Hayır, böyle bir şey uydurmalıyız ki, inandırıcı bir hikâyen olsun. | Open Subtitles | لا، أترى، هذا ما يجب أن نؤلفه ليكون لديك قصة مقنعة |
En azından şimdi arkadaşlarına anlatacak güzel bir hikâyen oldu. | Open Subtitles | على الاقل الآن لديك قصة رائعة لتخبرها لاصدقائك |
Evlat, farklı bir hikâyen varsa, şimdi anlatsan iyi olur. | Open Subtitles | هل لديك قصة أخرى؟ من الأفضل أن تخبرني الآن |
Evlat, farklı bir hikâyen varsa, şimdi anlatsan iyi olur. | Open Subtitles | هل لديك قصة أخرى؟ من الأفضل أن تخبرني الآن |
Senin de bir hikâyen vardır. | Open Subtitles | أنت لديك قصة أيضاً |
Korkunç bir hikâyen olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن لديك قصة مخيفة |
Anlatacak bir hikâyen mi var? | Open Subtitles | هل لديك قصة لتسردها؟ |
Roman, belki hokey ile ilgili ilginç bir hikâyen vardır, ya da renkli bir ayrıntı? | Open Subtitles | (رومان) ، ربما لديك قصة مثيرة عن الهوكي أو قصة ملونة؟ |
Senin gibi birinin Londra'da olduğunu düşünürsek bence bir hikâyen vardır. | Open Subtitles | (بالنظر أليك، هنا بــ(لندن فإني أظن أن لديك قصة |
Anlatman gereken harika bir hikâyen var. | Open Subtitles | لديك قصة رائعة ترويها |
Hayatta bir defa yaşanabilecek tecrübelerinden bahsetmişken Kent Basra'da geçirdiğin zaman hakkında büyüleyici bir hikâyen vardır kesin. | Open Subtitles | (بالتحدث عن الخبرات فى الحياة الواحدة يا (كينت أنا أفهم أن لديك قصة مدهشة |
Harika bir hikâyen var Daniel. | Open Subtitles | لديك قصة كبيرة، (دانيال) |