Biziz. Burada değiliz. bir hayatımız var. | Open Subtitles | هذا نحن, نحن لسنا هنا لدينا حياة, تجاوز ذلك |
İyi bir hayatımız vardı. | Open Subtitles | كانت لدينا حياة كريمة انت و انا معاَ يا وارين |
Dönebileceğimiz bir hayatımız olmasını sağladığınız için teşekkürler. | Open Subtitles | حسناً، شكراً لأنك تأكدت أن يبقى لنا حياة نعود إليها. |
Açıkçası ne kadar şikayet etsem de harika bir hayatımız oldu. | Open Subtitles | ولأكون صادقا معك بالرغم من كل الشكوك... . كان لنا حياة رائعة |
Burada yaşamaya niyetim yok. Çok farklı bir hayatımız olacak. | Open Subtitles | ليست لدى النية لأعيش هنا سوف نعيش حياة مختلفة تماماً |
Orada mükemmel bir hayatımız vardı, ve olağandışı bir şey yapmaya karar verdik. | TED | عشنا حياة رائعة هناك، وقررنا أن نفعل شيئا غير إعتيادي. |
Beraber iyi bir hayatımız olurdu. Gerçekten güzel bir hayat! | Open Subtitles | كان يمكننا أن نحيا حياة رائعة مع بعضنا البعض |
O bu işi almadan önce güzel bir hayatımız vardı. | Open Subtitles | كانت لدينا حياة رائعة قبل أن يتولى هذا العمل |
Bunu yapmaya devam ettikçe asla normal bir hayatımız olmayacak. | Open Subtitles | نحن لن يكون لدينا حياة طبيعية أبداً طالما نحن نفعل ما نفعل |
Bunu yapmaya devam ettikçe asla normal bir hayatımız olmayacak. | Open Subtitles | لن تكون لدينا حياة طبيعية طالما نقوم بهذا |
Babanı sevdim, güzel bir hayatımız oldu. | Open Subtitles | كنت احب والدك , وكانت لدينا حياة جيدة سويآ |
bir hayatımız var ve sen onu yazdığın kitaplarda kullanıyorsun. | Open Subtitles | لدينا حياة و قد كنتَ تستخدمها لتأليف كتبك |
Açıkçası ne kadar şikayet etsem de harika bir hayatımız oldu. | Open Subtitles | ولأكون صادقا معك بالرغم من كل الشكوك... . كان لنا حياة رائعة |
Natesville'de torunumuzla vazgeçilmesi zor bir hayatımız olduğunu farkettik. | Open Subtitles | لقد ادركنا بأنه لنا حياة في "ناتسفيل"، مع حفيدتنا، هذا مهم للغاية من ان نغيب عنه. |
Normal bir hayatımız olsun istiyor. Ben de öyle. | Open Subtitles | يريد لنا حياة طبيعية أنا أريد ذلك, لكن |
Bu adada sağlıklı, temiz bir hayatımız vardır. | Open Subtitles | هنا على الجزيرة، نحن نعيش حياة نظيفة وصحية |
Son kez söylüyorum; ben kocamı sevmiştim. Rahat bir hayatımız vardı. | Open Subtitles | أقولها للمرة الأخيرة، أحببت زوجي و كنا نعيش حياة هنيئة و قد فارق الحياة الآن |
Seninle güzel bir hayatımız oldu. Evet. | Open Subtitles | عشنا حياة مرفَّهة أنا وأنت, نعم |
Giderse normal bir hayatımız olacağını düşündüm. | Open Subtitles | فكرت فقط أنه حالما سيذهب بإمكاننا أن نحيا حياة طبيعية |
Bak, büyük bir hayatımız olacak. | Open Subtitles | أنتي.. إسمعي, سوف نحظى بحياة كبيرة وجميلة |
Başka bir hayatımız olur muydu? | Open Subtitles | و إستطعنا الحصول على حياة مختلفة ؟ |
Mutluyduk beraber. Beraber iyi bir hayatımız vardı. | Open Subtitles | لقد كنا سعيدان معاً، لقد حضينا بحياة جيدة معاً |
Ben o adama deli oluyorum. Aynı evde yaşıyoruz. bir hayatımız var. | Open Subtitles | انا مجنونة بهذا الشخص, أعيش معه لدينا حياة معاً. |