Sovyetler Birliği'nde kaçakçılık işleriyle uğraşmıştı ve 1979'da geri geldi. | Open Subtitles | قضى فترة سجن في الاتحاد السوفيتي لتجارته في السوق السوداء |
Sovyetler Birliği'nde tarım öğrenen uzmanlar için Rusça dil eğitmeni. | Open Subtitles | مدربة لغة روسية للمتخصصين الذين يدرسون الزراعة في الاتحاد السوفييتي |
İşte oradayız, yalnızca Avrupa Birliği'nde değil, tüm Avrupa'da, en alt sıradayız. | TED | وها نحن ، ليس فقط في المركز الأخير في الاتحاد الأوروبي، وإنما الأخير في أوروبا ، في الأسفل تماما. |
1964'de Sovyetler Birliği'nde çalmıştım. | Open Subtitles | لقد عزفت الموسيقى في الاتحاد السوفيتي عام 1964 |
50 sene önce eski Sovyetler Birliği'nde, bir grup mühendis, büyük bir objeyi gizlice tenha bir kırsala taşıyordu. | TED | منذ خمسون عام في الإتحاد السوفيتي القديم كان فريق من المهندسين ينقلون بسرية جسما كبيرا عبر الريف المهجور |
Eskiden Sovyetler Birliği'nde yaşadığım için beni tutukladılar. | Open Subtitles | لقد أعتقلونى لأنني عشت في الاتحاد السوفياتي |
Bir çete de olabilir. Sovyetler Birliği'nde seri katil yoktur. | Open Subtitles | أو عبارة عن عصابة لا يوجد قتلة متسلسلين في الاتحاد السوفيتي |
Herkes biliyordu ki, ünvan... Sovyetler Birliği'nde kalmalıydı. | Open Subtitles | الجميع يعلم أن التاج يجب أن يبقى في الاتحاد السوفياتي |
Bu uçak yetkisiz bir şekilde Sovyetler Birliği'nde bekliyor. | Open Subtitles | هذه الطائرة لا تملك ترخيصاً امنياً بالبقاء في الاتحاد السوفييتي |
Bir yanda bu, bir yanda Olivia varken Sovyetler Birliği'nde yaşıyor gibiyiz. | Open Subtitles | بين هذه الفتاة وأوليفيا، تشعر أنك تعيش في الاتحاد السوفياتي. |
Hayır, Sovyetler Birliği'nde yaşamış olduğum için beni alıyorlar. | Open Subtitles | لا، هم أخذوني على خلفية إقامتي في الاتحاد السوفيتي |
Doğru, Sovyetler Birliği'nde yaşamış. Ama neden? | Open Subtitles | لقد عاش بالفعل في الاتحاد السوفياتي, ولكن لماذا؟ |
Kendisi hem dahi bir fizikçi Sovyetler Birliği'nde mahsur kalmış göç etmesine izin verilmeyen Yahudilerin sözcüsü. | Open Subtitles | إنه فزيائي عظيم وداعية بليغ لهؤلاء الرافضون اليهوديون الذين ما زالو محتجزين في الاتحاد السوفيتي |
Kendisi hem dahi bir fizikçi hem de kendisi gibi Sovyetler Birliği'nde mahsur kalmış göç etmesine izin verilmeyen Yahudilerin sözcüsü. | Open Subtitles | إنه فيزيائي لامع ومحامٍ فصيح عن هؤلاء اليهود المرفوضين الذين لازالوا محاصرين في الاتحاد السوفيتي، |
Sovyetler Birliği'nde mahsur kalan Yahudi muhalifler Polonya'daki Katolikler. | Open Subtitles | منشقيين يهود محاصرين في الاتحاد السوفييتي كاثولكيين في بولندا |
Şu an Sovyetler Birliği'nde yaşadığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرف انه الان يقيم في الاتحاد السوفيتي |
Şu an Sovyetler Birliği'nde yaşadığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعلم أنه يقيم الآن في الاتحاد السوفيتي؟ |
Soyvetler Birliği'nde hapse girmek ne denli kolaydır, bilir misiniz? | Open Subtitles | هل تعلم كم هو من السهل الذهاب للسجن في الاتحاد السوفييتي؟ |
Ama Sovyetler Birliği'nde sürekli bir tehlike var. | Open Subtitles | ولكن في الإتحاد السوفييتي الخطر كان .دائما محدق |
Sovyetler Birliği'nde Korolev vakit kaybetmeden harekete geçti. | Open Subtitles | في الإتحاد السوفيتي تصرّف كوريالوف فورا |
Sovyetler Birliği'nde hiç bir zaman yemezler. | Open Subtitles | في الإتحاد السوفيتي لا يأكلون مطلقاً |