o zaman borçlu olduğum insanlar, seni öldürmeye karar kılabilirler. | Open Subtitles | عندها الرجل الذي أدين له قد يقرر أن يقتلكِ |
borçlu olduğum adamla işleri düzeltmek için... | Open Subtitles | لتسوية الأمور مع ذلك الرجل الذي أدين له بالمال |
Ölü insanlardan konuşmuşken, ödeme yapmazsam borçlu olduğum Frankie Steamroller dirseklerimi kıracak. | Open Subtitles | بالحديث عن أناس يموتون، لو لم أدفع لفرانكي ستيمرولر ما أدين به له، سيزيل مرفقيّ. |
- Billy'e borçlu olduğum şeyi. | Open Subtitles | - "ما أدين به لـ "بيلي- |
Ama bunu ilk alan en çok borçlu olduğum kişi olacak. | Open Subtitles | ولكن أول رجل سيتلقاها هو أكثر رجل أنا مدين له |
Para borçlu olduğum çocuk. | Open Subtitles | شخص مدين له بالمال |
Onlara borçlu olduğum vergimi ödemem lazım. | Open Subtitles | عليّ أن أدفع للحكومة الضرائب التي أدين بها لها |
Crab Simmons, ona 90 papel borçlu olduğum için kıçımdan ayrılmıyordu. | Open Subtitles | أزعجني (كراب سيمونز) بال90 ألف التي اقترضتها منه |
Ayık olmamı borçlu olduğum program, bunu düzeltmem gerektiğini vurguluyor. | Open Subtitles | والبرنامج الذي أدين له برزانتي تملي بأنه يجب التكفير |
Sana borçlu olduğum para. 1600 dolar. | Open Subtitles | المال الذي أدين لك به الـ 1600 دولار |
[Applause] ve işte tüm bunları borçlu olduğum adam. | Open Subtitles | وهنا هذا الرجل الذي أدين له بذلك |
Peter'a borçlu olduğum para burada. | Open Subtitles | الآن هذا هو المال الذي أدين به لبيتر |
Size borçlu olduğum bir şey varsa... | Open Subtitles | -لو كان هناك ما أدين لك به ... |
- Ona borçlu olduğum... | Open Subtitles | - ما أدين له به... |
-Ona borçlu olduğum için mi? | Open Subtitles | - لأني مدين له بمال |
- Lawrence'e borçlu olduğum bir şey daha. | Open Subtitles | (دين آخر مدين له لـ (لورانس |
Sana ya da annene borçlu olduğum yaşam bir kaçağın yaşamı değildi. Ben de ortadan kayboldum. | Open Subtitles | ليست الحياة التي أدين لك أو لأمك بها، لذا اختفيت. |
Crab Simmons, ona 90 papel borçlu olduğum için kıçımdan ayrılmıyordu. | Open Subtitles | أزعجني (كراب سيمونز) بال90 ألف التي اقترضتها منه |