Neticede Bu senin kararın, fakat sana danışmanlık yapmak da benim işim. | Open Subtitles | إنه قرارك في النهاية لكنه عملي أن أنصحك كما ينبغي |
Fakat haklı olduğun bir konu var, evet Bu senin kararın, ve bu şeyi ararken tutuklanmanı istemedim. | Open Subtitles | لقد كنت صائبا في شيء واحد .. انه قرارك لا أريد أن يتم اعتقالك و أنت تبحث عن الحقن |
Bu senin kararın. Ama eski bir kinin... | Open Subtitles | حسناً، هذا قرارك لكن إن كنتَ ستدع ضغينةً قديمة |
Her neyse ben Mike'ı birkaç günlüğüne işten çıkarmayı şahsi bir iyilik olarak düşünürdüm ama yine de Bu senin kararın. | Open Subtitles | على أيّ حال، سأعتبر الأمر معروفًا شخصيًّا إن سرّحت (مايك) لبضعة أيّامٍ، لكنّ القرار لكَ. |
Hayatının sonuna kadar bana kızacaksan Bu senin kararın. | Open Subtitles | إذا كنت ستقضي بقية حياتك غاضبا مني، فهذا قرارك. |
tabi Bu senin kararın, ona hamile olduğunu söyleme, | Open Subtitles | لو أنكِ لا تريدين 000 الإحتفاظ 000 بالطفل, أعنى لو أن هذا هو قراراك 000 |
Seni zorlayamam. Bu senin kararın. | Open Subtitles | لا يمكنني إجباركِ، إنه قراركِ. |
- Evet, Bu senin kararın olamaz. | Open Subtitles | نعم, انا لا اعتقد ان ذلك قرارك. |
Hayır, hayır. Bu senin kararın. | Open Subtitles | لا، لا، ذلك قراركِ أنتِ |
Tamam, bak, Bu senin kararın ama bunları yaklaştırmak istiyorum. | Open Subtitles | حسناً، انظري... إنه قرارك لكني أميل لإغلاقهما لها |
Bilgin olsun Bu senin kararın. | Open Subtitles | إنه قرارك في النهاية |
Bu senin kararın, ne yapmak istiyorsun? | Open Subtitles | إنه قرارك ماذا تريد أن تفعل؟ |
- Bencil olamam. - Bu senin kararın. | Open Subtitles | لن اكون بهذا الغباء - حسنا, انه قرارك - |
- Bu senin kararın Auggie. | Open Subtitles | انه قرارك اوجي حسنا |
-[Ting En]Bu senin kararın. | Open Subtitles | -حسنا , انه قرارك |
Araştırmaya devam etmek isterim ama Bu senin kararın. | Open Subtitles | أريد ان أستمر في هذه العملية الأن لكن هذا قرارك |
Bu senin kararın, henüz geç değil. | Open Subtitles | هذا قرارك. ولم يفُت الأوان بعد. |
Dinle. Bu senin kararın olacak. | Open Subtitles | اسمع, هذا قرارك |
Herneyse ben Mike'ı birkaç günlüğüne işten çıkarmayı şahsi bir iyilik olarak düşünürdüm ama yine de Bu senin kararın ne de olsa. | Open Subtitles | على أيّ حال، سأعتبر الأمر معروفًا شخصيًّا إن سرّحت (مايك) لبضعة أيّامٍ، لكنّ القرار لكَ. |
Her neyse ben Mike'ı birkaç günlüğüne işten çıkarmayı şahsi bir iyilik olarak düşünürdüm ama yine de Bu senin kararın. | Open Subtitles | على أيّ حال، سأعتبر الأمر معروفًا شخصيًّا إن سرّحت (مايك) لبضعة أيّامٍ، لكنّ القرار لكَ. |
Eğer ödeme yapmak istemiyorsan Bu senin kararın. | Open Subtitles | وإذا كنت لاتريد الدفع, فهذا قرارك |
Tabi Bu senin kararın, | Open Subtitles | بالطفل, أعنى لو أن هذا هو قراراك |
Bu senin kararın. | Open Subtitles | إنه قراركِ |
Bu senin kararın mıydı? | Open Subtitles | أكان ذلك قرارك الخاص؟ |
Bu senin kararın. | Open Subtitles | ذلك قراركِ |