماغ. |
Nörondan, beynin gelişiminden, hastalığından, görme yetisinden ve beyinle ilgili merak ettiğiniz her şeyden bahsediyordu. | TED | وتحدثوا عن الخلية العصبية و التطور و المرض و الرؤية و كل الأشياء التي قد ترغب بمعرفتها عن الأدمغة. |
beyinle kaslar arasındaki sinyalleri bloke ederler. | Open Subtitles | إنهما يصدان الإشارات العصبية من المخ إلى العضلات |
beyinle uğraşmak adına yerlerini değiştirmiş ki? | Open Subtitles | منالجثثويتركهاسليمة... ويبعثر أجزاء المخ فحسب؟ |
Evet beyinle alakalı rahatsızlıklar genetik olabiliyor ama kişiliğin belirlenmesinde çevresel faktör de önemli. | Open Subtitles | حسناً، أجل، كيمياء المخ السيئة ،يمكن أن تكون وراثية ...لكن البيئة تلك خاصة بالفرد، صحيح؟ |
beyinle ilgili bir şey. | Open Subtitles | إنها من تأثيرات المخ |
Genelde böbreklerin beyinle ilgisi olmaz. | Open Subtitles | الكلية لا تخرب المخ عادةً |
Oldukça heyecan verici olan haber ise, zihinsel hastalık ve uykunun ilişkili olmadığı ama fiziksel olarak beyinle bağlantılı olduklarıdır. | TED | والأخبار المثيرة حقا هي أن المرض العقلي والنوم غير مرتبطين ببساطة ولكنها مرتبطة فعلياً داخل الدماغ. |
Hesaplayıcı beyinle çalışan kişiler ise onu tembel bir çırağa benzetti. | TED | في حين قال الناس مع الدماغ المحسوب لقد كان مجرد مبتدئ ممل |
Büyük beyinle nasıl konuşacağımızı öğrendik -- lezzet ve ödüller yardımı ile, biliyorsunuz. | TED | لقد تعلمنا كيف يتم التواصل مع الدماغ الرئيسي عن طريق المذاق والفائدة |
İşler haldeki sinir sistemiyle, beyinle yönetilmemiz gerek ve arkadaşınınki dirilme noktasını geçmek üzereydi. | Open Subtitles | يجب أن نعمل من خلال نظام مزعج يديره الدماغ وصديقك كان بالقرب من بعث جديد |
Gerçekten etkileyiciydi. İnsan, beyinle ilgili çok şey bilindiği izlenimine kapılabilir. | TED | كان رائعا للغاية. ويمكن للمرء أن يكون لديه الانطباع بأننا حقا نعرف الكثير عن الأدمغة. |
Dediler ki: "Yo, beyinle ilgili teorik çalışma yapamazsın. | TED | و قالوا: لا, لا يمكنك دراسة الجانب النظري عن الأدمغة. |
beyinle ilgili ne kadar çok şey bildiğimizi hayal bile edemezsiniz. | TED | لا يمكنكم تخيل كم التفاصيل التي نعرفها عن الأدمغة. |
beyinle ilgili bunca şey biliyoruz. | TED | إن لدينا كل هذا العلم عن الأدمغة. |