Seni polise bildirmek lazım. Çok çirkin bir davranış! | Open Subtitles | يجب أن أبلغ عنك الشرطة أنت خطر على الجمهور |
Yüzbaşı, dün gece geldiğimize yükleme rampasında meydana gelen bir olayı bildirmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أبلغ عن حادثة حدثت على رصيف التحميل |
Memur Bauer, size birden fazla cinayeti bildirmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد التحدث للمفتش باير أريد الإبلاغ عن جريمه متعدده |
Denizaltılar konumlarını ve hızlarını bildirmek için... "kullanırlar. | Open Subtitles | الغواصات تستعملها في التبليغ عن موقعها ومسارها وسرعتها.. |
Üzülerek bildirmek isterim ki, raporum tamamen doğru değildi. | Open Subtitles | يؤسفني ان أبلغك ان تقريري ليست دقيق تماما. |
Ruh çağıran büyücüyü ve Şerif Northman'ı gözaltına aldığımı bildirmek istedim. | Open Subtitles | فقط أردت إعلامك بأن لدي الوسيطة الروحية والعمدة نورثمان معتقلين بحوزتي. |
Kaçak yolcuları kaptana bildirmek zorundayım. Başın büyük belada. | Open Subtitles | يجب أن أبلغ الكابتن عن جميع المسافرين المتهربين، أنت في مشكلة الآن |
Çalıntı bir kaç eşya hakkında yer bildirmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أبلغ عن مكان بعض البضائع المسروقة |
Acil bir durum bildirmek istiyorum. | Open Subtitles | نعم, أهلا.. كيف حالك؟ أريد أن أبلغ عن حالة طارئة |
Evet memur bey, bir kaçırılma olayını bildirmek istiyordum. | Open Subtitles | نعم، ضابط. نعم، أود أن الإبلاغ عن الخطف. |
12. katta bir arıza bildirmek istiyorum. Elektrikler kesildi. | Open Subtitles | إريد الإبلاغ عن مشكلة في الدرو ال12 الكهرباء إنقطعت |
Biliyorsun çalışanların düzgün olmayan davranışlarını bildirmek zorundayım. | Open Subtitles | تعرفين أن علي الإبلاغ عن سوء سلوك الموظفين. |
Bunu bildirmek zorundasın, ama oradaki varlığını nasıl açıklayacaksın? | Open Subtitles | عليكَ التبليغ عن ذلك , لكن كيف ستفسّر سبب وجودك في مكتبه ؟ |
Onu kayıp olarak bildirmek istiyorsunuz ama ne kimlik numarasını biliyorsunuz ne de yakın akrabasısınız. | Open Subtitles | قبل التبليغ عن شخص مفقود أنتي لا تعرفين هويته أنتي أيضاً لستِ أحد أقربائه القانونيين |
Ve benim görevim de size kürkün yakınlarında bir yere giderseniz..... sizi hapishaneye geri göndereceğimi bildirmek. | Open Subtitles | ومن واجبي أن أبلغك بأنه في حالة اقترابك من الفراء فسأعيدك إلى السجن |
Vadime gelen gidenleri sana bildirmek zorunda olduğumu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أن لدي شرف إعلامك بالذهاب والعودة في مزرعتي |
Karen kaybolduğunu bildirmek için iki gün beklediğini de biliyorum. | Open Subtitles | أعرف بأنها قد انتظرت ليومين قبل أن تبلغ عن اختفاءه |
- Telefondaki ses depodaki silahı bildirmek için aradığımda. | Open Subtitles | -لقد كان صوتاً على الهاتف عندما اتصلت لأبلغ عن أن المسدس في الحجز |
Bu keşfin liderlerinin çok ciddi yargı hataları olduğunu görevim olarak bildirmek isterim. | Open Subtitles | إننى أرى أن من واجبى إبلاغك بوجود أخطاء خطيرة فى تقدير المخاطر |
Geldiğimi bildirmek için büromun sizi aradığını söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن مكتب المحامي العام أبلغكم لتسهيل مهمتي |
Size az önce 15,000 dolarlık bir çek aldığımı bildirmek istedim. | Open Subtitles | لقد أردت فقط أن أعلمكم $أنني تلقّيت لتوّي شيك بمبلغ 15.000 |
İyi akşamlar, General. Tuttuğum oylamanın sonuçlarını bildirmek istiyorum. | Open Subtitles | مساء الخير أيها الجنرال , أريد عمل تقرير عن أستفتاء خاص أقوم به |
Sanırım saldırıya geçmeden önce yerimizi bildirmek akıllıca olur. | Open Subtitles | اعتقد انه من الحكمة ان نبلغ بموقعنا قبل الهجوم |
O aşağı düştüğünde, olayı bildirmek için lobiye inmiştim. | Open Subtitles | كنت في الردهة للإبلاغ عن الأمر عندما وقع |
Kaybolduğunu bildirmek için sabaha kadar beklemeniz lazımdı. | Open Subtitles | يجب عليكي أن تنتظري حتى الصباح للتبليغ عن فقدانه |
Mr. Harper, ben avukatım, sizi James Richards adına istihdamınızın sona erdiğini bildirmek için arıyorum. | Open Subtitles | سيد هاربر، أنا محامي أتصل بالنيابة عن جيمس ريتشاردز لأعلمك أن توضيفك |